Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İki Kişilik Cemaat*

Leila

New member
Katılım
17 Ağu 2007
Mesajlar
109
Tepkime puanı
9
Puanları
0
Yaş
40
lalsslv7.jpg

Siyah koyu bir yazı ile sayfadaki yazıya bir isim düşmüştü “yaralı yürek”.

“Bir çok öykü yazdım ama hepsine bir ad vermem gerekiyormuş oysa. Biliyorum geç kaldım sadece bir öykümün olmasına ve bir ada adanmasına. Gecmişin hüznünü gecmişe bırakıp bu güne gönüp yeni bi rol vermek gerekiyor bu aciz kaleme. “diye bir girizgah yapılmıştı siyah koyu baslığın altına. Neydi geçmişin o hüzünlü hikayeleri ve kalemin yeni rolu, diye meraklanmışken kalem sahibinin cümleleri beni yazının devamına sürükledi.

“ kısa cümlelerle ifade edebileceğim bir öyküm olsun istiyorum , derken sen çıka geldin. Öykülerin gelişme kısmında boğulup nihai acıya varırken sen getirdin ferah mısralarını kalemime.

Çoktan hazırlamıştım kağıttan gemilerimi
Saydım dört tane imiş su geçirmeyen,
Birine umutlarımı yükledim,
Birine her sahildeki içmek için iki fincan ve kahve
Birine bir gül,dibinde asprin
Solmasın ve acısı olmasın.
Üç gemim beni beklerken bu ürkek kıyıda,
Bir yürek daha olmalıydı benim gemimde
Ve sen hoş geldin
Iki yürek neden olmasın bir gemide”

Kalem sahibi eski öykülerinin verdiği acıyı unutmuş ve o öykülere dair “unut” ikazını da yüreğine kazmak üzereydi yeni gelen karakteri sayesinde. Bir gemide beklenen yürek olmak nasıl bir duygudur acaba? Ve bir yüreğe umut olmak…

“ gemilerimi ardın sıra bağlayıp seninle öndeki gemimize gecince limandan kalkış sesi geldi kulaklarımıza, sabahın ilk saatlerinde,
allahu ekber allahu ekber.
…………

Hüzün adasını terk etmeden son namazı kılmalıydı yürekler bu sabah. Hani bu gemide yönümüz neresidir kıblemiz neresidir diye bir dert yoktu yüreğimde. Nafile. Yön arayana her yön kıbledir. Günün ilk dizilişinde imamı ben camatine sen derken ve nasıl gecti o şuurlu dakikalar bilemezsin ey yürek. Imamı ben cemaati sen, sana öncü olmak nasıl bir duygudur?
Su gecirmeyen kağıt gemimizde rabbin kelamı var iken ne kaza geldi başımıza ne nazar değdi gülümüze.

Saatler öğle vaktini gösterdiğinde, şu yaklaştığımız kıyı umut şehrinin kıyısıdır. Güney imparatoru gelip de dağıtmadığı güne kadar mavi güller yetişirdi bu şehirde. Kuzey herseyini yitirdikten sonra bir de prensesini esir vermiş güney prensine, elinde bir mali gül dalı.
Burası umut şehri ey yürek. Hüzünlenme, prenses yüreğini gelin eylemiş o babası acımasız yiğide. Bizimde bir umudumuz olsun bu şehirde.
Ey yaralı ürkek yürek, kahvemizin sohbeti vakti akşam kılmakta ve biz güney yakasındayız serin suların.
Güney imparatorluğu, benim ziyaretine hasret kaldığım vuslatına hayran olduğum güç, bak biz geldik, ben ve yaralı yürek.
Sen korkma yaralı yüreğim, güneyde bizimde bir güneşimiz, gece yıldızlarımız ve iki fincanımız olacak. Bizim de bu ülkede kahvelerimiz sohbete doyacak kelamımız yaradılana şahit olacak ve tekbirlerimiz kıyama duracak. Sen korkma yaralı yürek, bizim de kanı geçmişte kalan nazlı bir gül dalımız olacak.”

Yazının devamında kalem sahibi kendine yeni bir hayat seçmiş ve yaralı yüreğe derman olma umuduyla demir atmıştı güney kıyısına. Dünya derdine bulanmamak için hiç inmediler gemilerinde. Hergüne aşkın kıyısı olan güney mahmurluğunda gözlerinde açtılar. Ve vakit de onlara o gemiyi bağışlayan yaradana kıyam ettiler. Ve akşamları.. hiç kırılmadı kahve fincanları hiç solmadı mahsum gülleri, dibinde bir asprin.


“Çoktan hazırlamıştım kağıttan gemilerimi
Saydım dört tane imiş su geçirmeyen,
Birine umutlarımı yükledim,
Birine her sahildeki içmek için kahve ve iki fincan
Birine bir gül,dibinde asprin
Solmasın ve acısı olmasın.
Ve ben düşlerimin ürkek yüreklisi ile bir gemide.
Seninle yarım kalmış ezgilerim dile geldi ey can.
Gözlerim bu gece seyrine dalarken senin dünyanın
Ilk gemide umudum sen,
Ikinci gemide kahve bahanesinde sen,
Üçüncüsünde bir gül sen, dibinde asprini ben
Ve son gemim ey yürek
Içinde bir ben bir de bende sen..”
 

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
Evet, çok haklısınız, en azından C.Sıtkı Tarancı'nın 35 yaş şiirini idrak etmek de bir başka güzelliktir. Hamdolsun. Allah muininiz olsun.
 
Üst Alt