Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

İdarecilere

sinang

New member
Katılım
10 Eyl 2006
Mesajlar
1,628
Tepkime puanı
276
Puanları
0
Konum
bezm-i ezelden
«Onlar, o mü'minlerdir ki eğer kendilerini yer* yüzünde iktidar mevkiine getirirsek namazı kılarlar. Zekâtı verirler, iyiliği emrederler ve fenalıktan da alı-koyarlar. Bütün işlerin sonu
allah.gif
'a döner.»

Bu emir, bilhassa
allah.gif
'ın iktidar verdiği kimselere hitaptır!.. Bu idareciler vasıtasıyla rejimler değişir. İnsanlar, bir halden diğer bir hale intikal ederler. Hz. Osman (R.A.): «Allah, Kur'ân'la İslah etmediğini idareci vasrtasiyle İslah eder» buyurmuştur.

İslâm Dini, Cuma günü kürsülerinde yapılan vaazların bütün müslümanlar için bir nasihat, bir ihtar olmasını ister. Fakat devletin ileri gelen zevatı, bakanlar ve çeşitli devlet teşekküllerinin idarecileri yalnız resmî merasim ve münasebetlerde bu camilere gelmeyi -adet edinmişlerdir.

Camiden uzak kalan bu zevata ancak neşriyat yoluyla vaaz ü nasihat mümkün olmaktadır. Bu sebeple
allah.gif
Teâlâ bize, «seyyar bir kürsü» mahiyetinde olan bu kitabı neşretmeyi ihsan etti.

allah.gif
Teâlâ, âlimlerden bildiklerini öğretmeye dair söz almış, iyiliği emretmeyi, kötülüğe mani' olmayı ve nasihatte bulunmayı İslâm dininin cevheri saymıştır.

Peygamber Efendimiz (S.A.V.)'de bunu beyan ederek şöyle buyurmuştur: «Ey insanlar!.. Yapacağınız duaların, edeceğiniz tevbelerin kabul edilmiyece-ği vakit gelmezden önce
allah.gif
tarafından iyiliği emredin, kötülüğe mani' olun. Zira iyiliği emretmek, kötülüğe mani olmak ne rızkınızı keser, ne de ecelinizi yaklaştırır.» (")

Müslüman idarecilerden istenen üç mühim vazife:
Tirmizi, İbn Mace, imam Ahmed bin Hanbel.


1 — CAMİYE CEMAATTAN ÖNCE KOŞSUNLAR:

idarecilerin, manevî hususlarda insanlara önder olmaları Cenâb-ı Hakk'a karşı vazifeleridir. Zira
allah.gif
Teâlâ onları dünyevî işlerde lider tayin etmiştir.

Bu gibi kimselere âyetler okumak, hadîsler anlatmak, deliller göstermek faydasızdır. Çünkü onlar bunları biliyorlar. Fakat tavsiye edeceğimiz husus şudur:

Boş kaldıklarında kendilerini hesaba çeksinler. Vicdanlarının sesini dinlesinler. Yaptıklarını ölçüp biçsinler... Bu yolla hakikate ulaşır, doğru yola kavuşurlar. Kendileri, için hayır dileyenler bu fırsatı ka-çırmasınlar. Tekrar
allah.gif
'a yönelsinler...

2 — FAKİRLİKLE MÜCADELE:

Bakanlar, Müsteşarlar ve Umum Müdürler... gibi ileri gelen devlet idarecileri, fakirliğin cemiyette bıraktığı tesirleri pekâlâ bilmektedirler.

O kadar ki milletimizin üçte ikisinden fazlası çok düşük bir hayat tarzı sürmektedirler. Bu vaziyet, mes'uliyet sahiplerini uzun uzun düşünmeye, Parlementoda, büyük toplantılarda ve basında bu durumun düzelmesi için sesler yükselmeye başlamıştır.

Ancak içte ve dışta, ıslahatçı programların gerçekleştirilmesi için bir takım engeller olsa bile, kişilerin şahsî tasarruflarına kim mani' olabilir?

İleri gelen efendiler, başkalarından önce zekâtlarını seve seve verip, niçin dar ..gelirlileri kalkındırı-cı müesseseler kurmuyorlar? Onları yoksulluktan kurtarmıyorlar?

Mısır'da bulunan Abbûd Paşa, Bedravi Paşa, Sıdkı Paşa, Afifi Paşa, Ali Şemsi Paşa ve benzerleri mallarının zekâtını lâyık olanlara verip te şirketlere ve sınai müesseselere onları hissedar etselerdi, kü-çük sermayelerini nasıl değerlendireceklerini öğret-selerdi, elbette bir yandan yoksullukla savaşılmış, diğer taraftan insanlar arasında hayrı, iyiliği ve irfanı yaymış olurlardı. -

Şimdi soruyoruz: Kurtuluş yolu olan bu çareye başvurmaya mani olan iç ve dış sebepler ne olabilir? «Kim nefsini cimrilikten korursa, işte kurtuluşa erenler onlardır.» Hacc Sûresi, âyet: 41


3 — AHLÂKÎ ÇÖKÜNTÜ İLE SAVAŞ:

Bugünkü cemiyetimizde birçok fitne ve fesat yuvaları bulunmaktadır. Eskiden savaş hali dolayısıyle bunları önlemek mümkün olmuyordu ("). Artık bu engel de ortadan kalktığı halde, devlet bizzat el koyarak niçin milletimizi içki, fuhuş, faiz ve kumar gibi bu yıkıcı kaynaklardan kurtaramıyor?

Cemiyetimiz içtimaî hastalıklardan, iktisadî çöküntülerden, fıtrî sakatlıklardan şikâyet etmektedir. Şüphesiz ki söyleğimiz bu dört fesat ocağı bu ahvâlin mes'ulü ve müsebbibidir... Niçin bunlardan kurtulmaya çalışmıyoruz? Şunu bilmeliyiz ki, bu hastalıkları tedavi etmek sağlam bir azim ve iradeye muhtaç olduğu kadar araştırma ve incelemeye de muhtaçtır. Yalnız kuru sözlerle veya faydasız öğütlerle bunlar önlenemez. Hastalıkları teşhis edip gereken tedaviyi yapmak gerekir. Fakat ne olursa olsun bu hastalıklar önlenmelidir. Bunlara yakalanmamak için icabeden tedbirler alınmalıdır.

«Bizim yolumuzda cihad edenlere doğru yolumuzu gösteririz. Şüphesiz ki
allah.gif
iyilik edenlerle beraberdir.»
 
Üst Alt