Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Horozla Köpeğin Konuşmasi

numan

New member
Katılım
26 Eyl 2006
Mesajlar
204
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ÝZMÝR
Web sitesi
www.islamforum.net
HOROZLA KÖPEĞİN KONUŞMASI
Kurtların, kuşların dilinden anlayan Hazreti Süleyman aleyhisselama gelen bir adam yalvarır:
- Ne olur ey Allah'ın nebisi bana da hayvanların dilini öğret de ben de konuştuklarından anlayayım.
Süleyman aleyhisselam izin vermez:
- Olmaz, der. Sen onların konuştuklarını dinlersen sabredemezsin. Arkasındaki hikmetleri düşünemezsin.
Ne var ki adam ısrar eder. Süleyman alehisselam da adama hayvanların dilini öğretir. Sevinçle evine gelen adam çöplükteki köpekle horozun konuşmalarını dinlemeye başlar. Bir ara köpekten şu sözleri duyar. Yanındaki horoza diyor ki:
- Horoz kardeş, sen arpayla buğdayla da karnını doyurabilirsin. Biraz ötedeki taneleri yesen de ekmek kırıntılarını bana bıraksan olmaz mı, benim karnım çok açtır.
Horoz şu cevabı verir:
- Sabret köpek kardeş, yarın buraya ağanın ölen eşeğini getirip bırakacaklar, bolca et yer, karnını doyurursun.
Bunu duyan ağa hemen koşar ahırdaki eşeği alıp pazarda satar. Kendi kendine söylenerek döner:
- İyi ki hayvanların dilini öğrendim, yoksa eşek elimde ölecekti.
Ertesi gün yine kulak kabartır çöplükteki seslere. Köpek sitem etmektedir horoza:
- Hani ağanın eşeği ölecekti de ben de bolca et yiyecektim ya?
Horoz cevap verir:
- Ağanın eşeği öldü ölmesine de, satın alan zavallının elinde öldü. Ağa açıkgözlülük edip eşeği sattı. Ama üzülme, bu sefer ağanın atı ölecek. Buraya getirip bırakacaklar, bolca et yer karnını doyurursun.
Ağa yine hızla kalkar, ahıra gidip atı alarak pazara götürüp satar. Dönerken de yine söylenir:
- İyi ki hayvanların dilini öğrendim, yoksa at da elimde ölecekti.
Gelip yine merakla kulak misafiri olur:
Bu sefer köpek daha yüksek sesle sitem ediyor:
- Horoz kardeş, beni yine aldattın. Hani ağanın atı ölecekti ya?
- Ağanın atı öldü ölmesine de, sattığı zavallının elinde öldü. Üzülme der; bu sefer daha büyük bir ziyafete konacağız hep birlikte.
Köpek inanmaz:
- Hadi hadi beni yine aldatıyorsun.
Horoz kesin cevap verir.
- Hayır, aldatma falan yok. Durum kesin. Çünkü der, bu sefer ağanın kendisi ölecek, malına gelecek olan bu defa kendi canına gelecek. Arkasından yemekler yapılıp etler pişirilecek, artanını da bizlere dökecekler, ye yiyebildiğin kadar.
Ağa bunu duyunca şaşırır, sağa sola koşuşturmaya başlar, yok mu beni satın alacak biri, diye söylenir. Derken gece hastalanan ağa sabaha çıkamaz ölür.
Arkasından yapılan yemek, pişirilen etlerden artanlar çöplüğe dökülür, uzun zaman hayvanlar ziyafete konmuş olurlar. Bu sırada horoz söylenir.
- İnsanlar, keşke canıma gelecek olan malıma gelsin, diyebilselerdi de hileye başvurmasalardı.
- Bunda da bir hayır vardır, diye düşünselerdi. Bunu diyemiyorlar maalesef. Sonra da mallarına gelen canlarına geliyor, ama pişmanlık fayda vermiyor.

KAYNAK: Şahin, Ahmed, Yaşanmış Örnekleriyle Aradığımız İslam, Zaman Cep Kitapları 3, Feza Gazetecilik, İstanbul 2001
 

zxcvbnm22

Mesajlari Onaylanacak
Katılım
17 Haz 2006
Mesajlar
51
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Mucizeler kime aittir ?

Mucizeler kime aittir ?

HOROZLA KÖPEĞİN KONUŞMASI
Kurtların, kuşların dilinden anlayan Hazreti Süleyman aleyhisselama gelen bir adam yalvarır:
- Ne olur ey Allah'ın nebisi bana da hayvanların dilini öğret de ben de konuştuklarından anlayayım.
Süleyman aleyhisselam izin vermez:
- Olmaz, der. Sen onların konuştuklarını dinlersen sabredemezsin. Arkasındaki hikmetleri düşünemezsin.
Ne var ki adam ısrar eder. Süleyman alehisselam da adama hayvanların dilini öğretir. Sevinçle evine gelen adam çöplükteki köpekle horozun konuşmalarını dinlemeye başlar. Bir ara köpekten şu sözleri duyar. Yanındaki horoza diyor ki:
- Horoz kardeş, sen arpayla buğdayla da karnını doyurabilirsin. Biraz ötedeki taneleri yesen de ekmek kırıntılarını bana bıraksan olmaz mı, benim karnım çok açtır.
Horoz şu cevabı verir:
- Sabret köpek kardeş, yarın buraya ağanın ölen eşeğini getirip bırakacaklar, bolca et yer, karnını doyurursun.
Bunu duyan ağa hemen koşar ahırdaki eşeği alıp pazarda satar. Kendi kendine söylenerek döner:
- İyi ki hayvanların dilini öğrendim, yoksa eşek elimde ölecekti........

KAYNAK: Şahin, Ahmed, Yaşanmış Örnekleriyle Aradığımız İslam, Zaman Cep Kitapları 3, Feza Gazetecilik, İstanbul 2001



Sevgili kardeşim Numan. Anlatığınız kıssayı daha önce değişik eserlerde okumuştum ama o eserler bu kıssayı Hz. Musaya atfederek anlatıyorlardı. Neyse uydurma olduktan sonra kime duyarlasan olmam demez.

Hayvanlarla konuşmak eğer Süleyman peygamberin bir mucizesi ise, bunu sıradan bir insan müslüman dahi olsa ona böyle bir huccet verilemez. Peygamberlerin hayatı Kuranda çokça anlatılmasına rağmen mesela Hz. Musaya birisinin gelipte '' Ya Musa dua ette şu elimdeki asa seninki gibi dilediğim zaman Ejderha olsun '' veya '' Elim için dua ette istediğim zaman Yed-i Beyda (bembeyaz) oluversin '' dediğini ve böyle bir mucizeye kavuştuğuna hiç rastladınız mı ?

Sevgili kardeşim bir kıssa anlatayım derken Mucize ile alay ettiğinizin farkında mısınız ? Hem köpek mi horozdan korkar yoksa horoz mu köpekten ? Lütfen birileri yazdı diye aman ne güzel kıssaymış mantığıyla böyle rezillikleri döküp saçmayın ortalığa. Mucize sadece Allaha aittir, onuda huccet, delil, alamet olarak inanmayanlara karşı peygamberlere verilen ve gösterilmesi Allahın isteğiyle olan bir şeydir. Yoksa siz buradaki horozla peygamberi ayırd edecek selim bir akla sahip deyil misiniz ?

Demek Yaşanmış örnekleriyle aradığınız İslam bu öylemi ? Dostum yanlış adreste arıyorsunuz Leblebicide altın olmaz, olursa nohut olur.
 

Aysegul

New member
Katılım
15 May 2006
Mesajlar
891
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
38
Teşekkürler numan güzel bir paylaşımdı...anlayanlar için;)
 

Okuyucu

New member
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kıssalar literatürde içndeki hikayeden pay alınması için anlatılmış hikayeciklerdir .Sahih olmaları gerekmez zira içinde anlatılanlar sünnet ve kurana uyuyorsa ,sadece konu yapaysa bile içinden çıkarılacak ders açısından faydalıdır.Kurandada anlatılan hikayeler vardır ancak onlar gerçektir ama diğer kıssaların yanlış olduğu sonucuna götürmez bizi.Bu kıssadaki SÜLEYMANaleyhisselamın mucizelerinin olmadığı anlamı çıkmaz. Ancak adama aynı güçlerin verilmesi kıssanın gidişi ve sonuç açısından yapıcıdır. Burada maksat insanlara fyadalı bilgiler vermektir yoksa olmayan birine peygamberlik atfetmek değil.
 

ahmet yasin

Mesajlari Onaylanacak
Katılım
10 Eyl 2006
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kıssalar literatürde içndeki hikayeden pay alınması için anlatılmış hikayeciklerdir .Sahih olmaları gerekmez zira içinde anlatılanlar sünnet ve kurana uyuyorsa ,sadece konu yapaysa bile içinden çıkarılacak ders açısından faydalıdır.Kurandada anlatılan hikayeler vardır ancak onlar gerçektir ama diğer kıssaların yanlış olduğu sonucuna götürmez bizi.Bu kıssadaki SÜLEYMANaleyhisselamın mucizelerinin olmadığı anlamı çıkmaz. Ancak adama aynı güçlerin verilmesi kıssanın gidişi ve sonuç açısından yapıcıdır. Burada maksat insanlara fyadalı bilgiler vermektir yoksa olmayan birine peygamberlik atfetmek değil.

bu hikayeleri imani gerçekler olarak algılayanlar azımsanamayacak çoğunlukta!
kaynağa bakın ne diyor?
KAYNAK: Şahin, Ahmed, Yaşanmış Örnekleriyle Aradığımız İslam, Zaman Cep Kitapları 3, Feza Gazetecilik, İstanbul 2001
 

zxcvbnm22

Mesajlari Onaylanacak
Katılım
17 Haz 2006
Mesajlar
51
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kur'anın kıssaları yetmedi mi?

Kur'anın kıssaları yetmedi mi?

Kıssalar literatürde içndeki hikayeden pay alınması için anlatılmış hikayeciklerdir .Sahih olmaları gerekmez zira içinde anlatılanlar sünnet ve kurana uyuyorsa ,sadece konu yapaysa bile içinden çıkarılacak ders açısından faydalıdır.Kurandada anlatılan hikayeler vardır ancak onlar gerçektir ama diğer kıssaların yanlış olduğu sonucuna götürmez bizi.Bu kıssadaki SÜLEYMANaleyhisselamın mucizelerinin olmadığı anlamı çıkmaz. Ancak adama aynı güçlerin verilmesi kıssanın gidişi ve sonuç açısından yapıcıdır. Burada maksat insanlara fyadalı bilgiler vermektir yoksa olmayan birine peygamberlik atfetmek değil.



Peki kardeşim siz bundan ne gibi bir hisse çıkaracaksınız bana söyler misiniz ? Yoksa yakında köpekler ve horozlarra konuşmak için bir ilmi tez mi hazırlıyorsunuz, veya onlarla konuşabilmek için günde bilmem şu kadar okunacak yeni bir Salat-ı tefriciyye veya celcelutiyyeler mi icad edecek siniz ?

Kur'an da geçen ve Allahın kıssa olarak ifade ettiği şeyler yaşanmış gerçek olaylardır, onlar ne masala benzer nede sizin anlattığınız saçmalıklara.

Bu ahlaksızlığı Kuranla nasıl bağdaştırıyorsunuz anlamak mümkün deyil yani.
Süleyman Peygamberin mucizesini başka bir insana atfetme ahmaklığı yetmiyor mu ki, birde inkarediydiniz bari ! Bana söylermisin burada verilen mesaj neymiş. her halde şu olmalı. Zalimin biri sizi her gün ayrı bir yalanla aldatsa bile sonunda isteğinize mutlaka kavuşacaksınız, sabretmesini bilin mi demek istiyorsun ?
 

zxcvbnm22

Mesajlari Onaylanacak
Katılım
17 Haz 2006
Mesajlar
51
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kaynağın adresi Kur'andır.

Kaynağın adresi Kur'andır.

bu hikayeleri imani gerçekler olarak algılayanlar azımsanamayacak çoğunlukta!
kaynağa bakın ne diyor?
KAYNAK: Şahin, Ahmed, Yaşanmış Örnekleriyle Aradığımız İslam, Zaman Cep Kitapları 3, Feza Gazetecilik, İstanbul 2001




Sevgili dostum Saptan samandan kaynak olursa işte böyle peygamber mucizeleri bile basiretsizlerin bakışıyla sıradan bir olay oluverir.
 

isimsiz

New member
Katılım
9 Şub 2005
Mesajlar
812
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
45
Konum
Köln/ALMANYA
bir konu ancak bu kadar saptırılır......

bravo arkadaşlar....hikayeyide batırmışsınız ya daha ne diyeyim size....

kıssadan hisse denilen bir hal vardır değilmi...maksat antılan değil verilen mesajdır....herşeye muhalif olmak zorundamısınız....

buradaki mesaj çok açık olmasına rağmen anlamamışsınız ya daha ne denilir bilmem....

1;kişi kendisine verilenle yetinmeli kaldıramayacağı yükün altına girmemeli....(verilen ikaza rağmen adam bu hataya düşmüş hayvan dilini öğrenmiş)..
2;öğrendiğibilgi neticesinde mal hırsından kendisinin heba olacak malı başkasına layık görmüş oldu...
bir mümin kendisi için istediğini mümin kardeşi için istemedikçe gerçek münim olamaz..(hadisi şerif...)inanmasanızda yazayım dedim...
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
HOROZLA KÖPEĞİN KONUŞMASI
Kurtların, kuşların dilinden anlayan Hazreti Süleyman aleyhisselama gelen bir adam yalvarır:
- Ne olur ey Allah'ın nebisi bana da hayvanların dilini öğret de ben de konuştuklarından anlayayım.
Süleyman aleyhisselam izin vermez:
- Olmaz, der. Sen onların konuştuklarını dinlersen sabredemezsin. Arkasındaki hikmetleri düşünemezsin.
Ne var ki adam ısrar eder. Süleyman alehisselam da adama hayvanların dilini öğretir. Sevinçle evine gelen adam çöplükteki köpekle horozun konuşmalarını dinlemeye başlar. Bir ara köpekten şu sözleri duyar. Yanındaki horoza diyor ki:
- Horoz kardeş, sen arpayla buğdayla da karnını doyurabilirsin. Biraz ötedeki taneleri yesen de ekmek kırıntılarını bana bıraksan olmaz mı, benim karnım çok açtır.
Horoz şu cevabı verir:
- Sabret köpek kardeş, yarın buraya ağanın ölen eşeğini getirip bırakacaklar, bolca et yer, karnını doyurursun.
Bunu duyan ağa hemen koşar ahırdaki eşeği alıp pazarda satar. Kendi kendine söylenerek döner:
- İyi ki hayvanların dilini öğrendim, yoksa eşek elimde ölecekti.
Ertesi gün yine kulak kabartır çöplükteki seslere. Köpek sitem etmektedir horoza:
- Hani ağanın eşeği ölecekti de ben de bolca et yiyecektim ya?
Horoz cevap verir:
- Ağanın eşeği öldü ölmesine de, satın alan zavallının elinde öldü. Ağa açıkgözlülük edip eşeği sattı. Ama üzülme, bu sefer ağanın atı ölecek. Buraya getirip bırakacaklar, bolca et yer karnını doyurursun.
Ağa yine hızla kalkar, ahıra gidip atı alarak pazara götürüp satar. Dönerken de yine söylenir:
- İyi ki hayvanların dilini öğrendim, yoksa at da elimde ölecekti.
Gelip yine merakla kulak misafiri olur:
Bu sefer köpek daha yüksek sesle sitem ediyor:
- Horoz kardeş, beni yine aldattın. Hani ağanın atı ölecekti ya?
- Ağanın atı öldü ölmesine de, sattığı zavallının elinde öldü. Üzülme der; bu sefer daha büyük bir ziyafete konacağız hep birlikte.
Köpek inanmaz:
- Hadi hadi beni yine aldatıyorsun.
Horoz kesin cevap verir.
- Hayır, aldatma falan yok. Durum kesin. Çünkü der, bu sefer ağanın kendisi ölecek, malına gelecek olan bu defa kendi canına gelecek. Arkasından yemekler yapılıp etler pişirilecek, artanını da bizlere dökecekler, ye yiyebildiğin kadar.
Ağa bunu duyunca şaşırır, sağa sola koşuşturmaya başlar, yok mu beni satın alacak biri, diye söylenir. Derken gece hastalanan ağa sabaha çıkamaz ölür.
Arkasından yapılan yemek, pişirilen etlerden artanlar çöplüğe dökülür, uzun zaman hayvanlar ziyafete konmuş olurlar. Bu sırada horoz söylenir.
- İnsanlar, keşke canıma gelecek olan malıma gelsin, diyebilselerdi de hileye başvurmasalardı.
- Bunda da bir hayır vardır, diye düşünselerdi. Bunu diyemiyorlar maalesef. Sonra da mallarına gelen canlarına geliyor, ama pişmanlık fayda vermiyor.

KAYNAK: Şahin, Ahmed, Yaşanmış Örnekleriyle Aradığımız İslam, Zaman Cep Kitapları 3, Feza Gazetecilik, İstanbul 2001

Allah razı olsun kardeşim...
 
Üst Alt