Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Haram aylar

unzurna

New member
Katılım
12 Ocak 2007
Mesajlar
542
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
57
Haram aylar hakkında bilgilenmek istiyorum. Bilgilerinizi benim ile paylaşırsanız sevinirim. Şimdiden sağolun.
 

Yasemin03

New member
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
254
Tepkime puanı
42
Puanları
0
Yaş
39
Cahiliye devrinde arapların sık sık savaşmalarından dolayı, savaş yapılmayan aylara haram aylar denmiştir. Onlar Zilkade, Zilhicce, Muharrem, Recep aylarıdır.
 

Yasemin03

New member
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
254
Tepkime puanı
42
Puanları
0
Yaş
39
Haram aylar, hürmete lâyık aylar (Zilkâde, Zilhicce, Muharrem, Receb). Bu aylarda savaş yapmak yasak olduğu için bu adı almıştır.

Câhiliye devrinde Araplar arasında iç savaşlar eksik olmazdı. Yalnız haram aylarda savaş yapılmazdı. Bu aylarda panayırlar kurulur, şiir yarışmaları yapılır; yahudiler, hristiyanlar ve puta tapıcılar dinlerini yayarlardı. Eğer bu barış aylarında savaş olursa, yasak çiğnendiği için "Ficâr savaşı" denirdi. Peygamberimiz (s.a.s.)'in yirmi yaşlarında iken, Kureyşlilerle Hevâzin kabilesi arasında yapılan Ficâr savaşlarına katıldığı rivâyet edilmektedir. Peygamberimiz (s.a.s.) bu savaşta kimsenin kanını dökmemiş, yalnız atılan okları toplayıp amcalarına vermiştir.

Haram aylar, Arapların Hz. İbrahim'den beri kullandıkları, kameri aylardandır. Yani ayın hareketine göre düzenlenen takvimin aylarındandır. Hicret, İslâm tarihinde bir dönüm noktası olduğu için hicretin yapıldığı ay olan Muharrem ayı Hz. Ömer zamanında takvim başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Böylece hicretin yapıldığı yıl birinci yıl olmak üzere hicri kameri yıl ortaya çıkmıştır. Muharrem ile başlayıp Zilhicce ile sona eren hicrî-kamerî senenin ayları şunlardır: Muharrem, Safer, Rebîulevvel, Rebîulâhir, Cemâzilevvel, Cemâzilâhir, Receb, Şâban, Ramazan, Şevvâl, Zilkâde, Zilhicce.

Kur'an'da haram aylardan Tevbe suresinde bahsedilir:

''Gökleri ve yeri yarattığı gündeki yazısına göre Allah'ın katında ayların sayısı onikidir. Bunlardan dördü haram (ay)lardır. İşte doğru din budur. O aylar içinde (konulmuş yasağı çiğneyerek) kendinize zulmetmeyin ve Allah'a ortak koşanlar nasıl sizinle topyekün savaşıyorlarsa siz de onlarla topyekün savaşın ve bilin ki Allah (günahlardan) korunanla beraberdir. Haram ayı içinde savaşmak yasaklanmıştı. Bu ayda savaşmak için haram ayını başka bir aya ertelemek, küfürde daha ileri gitmektir. İnkâr edenler onunla saptırılır. O (haram ayını) bir yıl helâl sayarlar, bir yıl haram sayarlar ki, Allah'ın haram kıldığının sayısını çiğneyip, Allah'ın haram kıldığını helâl yapsınlar. Yaptıkları işin kötülüğü kendilerine süslü gösterildi Allah kâfirler toplumuna yol göstermez '' (et- Tevbe, 9/36-37) .

Bu ayette geçen "nesî" (geciktirme)'nin nasıl olduğuna ve Arapların bu sûretle haram ayı nasıl helâl saydıklarına gelince; Ay senesi (354 gün) ile güneş senesi (365 gün) arasında on bir günlük bir fark olduğu için kamerî aylar her sene on bir gün evvel geliyordu. Buna göre Hac mevsimi bazan kış ortasına gelir, bazan yazın en sıcak zamanlarına rastlardı. Bu durum müşriklerin hoşuna gitmiyordu. Çünkü yazın sıcağında kışın soğuğunda bedevîler Kâbe ziyaretine gelemiyor, ticaret hayatı da aksıyordu. Bundan dolayı her üç yılda bir defa bir meclis toplanır, o senenin aylarına bir ay eklenerek ay senesi on iki aydan on üç aya çıkarılırdı. Hac mevsimi ise devamlı olarak, dört mevsimden işlerine gelen (mesela ürünlerin yetiştiği) mevsime bırakılırdı. Bu suretle Hac mevsimi değişmiyor fakat aylar yer değiştirmiş oluyordu. Muharrem ayı Saferden başlayarak sırasıyla onikinci ay olan Zilhicce'ye kadar bütün on bir ayın yerini alırdı. Böylece haram aylar helâl ayların yerine geçmiş olurdu. Hac ayı (Zilhicce) de, her sene on bir ay sonraya bırakıldığı (yani nesî' yapıldığı) için hakiki Hac ayı olan Zilhicce'nin dokuzuncu günü ancak otuz üç senede bir defa esas kendi yerini buluyordu. Nitekim Hicretin onuncu yılı Zilhicce'si aslı yerine gelmişti.

Peygamberimiz (s.a.s.) Veda Hutbesi'nde haram aylar konusunda şöyle buyurmaktadır: "Ey insanlar, harbedebilmek için haram ayların yerlerini değiştirmek, şüphesiz ki küfürde çok ileri gitmektir. Bu, kafirlerin kendisiyle dalalete düşürüldükleri bir şeydir. Bir sene helâl olarak kabul ettikleri bir ayı öbür sene haram olarak için ederler. Cenâb-ı Hakk'ın helâl ve haram kıldıklarının sayısına uydurmak için bunu yapıyorlar. Onlar Allah'ın haram kıldığına helâl, helâl kıldığına da haram derler. Hiç şüphe yok ki zaman, Allahu Teâlâ'nın yarattığı gündeki şekil ve nizamına dönmüştür. Sene oniki aydır; dördü haram aylardır; üçü peşpeşe gelir: Zilkâde, Zilhicce, Muharrem ve Şaban'la Cemâzilevvel arasındaki Mudar kabilesinin Receb'i (Mudar kabilesi Receb ayına çok hürmet ettikleri için böyle denilmiştir) (et-Tâc, II, 149).

Bu aylarda savaş yasağı neshedilmiş (kaldırılmış)tır. "Nefislerinize zulmetmeyiniz'' ayetindeki "zulüm" günâh işlemek olarak tevil edilmiştir. Dolayısıyla bu aylarda günâh işlemenin cezası diğer aylara göre daha çoktur.


tam gelişmiş bir cevaptır bu. bu bir sitede detailı yazılmıştır diye onu kopya yaptım. sana yardım eder inşallah. selametle kalın.
 

ayna44

New member
Katılım
17 Şub 2007
Mesajlar
488
Tepkime puanı
100
Puanları
0
Yaş
36
allah razı olsun..kardes....

 

hanif_bir_kul

New member
Katılım
22 Mar 2007
Mesajlar
182
Tepkime puanı
19
Puanları
0
Yaş
64
2 Bakara Suresi 197. ayette Haccin bilinen aylarda oldugu söylenir. üstelik "aylar" seklinde çogul bir ifade kullanilir. Oysa günümüzde hacilar, Haccin kisa bir süreye sıkıstirilmasi yüzünden kalabaliktan birbirlerini ezmekte, birçok ölüm vakasi meydana gelmekte ve hacilar perisan olmaktadirlar. Hz. Ibrahim döneminden beri uygulanan Haccin bilinen aylarda oldugu söylenir. Ayni ilkbahar denilince Mart, Nisan, Mayis aylarinin anlasildigi gibi, Hac aylarinin da basta bu sekilde anlasildigini görüyoruz.
Hac aylarinin bilinen aylarda olmasindan kasit, ayni zamanda bu aylarin haram aylar olmasindandir. Haram aylarda savasmak yasaktir. Bu yasak Hac görevinin yerine getirilmesine olanak saglamaktadir. Kabe'nin etrafindaki kavimler haram aylara riayet ederek, Hac ibadetinin durmamasini, kendi çekismelerinin kisileri Hacdan alikoymamasini saglamaktadirlar. Hz. Ibrahim'den sonraki nesillerdeki putperestler de Kabe'nin koruyucusu olarak kendilerini görmüsler, haram aylari bozarak da olsa kismen uymuslardir, Hacci bir ticaret kaynagi olarak degerlendirmisler ve haram aylara da ticaretlerini kurtaran bir unsur olarak riayet etmislerdir. (8Enfal Suresi 34, 35'ten ortak kosanlarin kendilerini Kabe'nin varisi olarak görmelerini anlayabiliriz.) Haram aylardan bahseden 2Bakara Suresi 194. ayetten iki ayet sonra Hacdan bahsedilmesinden, 2Bakara Suresi 217'de haram aylarda savasmanin büyük suç oldugunun vurgulanmasindan, Haccin yapildigi bölgedeki Mescidi Haram'a ulasilmasinin engellenmesinden bahsedilmesinden, 5Maide Suresi 2'de haram ayin ve Hac ibadetindeki ihramin beraber anilmasindan, yine ayni sure 97. ayette haram aylarin ve Hacda ziyaret edilen Kabe'nin beraber anilmasindan bilinen Hac aylarinin haram aylar oldugu anlasilir. Zaten bu aylarin haramligi da Hacla ilintilidir.
Tevbe Suresi'nin 2. ve 36. ayetlerinden ise bu aylarin arka arkaya gelen dört ay oldugunu anliyoruz. 2Bakara Suresi 189. ayetten bu dört ayin Ay (kameri) takvimindeki "aylar" oldugunu anlariz. Yani Hac art arda gelen dört ayda yapilan bir ibadettir. Bu dört ay ayni zamanda içinde savasilmasinin haram oldugu aylardir. Bu aylarin ilki "Hac Ay'i" anlamina gelen “Zilhicce”dir. (Hac bu ayla basladigi için Haccin ilk ayinin ismi Arapça'da Hac Ay'i manasina gelen Zilhicce'dir.) 9Tevbe Suresi 3. ayette haram aylarin ilk günü olan, Hacc'in da ilk gününe "Hac günü" isminin verilmesi bunu teyit etmektedir. Zilhicce ilk ay olunca Zilhicce'yi takip eden Muharrem, Safer ve Rabiul Evvel diger hac aylari olmaktadir. Burada enteresan ek bir delile de deginmek istiyoruz. RabiulEvvel Ay'i iki kelimeden olusan birlesik bir kelimedir. Rabiul kelimesi dört, Evvel kelimesi ise ilk demektir. Bu aydan sonra RabiulAhir Ay'i gelmektedir ki bu ayin ismi Sonraki Dördüncü demektir. RabiulEvvel Ay'i haram aylarin dördüncü ve sonuncu ayi oldugu için bu ismi almistir. Ay takviminin ilk Ay'i Muharrem oldugu için, RebiulAhir Ay'i takvim sirasindaki dördüncü aydir. Bu da bu ayin isminin neden sonraki (Ahir) Dördüncü (Rabiul) oldugunu açiklar. Eger ki RabiülEvvel'in haram aylarin dördüncü ayi oldugu anlasilmazsa, RabiulAhir'in neden "sonraki" dördüncü anlamina geldigi açiklanamaz. Bu da haram aylarin Zilhicce (Hac Ay'i) ile baslayip, dördüncü ay olan RabiulEvvel ile bittigini bir kez daha kanitlamaktadir. Hac bu dört ayda yapilabilen bir ibadettir. Insanlarin birbirlerini ezip öldürmelerine yol açan mezheplerin insanlarin ölümüne yol açan Hacci tek aya sikistirma uygulamasi birakilip, Kuran'in izahlarina dönülmelidir. Kuran 9 Tevbe Suresi 37. ayette haram aylarla oynanmasini kötü bir fiil olarak takdim etmektedir.
 
Üst Alt