Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

H A Z I R C E V A B 'l A R

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
Daha Zorunu Yapiyor:
Hz. Ali'ye :-

Allah , bu kadar insani nasil hesab'a ceker ?

diye soruldugun'da , söyle cevab vermistir :-

Nasil riziklandiriyorsa , öyle .



Cinar Agaci Maydanozun Nesi Olur ?


Selim Gündüzalp ,sosyoloji hoca'lari olan rahmet'li Seyid Arvasi'ye :

Hocam demis ,

"insan maymunun gelismis seklidir " diyorlar .

Ne dersiniz ?

Seyid Ahmed Arvasi , su cevab'i vermis :-

O , mantiga göre , cinar agaci'da maydanozun gelismis seklidir.




Bilmek icin Ögrenmek :



Tarih biyografisi ve monografi sahalarinda erisilmesi cok güc bilgisiyle ,

dünya capin'da bir sahsiyet olan Mahmud Kemal (Inal)'a sormuslar ?

Sizdeki bilginin cok azina sahib olmalarina ragmen sizden cok daha fazla taninanlar var .

Bunun sebebi nedir ?

Söyle cevab vermis :-Ben bilmek icin ögrendim , onlarsa bilinmek icin .


Kaza Etmek :


Yolculardan biri , otobüs soförünün yanina gider ve namaz vakti gecmeden bir mola vermesini rica eder .

Soför sinirlenerek :-

Kaza edin efendim , der .

Ne olur yani ?

Adam , sakin sakin cevab verir :-

Ben Kaza etmeden , ya sen kaza edersen ?



Insan ve Tansiyon :


insan , kainata hakim bir varlik'tir , diyen felsefe ögretmenine ,

ögrencilerden biri :-

su cevab'i vermis !

Tansiyonuna bile hakim olamayan insan , kainata nasil hakim olur .

Huzur:

Zeynel Abidin hazretleri , abdest alirken sapsari kesilirdi.

Sebebini sorduklarinda ?-

Kimin huzurunda durdugumu düsünürseniz , sebebini anlarsiniz .


At Nali Ugur Getirir'mi:

Kadiköy Camiinde vaaz vermekte olan Osman Demirci Hoca'ya ,

Hocam , diye sormuslar . At nalini evimizin kapisina asarsak ugur getirirmi ?

Demirci Hoca;-Zannetmiyorum ,diye cevab vermis.

O Nallar'dan her atta dört tane var ama.

Bütün gün kamci yiyip duruyorlar.



Mezartasi Yazisi:


Behlül Dana'ya biri sorar :

Oglum öldü. Mezar tasina ne yazdirayim ?

Behlül Dana hz. su cevab'i verir :

Sunu yazdir dün altinda olan cimenler bugün üstünde yeserdi .

Ey yolcu anla'ki , su toprak günahtan gayri herseyi örter .


Hayat Ne Zaman Baslar:

Hayat Kirkindan sonra baslar , diyen bir kisi'ye Said Turhan su karsiligi vermis ;

Eger otuz besin'de ölmez'sen !...



Her Koyun:
Harun Resit , kendisine hep ikaz eden Behlül Dana hazretlerine:-

Sen kendi isine bak dermis .Her koyun kendi bacagindan asilir.

Birgün sarayi pis bir koku kaplamis . Sebebini arastirdiklarinda ,üst katta'ki bir odada bacagin'dan asili bir koyun bulmuslar.

Bu isi yapani'da kesfetmisler tabii'ki Behlül . Halife , kendisini zorladiginda;

Gördügünüz gibi , her koyun kendi bacagindan asilir efendim , demis.

Fakat etrafi kokuttugu icin , herkesi rahatsiz eder .


Riyakara Cevab:

Adamin biri , Hz.Ali'yi giyabin'da yani ardindan kötüledigi halde yüzüne karsi övmeye baslayinca , ondan su karsiligi almistir;-

Söylediklerinden daha asagi , fakat icinden gecirdiklerinden daha üstünüm.


Bakis Farki:

Adamin biri ,Muhammed bin Vasi'nin bacaginda'ki yarayi görüp;

Sana aciyorum" dediginde , ondan su cevab'i almis ;-

Ben , ayni yaranin gözüm'de cikmadigina sükrediyorum.


Susturucu Tedavi:

Zamane genclerinden biri , bir toplantida Mehmed Akif'i kücük düsürmeye calisip;-

Affedersiniz , demis . Siz baytarmisiniz ?"

Mehmet Akif , hic istifini bozmadan su cevabi vermis ;-

Evet , bir yeriniz'mi agri'yordu ?


Müjde:


Harun Resid'in vezirlerinden birisi,Behlül Dana'ya latife yollu takilarak.

Müjde sana ey Behlül , Sultanimiz seni, domuzlarla maymunlara coban tayin etti :-dendiginde.

Behlül su cevab'i vermis;-

Öyle ise kulaklarina ac'da emirlerimi yerine getirmeye hazirlan.


Peygamber hanesi:


Hz .Mevlana, evlerinde yiyecek olarak hic bir sey kalmadigini söyleyen hanimina tekrar tekrar sormus ?

Gercekten hic bir sey kalmadimi ?

Evet , demis esi. Hic yiyecegimiz kalmadi .

O yoklukta tükenmez hazinelerin sahibini bulan Mevlana;-Ellerini kaldirip !

Allah'im sana Hamd'ü sena'lar olsun , diye sükretmis.

Evim , Peygamber hanesine benzedi.



Korkuya gerek yok:


Bir Rus General'i , Seyh Samil'in istihani abartarak ,

beni yemenizden korkuyorum , deyince .

Seyh Samil ;-

Bosuna korkmayin efendi ,demis .

Bizim Dinimizde domuz eti yemek haramdir.
 

unzurna

New member
Katılım
12 Ocak 2007
Mesajlar
542
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
57
Maydonaza çok güldüm. İyi cevaptı vallahi.:)
Allah razı olsun.
 

muhammet

New member
Katılım
22 Şub 2007
Mesajlar
830
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Yaş
49
ALLAH razı olsun hepsini okudum gerçekten ibret alınması gereken yazılar rabbim emeğini zayi etmesin inşallah
 

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
Allah Lafzi :


Serdengecti'ye sormuslar :-

---Konusmalarin'da nicin bukadar cok " Allah " lafzini söylüyorsun ?

---Serdengecti , kendinden beklenen cevab ' i verir !

---Öylemi ?

---"Allah Allah" !



Ak Sakalli :



Varna savasin'da muharebe meydaninda gezen II.Murad ,

düsman askerlerinin hep genc oldugunu görür .

Komutanlarindan birine sorar ?

---" Garip degilmi ?

---Bu kadar ölünün icinde hic ak sakalli görmedim .

---Hepsi genc , hepsi taze !

---" Komutan su cevab ' I verir :-

---Padisahim !

---iclerinde bir ak sakalli olsaydi , baslarina bu felaket gelirmiydi ?




Cimri :



Meshur Cimri Pasa ,

atlarinin arpa yemesi gerektigini söyleyen seyislerine kizar ,

ve her seferinde " La havle " cekermis .

Bir gün atlari dermansizliktan yigilip kalinca ,

hiddetle sormus ?

---Atlarima ne oldu ?

Seyis , cevab ' i yapistirmis :-

---Ne olacak efendim ,

--- " La havle " yiye yiye " ve la kuvvete " oldular .



Aksam yemegi :



Yahya Kemal , dostlarindan birine rastlar :-

---Bu aksam yemegini benimle yermisin ?

---Hay Hay !

---Cok memnun olurum .

---Hic bir mazeretim yok !

Yahya Kemal gülümseyerek cevab verir :-

---iyi öyleyse , bu aksam size geliyorum .



Hakki Tavsiye Etmek :



Hasan-i Basri ' ye sormuslar :-

---Bazi kimseler ,

---kendiniz olgunlasmadan , halki olgunlasmaya cagirmayiniz .

Evvele kendiniz düzeltiniz , diyorlar , ne dersiniz ?

Hasan Basri hz, su cevab-i vermis :-

---Seytanin en cok sevdigi söz iste budur.

---Seytan bu sözü , size cok süslü gösterir .

---Ve böylelikle , dinimizin her Müslüman ' i vazifelendirdigi ,

---Emr-i bi'l maruf , nehy-i ani'l münker yani ,

--- ( iyiligi emretmek , kötülükten sakindirmak ),

---görevini terkettirmek ister .

---islam alimleri ittifak etmislerdir-ki :-

---hakki tavsiyeden geri kalmamalidir .

Tozun Yasi :



Lady Grace hitmetci'sine cikisir :-

Bu masanin üstünde'ki toza bak , en asagi üc haftalik.

Hizmetci'si bütün piskinliginle söyle cevab verir :-

Bunda hic bir sucum yok efendim ,ben ise baslayali sadece iki hafta oldu .



Koca Farki :



Sinema artisti Zsa Zsa Gabor'a sormuslar :-

iyi koca ile kötü koca nasil belli olur ?

Gülerek söyle cevab vermis :-

Kötü koca ile evlenirseniz , hatanizi hemen farkedersiniz.

iyi koca ile evlenirseniz , talihinizin farkina bile varmazsiniz.




Kralin Sesi :-



Ünlü italyan besteci'si Rossini ,

Portekiz'i ziyareti esnasinda Kral I.Louis'in sarayina davet edilir .

Bir ara kral ,besteci'ye sesini dinliyerek bir hüküm vermesini rica eder.
Sonrada salonun ortasina gecip bir sarki söyler.

Kralin sesi bir essegin anirtisini aratmayacak kadar kötüdür ama,

bütün ziyaretciler onu vecd icinde dinlerler.

Nihayet icra sona erdiginde kral Rossini'nin yanina gelerek sesini nasil buldugunu sorar .

Ünlü besteci ise söyle cevab verir :-

Majesteleri,emin olunuzki ömrümde sizin gibi sarki söyleyebilen ,

baska bir kral'a daha rastlamadim.



Canli Resimler:-



Cizdigi karikatürler ,

baskaca meslektaslari tarafindan hep afiriklenen Cemal Nadir bu durumdan oldukca sikayetcidir.

Bir gün dostlarindan biri ona sorar :-

Yahu Cemal,sen de su Amerikalilarin Miki Faresi gibi yürüyen resimler cizsen iyi olmazmi ?

Cemal Nadir söyle cevab verir :-

A canim baksana bizim resimler ha bire yürütülüyor !


Bir toplantıda bir genç M.Akif'i küçük düşürmek için:
-Affedersiniz, siz veteriner misiniz?
M.Akif hiç istifini bozmadan cevaplamış:
-Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?


Bir Fransız yazar,Mehmet Akif'e:
-Kadınlarınızı evden çıkartmadığınız doğru mu?diye sorduğunda Akif:
-Daha önceleri öyleydi,karşılığını vermiş. Fakat şimdi dışarı çıkarttık ve bir türlü içeri sokamıyoruz.
 

firdevs

New member
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
251
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Yaş
48
ALLAH C.C. razı olsun. Gerçekten güzel cevaplar.Özellikle hakkı tavsiye etmek ilgimi çekti çünkü bende öyle düşünenlerdendim ama banada ders oldu.Emeğine sağlık.
 

þirvan

New member
Katılım
1 Şub 2007
Mesajlar
121
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
48
ALLAH razı olsun
Oelmezmisin.png
 

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
Lokman Hekim'e:
-Hastalarımıza ne yedirelim?diye sorduklarında,şu cevabı vermiş:
-Acı söz yedirmeyin de,ne yedirirseniz olur.

Mevlana'nın Beldesi
Yavuz Sultan Selim, Mısır seferinden dönerken Konya dolaylarında konaklar. Bu sırada korkunç bir fırtına çıkar, hortum başlar. Yerden kalkan tozlar döne döne göğe yükselirken, Padişah çok sevdiği ve her zaman yanında bulundurmaktan zevk duyduğu büyük alim Kemal Paşazade'ye sorar:
-Bu nedir, hocam?
Hoca şöyle cevap verir:
-Efendim, burası Mevlana'nın şehridir. Taşı toprağı Mevlevidir. İşte böyle durmadan dönerler.

SİNEK
Halife Mansur’un yüzüne bir sinek musallat olmuştu. O sırada yanında bulunan Cafer-i Sıddık’a sordu:

“Ey Abdullah’ın babası! Allah bu sineği neden yaratmıştır?”

İmam şöyle cevap verdi:

“Büyüklük taslayanları küçültmek için!”


***
necip fazıl bir konferansa katılıyor karşıt olan gruptan bi tanesi elinde bulunan salatalığı üstada fırlatıyor
üstad gayet sakin ; en önde bulunan arkadaşına seslenerek ......
arkadaş hüviyetini düşürdü verebilirmisin....


***
İngiltere Kralı George ile görüstüğü sırada, Gandi'nin üzerinde her zamanki gibi beyaz örtüsü vardır. Davetten çıkınca bir gazeteci sorar :
-Kiyafetiniz, bir kralla buluşmak için yeterli miydi?
Gandi, hiç aldırmadan cevap verir :
-Kral, ikimize de yetecek kadar giyimliydi.



***
Köylü, yeni dogan bir sıpayı kucağına almış evine dönerken, iki ortaokul
ögrencisi kendisine takılır ve :
-Hayrola amca, derler. Oglunu nereye götürüyorsun böyle?
Adam, kendine yapılan bu terbiyesizlige aldırmamış görünerek cevap verir:
-Gittiginiz okula kaydını yaptıracağım.

***
Fransa hükümet ricalinden biri Napolyon' un bir muharebede tenkide kalkisip parmagini harita üzerinde gezdirerek:

- Önce surasini almaliydiniz, sonra buradan geçerek ötesini zapdetmeliydiniz,

gibi fikirler elirtmeye baslayinca, Napolyon:

- Evet, demis. Onlar parmakla alinabilseydi dedigin gibi yapardim
***
 

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
İNSAN DERİN UYUR MU?

Evi hırsızlar tarafından soyulmuş olan bir kadın, Kanuni Sultan Süleyman'a gelerek şikayette bulunur. Padişah kadını dinledikten sonra onu şöyle sorar:

"Hırsızların evini soyduğunu duymayacak kadar da insan derin uyur mu?"

Evi soyulan kadın, Padişah'ın sorusuna şu ilginç cevabı verir:

"Biz sizi uyanık bildiğimiz için o kadar derin uykuya dalmıştık."

ÇANAKKALE İÇİNDE

İngiliz garson, Türk müşteriye:
Çanakkale'de çok askerimizi öldürdüğünüz için sizleri pek sevmeyiz deyince, bizimkinden gayet soğukkanlı bir şekilde şu cevabı almış:
-Orada ne işiniz vardı?

GÖNÜLSÜZ GÖNÜL

Abdülhak Hâmid’ in evindeki sohbette, konu gençlik ve ihtiyarlıktan açılır. Yaşı geçmiş bir hanım, Abdülhak Hamid’ e döner ve:
- Efendim, gönül kocamaz! der.
Hamid cevap verir:
- Kocamaz ama, kocamış bir vücut içinde oturmak da istemez.


BÖYLE KORUNUR

Çok değerli olan kütüphanesini millete vakfeden Koca Ragıp Paşa, onların bakımı için tanıdıklarından birini memur tayin eder.
Bir gün ansızın kütüphanesini ziyarete giden Paşa, etrafı ve kitapları toz, toprak içinde bulunca canı çok sıkılır ve belli etmemeye çalışarak:
-Seni tebrik ederim yavrum, der. Gerçekten de gerçekten de emniyetli bir adammışsın. Teslim edilen şeylere hiç el sürmemişsin, âferin!

***
N.Fazıl Kısakürek, vapurla Kadıköy'e geçerken, yanına biri yaklaşıp:
--Üstad, diye sormuş. Peygamberlere ne diye gerek duyuldu? Biz yolumuzu bulabilirdik.
Necip Fazıl, okuduğu kitaptan başını kaldırmadan:
--Ne diye vapura bindin ki, cevabını vermiş. Yüzerek geçsene karşıya

EŞEK
Tiyatroda, ünlü oyuncu rolü gereği uşaklarına bağırır.
-Atımı getirin!
O sırada münasebetsiz bir seyirci
"Eşek olsa olmaz mı? diye seslenir.
Oyuncu hiç istifini bozmaz:
-Hay hay! Buyrun beyefendi!...


YIKA DA GETİR

Süleyman Nazif ve Abdülhak Şinasi birlikte yemek yerken, Şinasi garsonu çağırır ve su ister.
Şinasi'nin kirden ve mikroptan eldivenle el sıkacak derecede korktuğunu bilen Süleyman Nazif garsona seslenmeden edemez:
-Oğlum, beyefendinin suyunu yıka da öyle getir.

***

Ünlü bir filozofa sormuşlar:
-Servet ayaklarınızın altında olduğu halde neden bu kadar fakirsiniz?
Filozof cevap vermiş:
-Ona ulaşmak için eğilmek lazım da ondan...
***

Bir filozofa sormuşlar:
-Sansa inanır misiniz?
-Evet, yoksa sevmediğim insanların basarisini neyle açıklardım


ÇIKMAYAN MANA

Mehmet Akif, Baytar Mektebi’nde müdür muavini olarak çalıştığı bir dönemde, muhasebeden gelen bir yazıyı anlayamaz. Yazıyı kaleme alan Salih Efendi’yi aratarak yazıda ne demek istediğini sorar:.:

-“ Salih Efendi İki türlü mana çıksın diye böyle yazdık efendim” cevabını verince, Akif dayanamaz ve:

- Hayret doğrusu, der. Biz birini bile çıkartamadık da.


ANLADIĞININ İSPATI

Tanıdıklardan biri, yazdığı romanın müsveddelerini Neyzen Tevfik’e göstererek fikrini sorar:

Neyzen beğenmediğini ifade edince, adam:

-İyi ama, der. Siz hiç roman yazmadınız ki!

Neyzen Tevfik şu cevabı verir:

-Ben yumurtanın tazesini bayatını iyi anlarım. Ama bu güne kadar hiç yumurtlamadım.

HZ. ADEM'İN MİRASI


Fatih Sultan Mehmet, adamları ile gezerken, yanına sokulan dilenciye bir altın vermiş. Dilenci parayı alınca:
- Aman Sultanım, demiş. Koskoca bir padişah, kardeşine bu kadar para verir mi?
Fatih Sultan Mehmet, nereden kardeş olduğunu sorunca, dilenci:
- İkimiz de Hazreti Adem’ in çocukları değil miyiz? demiş. Elbette kardeşiz.
Sultan Fatih:
- Bu keşfini sakın başkasına söyleme, diye gülümsemiş. Diğer kardeşlerimiz de pay isterse, sana zırnık bile düşmez.

FİKİR YAKALAMAK


Şahabettin Süleyman, bir gün Ahmet Haşim’ e:
- Üç günden beri zihnimde önemli bir fikir saklıyorum, dediğinde, Ahmet Haşim, onun fikir üretmedeki kısırlığını ima ederek şöyle demiş:
- Günahtır yahu, salıver gitsin şu fikri. Zavallıcık günlerden beri tek başına kim bilir ne kadar sıkılmıştır?

BRAVO!..

Genç bir şair, saçma sapan şiirlerini Victor Hugo’ ya okuduktan sonra:

-Üstad, diye sormuş. Şiirlerimi nasıl buldunuz?

Victor Hugo:

-Vezinsiz, kafiyesiz ve manasız bir şey yazmak istemiş ve tam muvaffak olmuşsunuz, demiş. Bravo doğrusu.
 

berfut

New member
Katılım
23 Kas 2007
Mesajlar
2,167
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Yaş
44
Konum
istanbul
Eline Saglik Kardeşim Cok Güzel Konulara Deginmiş Isin ..
 

yolcu

New member
Katılım
20 Şub 2007
Mesajlar
667
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
43
Konum
yoldan
ALLAH razı olsun kardes
paylaşımların guzelmiş
 

Mücahid

New member
Katılım
17 Mar 2007
Mesajlar
2,553
Tepkime puanı
223
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Tr
Efrail kardeş aşağıdakine baya güldüm Allah'ta müslümanları güldürsün Ellerine sağlık kardeşim.

Okula çocuk kaydettirmeye giden köylü amca
 

Mücahid

New member
Katılım
17 Mar 2007
Mesajlar
2,553
Tepkime puanı
223
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Tr
Dayanamadım bi tanede ben yazıyım oldu olacak.

Behlül da'na Hazretleri bir gün Halife harun reşidi yemeğe davet eder.Halife gelir önceden yemekleri hazır eden behlül ısıtmak için,ocak yakmak ister ama kibrti bir türlü bulamaz.Sen bekle biraz, ben hemen geleceğim der.Gider kısa bir süre sonra bulamadan gelir.Ne oldu,nereye gittin der halife.Kibriti bulamadım,ocağı yakmak için ,Cehennemden ateş almaya gitmiştim.Halife hayretle sorar eee.Ne oldu yokmuymuş?Kapıdaki zebani dediki:Burada ateş olmaz buraya girecek olanlar ateşlerini gelirken yanlarında getirir.Bu cevapla Harun reşidin yüzü sap sarı olur.
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
FİKİR YAKALAMAK


Şahabettin Süleyman, bir gün Ahmet Haşim’ e:
- Üç günden beri zihnimde önemli bir fikir saklıyorum, dediğinde, Ahmet Haşim, onun fikir üretmedeki kısırlığını ima ederek şöyle demiş:
- Günahtır yahu, salıver gitsin şu fikri. Zavallıcık günlerden beri tek başına kim bilir ne kadar sıkılmıştır?


:D
eline sağlık kardeşim. forumdan çıkmadan önce güldürdün bizi..
hayırlı geceler...

selametle..
 

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
LADES

Zarif sözlü, hatırı sayılır, memuriyeti bitince parasız kalır bir Menas Efendi varmış. Kendisinin işsiz kaldığı bir zamanda Sadrazam olan ve iyi tanıdığı Mütercim Rüştü Paşa’ya kendisine bir memuriyet verilmesini rica etmiş. Bundan sonra Paşa, Menas Efendiyi ne zaman görse:

“Hatırımda, Menas Efendi, hatırımda!” dermiş. Nihayet günün birinde Menas Efendi ona demiş ki:

“Aman, Paşam, Lâdes tutuşmadık ki, her defasında hatırımda diyorsunuz. Vadinizi yapın ki, siz de ben de kurtulalım!”


BİR YIL...

Sultan Reşad, başarılı bir ameliyat geçirmişti. Kendisini ziyarete gelen bir grup misafirin:

“MaşAllah(c.c.)! Büsbütün geçirdiniz! Artık yüz seneden fazla yaşarsınız!” gibi sözlerine cevap olarak şöyle der Sultan Reşad:

“Ne kadar yaşayacağımızı biz bilmeyiz. Ancak Cenab-ı Hak bilir. Mukadder ne ise ömrümüz o kadar olur. Yalnız diyebiliriz ki, bin yıl yaşasak yine cihan bu, dünya bu, zemin bu, asüman bu!”


SADELİK

Ömer bin Abdülaziz’in sade ve temiz yaşayışını cimrilikle karıştıran bazıları:

“Bütün yetkiler elinde bulunan bir Halife’siniz istediğiniz kadar giyinir, kuşanabilirsiniz” diyerek, neden böyle sade yaşadığının sebebini sordular. O da şu cevabı verdi:

“İktisadın en güzeli varlık zamanında olanıdır. Affın en güzeli de gücü yettiği halde affetmektir”

BİLMEK İÇİN ÖĞRENMEK
Tarih biyografisi ve monografi sahalarında erişilmesi çok güç bilgisiyle, dünya çapında bir şahsiyet olan İbnülemin Mahmud Kemâl (İnal)'a sormuşlar:
- "Sizdeki bilginin çok azına sahib olmalarına rağmen sizden çok daha fazla tanınanlar var. Bunun sebebi nedir?"
Şöyle cevap vermiş:
- Ben bilmek için öğrendim, onlarsa bilinmek için!




HERKES YANINDAKİNİ VERİR! Kendisine hakaret edilen Hz. İsa'ya (a.s.):
- "Niçin karşılık vermediniz?" diye sorduklarında:
- Herkes yanındakini verir, demiş. Onda olan, benim yanımda yoktu.
 

hannane

New member
Katılım
19 Ocak 2007
Mesajlar
1,172
Tepkime puanı
13
Puanları
0
Konum
kayýp þehirden
KAZA ETMEK
Yolculardan biri, otobüs şoförünün yanına gider ve namaz vakti geçmeden bir mola vermesini rica eder.
Şoför sinirlenerek:
- Kaza edin efendim, der. Ne olur yani?
Adam, sakin sakin cevap verir:
- Ben kaza etmeden, ya sen kaza edersen?

RUHLAR NEREYE GİDER?
İbn-i Abbas hazretlerine "Ruhlar cesetlerinden ayrılınca nereye giderler?" diye sorduklarında, o yüce insandan şu cevabı almışlar:
- Yağı biten kandillerin ışığı nereye gidiyorsa, oraya...


KADER
Kenân Rıfâi'ye sormuşlar:
- Madem ki neticede kaderin dediği oluyor. O halde niçin çalışıyoruz?
Şu cevabı vermiş:
- Çalışmak da kaderin icabı olduğu için!

GÖNDERİLEN, GÖNDERENDEN HABERCİDİR
Dahi kumandan Halid Bin Velid Hazretlerinden, Efendimizi (s.a.v.) anlatmasını istemişler.
- Bu hususta son derece acizim demiş.
Israr etmişler.
- Gönderilen, gönderenin şanına lâyık olur, buyurmuş. Onu gönderen Allah (c.c.) olduğuna göre, gerisini anlayın artık.


Vesselam..
 

muaz

New member
Katılım
9 Nis 2007
Mesajlar
58
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Allah razı olsun hakkı tavsiye etmek bana da ders oldu.duymamıştım o öğütü.
 
Üst Alt