Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Eski YÖK başkanına "onur ödülü"..!

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
TBMM Onur Ödülü Doğramacı'ya verildi

TBMM Onur Ödülü, Meclis'te düzünlenen bir törenle Prof. Dr. İhsan Doğramacı'ya verildi. Ödülü alan İhsan Doğramacı, "Aldığım hiçbir ödül bundan daha büyük olamaz, hayal edilemez" dedi.
7537.jpg


Prof. Dr. Doğramacı, TBMM Tören Salonuna gelişinde, ayakta ve alkışlarla karşılandı. Törene, Doğramacı'nın eşi Ayser, oğulları Ali ve Osman Doğramacı ile kızı Şermin Savaşçı da katıldı.
Törende, devlet bakanları Beşir Atalay ve Nimet Çubukçu, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, bazı milletvekilleri ve çok sayıda davetli de hazır bulundu.

İlk olarak törende, Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tunçalp Özgen tarafından, Doğramacı'nın özgeçmişi okundu. Ardından Başkent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Mithat Çoruh, Hacettepe Üniversitesinden Dr. Yalçın Ergir ve Başkent Üniversitesi Rektörü Mehmet Haberal, Doğramacı ile ilgili anılarını anlattılar.

-''DOĞRAMACI, EĞİTİMDE SAĞLIKTA DÖNÜM NOKTASIDIR''-

Prof. Dr. Haberal, yokluklardan kurulan Türkiye'nin, odun ateşinden, bugün lazer kullanan bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Kendini riske ederek, sağlıkta, eğitimde çok önemli katkı sağlayan insanlar olduğunu ifade eden Haberal, bu kişilerin başında Doğramacı'nın geldiğini söyledi.

''Doğramacı, Hacettepe Üniversitesini kurmasaydı, bugün ülkemizde tıp fakülteleri kurulmamış ya da çok zor şartlarda kuruluyor olacaktı'' diyen Haberal, Doğramacı'nın, sağlıkta, eğitimde bir dönüm noktası olduğunu ifade etti.

-''FAHRİ BÜYÜKELÇİ''-

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül de Doğramacı'ya, yerli yabancı kuruluşlar tarafından çok sayıda nişan ve ödül verildiğini anımsattı.

Gül, Doğramacı'nın, Türkiye'nin gurur duyduğu bir vatandaşı ve bilim adamı olduğu kadar, dünyada Türkiye'nin tanıtımına önemli katkılarda bulunan, ülkeyi çeşitli uluslararası platformlarda onurla temsil eden fahri bir büyükelçi olduğunu da söyledi.

Doğramacı'nın, ''vakıf adamı'' olduğunu ifade eden Gül, ''Doğramacı, tek bir yaşama onca başarıyı sığdırabilmiş istisna insanlardan biridir. Bakanlığımız, Sayın Hocamız ile çok yakın bir işbirliği içindedir. Bu çerçevede, Irak'ta 200'e yakın Türkçe eğitim veren okul faaliyet göstermektedir, 1400'e yakın öğretmen, hocamızın koordinatörlüğünde eğitilmiştir'' diye konuştu.

Gül, eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan'ın, Doğramacı'yı, ''Hayır ve yardımseverliğini sadece kendi ülkesiyle sınırlı tutmayan, örnek bir dünya vatandaşı'' olarak tanımladığına da işaret etti.

-''ÇABA GÖSTEREN HERKESİ DESTEKLEMEK''-

Gül'den sonra kürsüye çıkan TBMM Başkanı Bülent Arınç, TBMM'nin, yaptıkları çalışmalarla, ülkeye hizmette bulunan insanları desteklemeyi ve ödüllendirmeyi, kendisine ilke edindiğini söyledi.

Arınç, bu amaçla Meclisin Milli Egemenlik Yılı olarak kutlanılan 2005'ten bu yana iki ayrı kategoride, ülkenin adını onurla tüm dünyaya duyuran, millete hizmet eden ve emek verenleri ödüllendirmeye başladığını belirtti.

Geçen ay, 47 kişi ve kuruma, TBMM Üstün Hizmet Ödülleri verdiklerini anımsatan Arınç, uluslararası alanda kazandığı üstün başarılarla, Türkiye'nin temsiline ve tanıtımına katkı sağlayan kişilere de ''TBMM Onur Ödülü'' takdim ettiklerini kaydetti.

Arınç, Meclisin, Türkiye için çaba gösteren herkesi desteklemek, onurlandırmak ve sonraki kuşakları yüreklendirmek için bu ödülü vermeyi kararlaştırdığını ifade etti.

-''BAŞARIYA ADANMIŞ BİR HAYAT''-

TBMM Başkanlık Divanının 15 Martta aldığı kararla, bu yılki TBMM Onur Ödülü'nün, aday gösterilen 3 kişi arasından Prof. Dr. İhsan Doğramacı'ya verilmesinin oybirliğiyle kabul edildiğini ifade eden Arınç ''Sayın Doğramacı'nın hayat hikayesi anlatılırken, bir kez daha gördük ki kendisi çalışmalarıyla bu ödülü gerçekten hak etmiş, Türkiye'nin gurur duyduğu bir bilim ve eğitim adamıdır'' diye konuştu.

Doğramacı'nın, kurduğu üniversiteler, eğitim hayatına sağladığı büyük katkılar ve tıp alanında elde ettiği akademik başarılar nedeniyle bu ödüle layık görüldüğünü belirten Arınç, şöyle konuştu:

''Doğramacı denilince, akla bilim, eğitim, sağlık yatırımlarının yanı sıra başarıya adanmış bir hayat geliyor. Parlak akademik kariyeri, üyesi ya da kurucuları arasında yer aldığı çok sayıda uluslararası bilim ve eğitim kurumlarıyla, hayatını ülkesine ve insanlığa hizmete adamış bir insandır Sayın Doğramacı.

Bilimde, kültürde, sanatta, sporda ya da başka bir alanda, Türkiye'nin adını onurla tüm dünyaya duyuran ve bu ülkenin halkını şerefle temsil eden her vatandaşımız, inanıyorum ki; her zaman arkasında Meclisimizin gücünü hissedecektir. Böylece Sayın Doğramacı gibi ömrünü, insanlığın ve Türkiye'nin hizmetine sunmuş bilim ve eğitim adamlarımız, hak ettikleri onuru ve desteği almış olacaktır.''

Arınç, Doğramacı'nın başarılarla dolu hayatının motivasyon kaynağının, bitmek tükenmek bilmeyen, ülkesine ve insanlığa hizmet azmi ve mücadelesi olduğuna inandığını dile getirerek, ''Doğramacı, tüm enerjisini de bu hizmet aşkından alıyor'' dedi.
 

ÇAPANOÐLU

New member
Katılım
8 Eki 2006
Mesajlar
803
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Adam bile şaşırmış,
Bu milletin evlatlarına BAŞÖRTÜSÜ nedeniyle kan kusturan birine,
Bu milletin bağrından çıktığı iddia edilen ve tüm başörtülülerin oyunu almış bir hükümetten başarı ödülü almış..
Rabbim daha neler göstereceksin bizlere..
La havle..
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
başlık yazarken baya bi sildim, tekrar yazdım...uygun bişey bulamadım..
orta yolu bulmaya çalıştım artık..
ve evet, tuhaf... bi önceki konudaki şuur meselesi...
Allahım almaya görsün..

SElametle...
 

ÇAPANOÐLU

New member
Katılım
8 Eki 2006
Mesajlar
803
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Sitede hiç mi bayan arkadaş yok,
Başörtüsünün bu azılı düşmanını böyle çabukça unuttunuz mu yoksa,
Yoksa, Ağacı kesen baltanın sapı o ağaçtan diye, ses mi çıkarmıyorsunuz..
Değil oy verdiğiniz parti,
Bu adamı babam ödüllendirse, karşısında ilk beni bulurdu..
Arkadaşlar, zamanında hakkınızı arayamazsanız eğer, zamanı geçince avucunuzu yalamak zorunda kalırsınız..
Benca bugünün en çarpıcı haberi budur ve tüm iman sahiplerinin bu meseleyi kınaması lazımdı..
Ama görüyorum ki es geçiliyor..
Eğileni tekmelerler.. diye bir çin atasözü okumuştum..
Dik olmak o kadar zor olmasa gerek,


Sevgili mhmt..
Becerebilirsen eğer, yarın ilk iş şu adama ödül verenlerin faks numaralarını öğreniver ve ilk protestoyu ben göndereyim..
Dinime küfreden birine ödül vermek, ağzına sağlık demeye gelir, bunu diyen kim olursa olsun dili kesilmelidir..
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
inş. tabiki..
tepkisiz kalınkmaması gerekir..

bakalım....:(

selametle...
 

uhuvvet

New member
Katılım
8 May 2007
Mesajlar
67
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ýzmir
1984 yılında YÖK Başkanı olan İhsan Doğramacı, üniversitelerde başörtüsü takılmasını önlemek için daha modern bulduğu 'türban'ı önermişti...

1984'te ilk kez türban yasağını Yükseköğretim Kurumu (YÖK) deldi. Dönemin YÖK Başkanı İhsan Doğramacı başörtüsü yasağına "Başörtüsü değil ama isteyen türban taksın" diyerek çözüm üretti. Dönemin YÖK Başkanı Doğramacı, kız öğrencilerin türban takmalarının modern bir giyim biçimi olduğunu öne sürerken, yasağın kaldırılmasına ilişkin tartışmalar YÖK üyeleri Mustafa Ernam ve Muhsin Fer tarafından kamuoyunun gündemine taşındı. Yasağın kaldırılmasını isteyen üyelerin kamuoyunda şu yönde demeçleri çıkıyordu: "Dekanların masalarının önüne oturup ağlayan kız öğrenciler var. 'Hocam biz başımızı açmayız' diyorlar. Şimdi bir başörtüsü yüzünden bazı öğrencilerin okuma haklarını elinden alamayız."


kesinlikle adamı savunmuyorum ama diğer yök başkanlarıylada kıyaslamak lazım
 

uhuvvet

New member
Katılım
8 May 2007
Mesajlar
67
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ýzmir
adamı savunmasamda bir ödülü layık görebilecek o ödülü hak edebilecek şeyler yapmıştır.turgut özalın büyük gayretlerle türbanı serbest bırakmasının altında "baş örtüsü olmasın türban serbest olsun" fikrini atan ihsan doğramacıdır. en azından yanında ki birçok terbiyesiz insan (yök üyeleri) varken
bunları yapması cesarettir.türban takılsın gibisinden söylemleri başörtüsü siyası aractır gibi anlaşılır ama bence en azından kızların okuyabilmesi için elini vicdanına koyup bişeyler yapmış bir insan gibi...

kemal gürüze gelince onun hakkındda yazacaklarım buralara sığmazzz
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
yazıyı tamamen verelim uhuvvet kardeşim...

Doğramacı çözümü

1984 yılında YÖK Başkanı olan İhsan Doğramacı, üniversitelerde başörtüsü takılmasını önlemek için daha modern bulduğu 'türban'ı önermişti...

1984'te ilk kez türban yasağını Yükseköğretim Kurumu (YÖK) deldi. Dönemin YÖK Başkanı İhsan Doğramacı başörtüsü yasağına "Başörtüsü değil ama isteyen türban taksın" diyerek çözüm üretti. Dönemin YÖK Başkanı Doğramacı, kız öğrencilerin türban takmalarının modern bir giyim biçimi olduğunu öne sürerken, yasağın kaldırılmasına ilişkin tartışmalar YÖK üyeleri Mustafa Ernam ve Muhsin Fer tarafından kamuoyunun gündemine taşındı. Yasağın kaldırılmasını isteyen üyelerin kamuoyunda şu yönde demeçleri çıkıyordu: "Dekanların masalarının önüne oturup ağlayan kız öğrenciler var. 'Hocam biz başımızı açmayız' diyorlar. Şimdi bir başörtüsü yüzünden bazı öğrencilerin okuma haklarını elinden alamayız."

ÜYELER KARŞIYDI

YÖK'ün başbakanlığın genelgesi uyarınca aldığı kılık kıyafete ilişkin bu kararı, bazı YÖK üyeleri tarafından da eleştirildi. Genelkurmay'ın üyeler Lütfü Sel, Nihat Özer, YÖK Başkan Vekili Tahsin Özgüç, Prof. Neşet Çağatay, Hayrettin Utkanlar ve eski bakan Kemal Cantürk başörtüsü yasağının kaldırılmasına karşı çıktı. YÖK tarafından başlatılan tartışmaların sonrasında Doğramacı ve çoğunluk üyelerinin de onayladığı "başörtüsü yerine türban takılması" çözümü bulundu. Doğramacı, basına şu açıklamayı yaptı: "Başörtü takılmasının önlenmesi için üniversitelere talimat verdik. Kız öğrencilerimiz modern anlamda türban takarlarsa buna izin veriyoruz. Bizim kararımızda da kız öğrencilerimiz isterlerse sınıfta modern giyim biçimi olan türban giyebilirler."

VAKKO'DAN ONAY YAZISI

Doğramacı, bu kararın en kısa süre içinde üniversitelere gönderileceğine ilişkin açıklamalarda bulunurken, yine o dönem basında çıkan haberler arasında öğrencilerin türban ve başörtüsü konusunu hocalara anlatamadıkları için Vakko gibi büyük mağazalardan 'Bu bir türbandır' yazısı alarak okul yöneticilerine verdiklerini belirtiliyor.



selametle....
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
ancak bi nokayı atlamayalım..hak haktır.. bu kişi zamanında, biraz serbest bırakında demiştir..İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi eski Dekanı Prof. Dr. İlhan Akın'A.. bunun üstüne İLHAN AKIN'da yazılı emir istemiştir ..veremeyiz denmiştir..

selametle..
 

uhuvvet

New member
Katılım
8 May 2007
Mesajlar
67
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ýzmir
eeeeee güzel de biz bişeymi saklıyoruz insanlardan

onun zamanında 2 defa baş örtüsü yasagı geldi ve onun zamanında yine adamın kendi teklifiyle ve turgut özalın gayretiyle 2 defa kaldırdılar bu yasagı demin dedimki yök içinde insanların tahmin edemeyeceği kadar din düşmanı insanlar varken bişekilde kızların okumamasına dayanamıyorum diyen ve vicdanın rahatsız oldugunu düşündüğüm Doğramacı 2 defa cesaret örneği göstermiştir.(yök üyeleri ve kenan evrene ragmen)

siz böyle bir adama laf etmeden önce bu yasagı tekrar 10 sene önce getiren ve hala yasayı kaldırtmayan kalkmaması için elinden gelen herşeyi yapan kemal gürüze laf atın önce.

çünkü yukarıda yazdıgım seyleride hesaba katarak bu adamın ne oldugu belli değildir.başörtüsü düşmanı dememiz bence yanlış olur.ama kemal gürüz için aynı şeyleri söyleyemeceğim.

insanları cok rahat eleştiriyosunuz.
(belki hakikaten din düşmanıda olabilir ama bu saydıklarımdan sonra altında acaba anlamı oluşur)

inanki mhmt savunayım felan diye bi derdim yok ne burda ne diğer konularda ama insanların kolay ve kötü eleştirileri beni üzüyor.

mesela bu siteye ilk girişimde senin savundugun insanlar beni eleştirdi söledikleri kelimeleri konu diye acsam millet aaaaaaa der sana sadece bir tanesini(genel olan eleştiriyi) özel mesaj olarak yolarım.ben onlarıda eleştirmeyi kestim.yani bana hakaret edenlere belli biyerden sonra onların hakaretler yazdıklarından sonra bak bakalım atışmaları kesenler laf atan kim bak bakalım yüz kere cevap verebilecek insan olmama ragmen insanlara yazı yazmayı bırakmısmıyım bırakmamısmıyım oyüzden o hakarete karşı bile biyere kadar olan ben bu tip mevzulardada eleştirirken özen göstemeye calışıyorum
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
eeeeee güzel de biz bişeymi saklıyoruz insanlardan

onun zamanında 2 defa baş örtüsü yasagı geldi ve onun zamanında yine adamın kendi teklifiyle ve turgut özalın gayretiyle 2 defa kaldırdılar bu yasagı demin dedimki yök içinde insanların tahmin edemeyeceği kadar din düşmanı insanlar varken bişekilde kızların okumamasına dayanamıyorum diyen ve vicdanın rahatsız oldugunu düşündüğüm Doğramacı 2 defa cesaret örneği göstermiştir.(yök üyeleri ve kenan evrene ragmen)

siz böyle bir adama laf etmeden önce bu yasagı tekrar 10 sene önce getiren ve hala yasayı kaldırtmayan kalkmaması için elinden gelen herşeyi yapan kemal gürüze laf atın önce.

çünkü yukarıda yazdıgım seyleride hesaba katarak bu adamın ne oldugu belli değildir.başörtüsü düşmanı dememiz bence yanlış olur.ama kemal gürüz için aynı şeyleri söyleyemeceğim.

insanları cok rahat eleştiriyosunuz.
(belki hakikaten din düşmanıda olabilir ama bu saydıklarımdan sonra altında acaba anlamı oluşur)

inanki mhmt savunayım felan diye bi derdim yok ne burda ne diğer konularda ama insanların kolay ve kötü eleştirileri beni üzüyor.

mesela bu siteye ilk girişimde senin savundugun insanlar beni eleştirdi söledikleri kelimeleri konu diye acsam millet aaaaaaa der sana sadece bir tanesini(genel olan eleştiriyi) özel mesaj olarak yolarım.ben onlarıda eleştirmeyi kestim.yani bana hakaret edenlere belli biyerden sonra onların hakaretler yazdıklarından sonra bak bakalım atışmaları kesenler laf atan kim bak bakalım yüz kere cevap verebilecek insan olmama ragmen insanlara yazı yazmayı bırakmısmıyım bırakmamısmıyım oyüzden o hakarete karşı bile biyere kadar olan ben bu tip mevzulardada eleştirirken özen göstemeye calışıyorum

ya uhuvvet kardeşim..lafım sana değil ki zaten..yaptığında yanlış değil.. öncedende dedim zaten sana, senin yazılarınla bi sıkıntımız yok diye.. derdim o adamın nasıl ödül aldığıda değil.. tezat var ortada.. aslında biraz derin ama, bu tipler hep belli yerlerle seçilirler.. o yerler yönlendirri vs vs ..sende bilirsindir.. bunu bilmemesi kaçınılmaz AKP nin.. böyle şeylere prim vermesi ters..yanlış.. en nihayetinde, seninde benimde verdiğimiz yaılardan anlaşılırki, bi şekilde buna karşılar..şahsi olarak değilse bile, sisteme uymak adına buna karşı olmuşlar.. yanlış yapmışlar.. böyle bi kişiye de ödül vermeleri başörtülü kardeşlerimizi ve savunan bizleri üzer..ki üzdüde zaten..akp nin bu sorunu halletmesini bekleyen bi millet varken, buna engel olanları ödüllendirmesi tezat.. aslında tezatı zaten en başında yaptılar..
başörtüsü %1.5 luk kesimin sorunudur diye.. herneyse, diyeceğim seninle ilgili bişey değil yazdıklarım...

kemal gürüz meselesine gelince, nerden çıktı bilmem ama, dediğin gibi yazmakla bitmez onun yaptıkları..zaten herkesde biliyor..
herneyse, şahsına alınmanı istmem yazılarımı..

selametle...
 
Üst Alt