Enver Ýstek
metin mete
- Katılım
- 27 Ara 2005
- Mesajlar
- 3,935
- Tepkime puanı
- 1,023
- Puanları
- 0
- Yaş
- 61
Onların .sözlerinin seni üzdüğünü biliyoruz. Aslında onlar seni yalanlamıyorlar, fakat o zalimler Allah'ın ayetlerini inkâr ediyorlar.
Cahiliye döneminin müşrik Arapları ve özellikle Peygamberimizin çağrısına karşı dikilen Kureyşliler zümresi Peygamberimizin doğruluğundan zerrece kuşku duymuyorlardı. Çünkü O'nu yıllardan beri dürüst ve güvenilir bir kişi olarak tanıyorlardı. Peygamberliğinden önceki, aralarında geçen uzun hayatı boyunca bir tek yalanını görmüş değillerdi. Peygamberimizin çağrısına yönelik muhalefet akımına liderlik eden Kureyşli ileri gelenler de öyle idi. Onlarda Peygamberimizin gerçek peygamber olduğundan, şu Kur'an'ın insan sözü olmadığından, insanların böyle bir kitap ortaya koyamayacaklarından asla kuşku duymuyorlardı.
Fakat buna rağmen Peygamberimizi onaylamaya yanaşmıyorlar, bu yeni dine girmeyi reddediyorlardı. Bu olumsuz tutumlarının sebebi Peygamberimizi yalancı saymaları değildi, fakat O'nun çağrısını siyasi nüfuzları ve sosyal konumları açısından tehlikeli görmeleri idi. Bu sebepten ötürü yüce Allah'ın ayetlerini yalanlamayı ve öteden beri sürdürdükleri müşrikliğe bağlı kalmayı kararlaştırmışlardı.
Nitekim elimizde bulunan çok sayıda belge, Kureyşli ileri gelenlerin bu olumsuz tutumunun gerçek sebeplerini açıkladığı gibi onların Kur'an-ı Kerim hakkındaki asıl düşüncelerini de açığa vurmaktadır:
Cahiliye döneminin müşrik Arapları ve özellikle Peygamberimizin çağrısına karşı dikilen Kureyşliler zümresi Peygamberimizin doğruluğundan zerrece kuşku duymuyorlardı. Çünkü O'nu yıllardan beri dürüst ve güvenilir bir kişi olarak tanıyorlardı. Peygamberliğinden önceki, aralarında geçen uzun hayatı boyunca bir tek yalanını görmüş değillerdi. Peygamberimizin çağrısına yönelik muhalefet akımına liderlik eden Kureyşli ileri gelenler de öyle idi. Onlarda Peygamberimizin gerçek peygamber olduğundan, şu Kur'an'ın insan sözü olmadığından, insanların böyle bir kitap ortaya koyamayacaklarından asla kuşku duymuyorlardı.
Fakat buna rağmen Peygamberimizi onaylamaya yanaşmıyorlar, bu yeni dine girmeyi reddediyorlardı. Bu olumsuz tutumlarının sebebi Peygamberimizi yalancı saymaları değildi, fakat O'nun çağrısını siyasi nüfuzları ve sosyal konumları açısından tehlikeli görmeleri idi. Bu sebepten ötürü yüce Allah'ın ayetlerini yalanlamayı ve öteden beri sürdürdükleri müşrikliğe bağlı kalmayı kararlaştırmışlardı.
Nitekim elimizde bulunan çok sayıda belge, Kureyşli ileri gelenlerin bu olumsuz tutumunun gerçek sebeplerini açıkladığı gibi onların Kur'an-ı Kerim hakkındaki asıl düşüncelerini de açığa vurmaktadır: