Bir gün Ebû Cehil, Peygamber Efendimiz'i denemek istedi.
Avucunun içine taş parçaları saklayarak Peygamberimiz'in
yanına gitti.
'
'Göklerin sırrından haberin varsa ve gerçekten peygamber
isen, bil bakalım avucumda gizlediklerim nedir?'' diye sordu.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyurdu:
''Elindekilerin ne olduğunu ben mi söyleyeyim? Yoksa hak peygamber olduğumu avucunda sakladıkların mı söylesin?''
Ebû Cehil,
''İkinci teklifin mümkün değil, olamaz'' dedi. Peygamber Efedimiz,
'
'Allah'ın kudreti, daha da ötesine kadirdir'' buyurduğunda
Ebû Cehil'in elindeki taşlar kelime-i şehadet getirmeye
başladılar. Her bir taş ''lâ ilâhe illallah, Muhammeden
Resûlullah'' dedi.
Ebû Cehil taşlardan bu sözleri duyunca öfkeyle onları yere attı
***
Şüphesiz Allah (cc) her şeye kadir olan Kadir'dir...
Avucunun içine taş parçaları saklayarak Peygamberimiz'in
yanına gitti.
'
'Göklerin sırrından haberin varsa ve gerçekten peygamber
isen, bil bakalım avucumda gizlediklerim nedir?'' diye sordu.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) buyurdu:
''Elindekilerin ne olduğunu ben mi söyleyeyim? Yoksa hak peygamber olduğumu avucunda sakladıkların mı söylesin?''
Ebû Cehil,
''İkinci teklifin mümkün değil, olamaz'' dedi. Peygamber Efedimiz,
'
'Allah'ın kudreti, daha da ötesine kadirdir'' buyurduğunda
Ebû Cehil'in elindeki taşlar kelime-i şehadet getirmeye
başladılar. Her bir taş ''lâ ilâhe illallah, Muhammeden
Resûlullah'' dedi.
Ebû Cehil taşlardan bu sözleri duyunca öfkeyle onları yere attı
***
Şüphesiz Allah (cc) her şeye kadir olan Kadir'dir...