Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Doğumdan Sonra Hayat Var Mi?

firdevs

New member
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
251
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Yaş
48
Anne rahmine düşen ikiz kardeşler önceleri her şeyden habersizmiş. Haftalar birbirini izledikçe onlar da gelişmişler. Elleri, ayakları, iç organları oluşmaya başlamış. Bu arada, etraflarında olup biteni fark etmeye başlamışlar. Bulundukları rahat, güvenli yeri tanıdıkça mutlulukları artmış.
Birbirlerine hep aynı şeyi söylüyorlarmış:
“Anne rahmine düşmemiz, burada yaşamamız ne harika değil mi?
Hayat ne güzel şey be kardeşim!”
Büyüdükçe, içinde yaşadıkları dünyayı keşfe koyulmuşlar. Öyle ya, hayatın kaynağı neymiş acaba?
İşte bunu araştırırken, karşılarına anneleriyle bunları birbirine bağlayan kordon çıkmış. Bu kordon sayesinde, hiçbir zahmet çekmeden, güven içinde beslenip büyütüldüklerini tespit etmişler ve,
“Annemizin şefkati ne kadar büyük! Bize bu kordonla ihtiyacımız olan her şeyi gönderiyor.” demişler.
Artık aylar birbiri ardınca geçiyor, ikizler hızla büyüyor, diğer bir deyişle “yolun sonu”na yaklaşıyorlarmış. Bu değişiklikleri hayretle gözlemlerken, bir gün gelip bu güzelim dünyayı terk edeceklerinin işaretlerini almaya başlamış kardeşler. Dokuzuncu aya yaklaştıklarında, ise bu işaretleri daha kuvvetli hisseder olmuşlar.
Durumdan telaşlanan ikizlerden birisi diğerine sormuş:
“Neler oluyor? Bütün bunların anlamı nedir?”
Öteki daha sakin ve aklı başındaymış. Üstelik, bulundukları bu dünya çoğu zaman ona yetmiyor, duyguları daha geniş bir âlemi arzuluyormuş.
O cevap vermiş: “Bütün bunlar, bu dünyada daha fazla kalamayacağımız anlamına geliyor.” demiş ve eklemiş: “Buradaki hayatımızın sonuna yaklaşıyoruz.”
“Ama ben gitmek istemiyorum. Hep burada kalmak istiyorum.” diye haykırmış kardeşi.
“Elimizden gelen bir şey yok. Hem, belki doğumdan sonra hayat vardır.”
“Bize hayat veren o kordon kesildikten sonra nasıl hayatta kalabiliriz, söyler misin bana? Hem, bak bizden önce başkaları da buraya gelmiş ve sonra da gitmişler. Hiçbirisi geri gelmemiş ki bize doğumdan sonra hayat olduğunu söylesin. Hayır, bu herşeyin sonu olacak.” diye cevaplamış öteki.
Bütün bunları söyledikten sonra eklemiş:
“Hem, belki de anne diye bir şey de yok!”
“Olmak zorunda. Buraya başka türlü nasıl gelmiş olabilir, nasıl hayatta kalabiliriz ki?” diye itiraz etmiş kardeşi.
“Sen hiç anneni gördün mü? O belki de sadece zihinlerimizde var.” diye üstelemiş diğeri,
“Bir annemiz olduğu düşüncesi bizi rahatlattığı için onu belki de biz uydurduk.”
Böylece, anne rahmindeki son günleri derin sorgulamalar ve tartışmalarla geçmiş kardeşlerin. Sonunda doğum anı gelmiş çatmış. İkizler dünyalarını terk ettiklerinde gözlerini başka bir dünyaya açmışlar ve sevinçten ağlamaya başlamışlar.
Çünkü gördükleri manzara hayallerinin bile ötesindeymiş.​
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Çok ciddi olarak iddia ederimki; bu yazdığınız teşbih, okuduktan sonra eğer samimi ise ateist birini dahi irşad eder. Zekanızı maaşallah çok güzel kulanmışsınız tebrik ederim. Allah (cc) razı olsun, emeğiniz zayi olmasın inşallah.
 

firdevs

New member
Katılım
2 Mar 2007
Mesajlar
251
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Yaş
48
ALLAH C.C. cümlemizden razı olsun.
 

berfut

New member
Katılım
23 Kas 2007
Mesajlar
2,167
Tepkime puanı
334
Puanları
0
Yaş
44
Konum
istanbul
ikizlerin has bihali

ikizlerin has bihali

Anne rahmine düsen ikiz kardeşler önceleri her şeyden habersizmiş. Haftalar birbirini izledikçe onlar da gelişmişler. Elleri, ayakları, iç organları oluşmaya başlamış. Bu arada, etraflarında olup biteni fark etmeye başlamışlar. Bulundukları rahat, güvenli yeri tanıdıkça mutlulukları artmış. Birbirlerine hep ayni şeyi söylüyorlarmış: "Anne rahmine düşmemiz, burada yasamamız ne harika değil mi? Hayat ne güzel şey be kardeşim!" Büyüdükçe, içinde yasadıkları dünyayı keşfe koyulmuşlar. Öyle ya, hayatin anlamı neymiş? İste bunu araştırırken…
Büyüdükçe, içinde yasadıkları dünyayı keşfe koyulmuşlar. Öyle ya, hayatin anlamı neymiş? İste bunu araştırırken, karşılarına anneleriyle onları birbirine bağlayan kordon çıkmış. Bu kordon sayesinde, hiçbir zahmet çekmeden, güven içinde beslenip büyütüldüklerini tespit etmişler.

"Annemizin şefkati ne kadar büyük! Bize bu kordonla ihtiyacımız olan her şeyi gönderiyor."

Artık aylar birbiri ardınca geçiyor, ikizler hızla büyüyor, diğer bir deyişle "yolun sonu"na yaklaşıyormuş. Bu değişiklikleri hayretle gözlemlerken, bir gün gelip bu güzelim dünyayı terk edeceklerinin işaretlerini almaya başlamışlar. Dokuzuncu aya yaklaştıklarında, bu işaretleri daha kuvvetli hissetmeye başlamışlar. Durumdan telaşlanan ikizlerden birisi diğerine sormuş:

"Neler oluyor? Bütün bunların anlamı nedir"

Öteki daha sakin ve akli başındaymış. Üstelik bulundukları bu dünya çoğu zaman ona yetmiyor; duyguları daha geniş bir âlemi arzuluyormuş. O cevap vermiş:

"Bütün bunlar, bu dünyada daha fazla kalamayacağımız anlamına mı geliyor? "
Ve eklemiş: "Buradaki hayatımızın sonuna yaklaşıyoruz."

"Ama ben gitmek istemiyorum" diye haykırmış kardeşi. "Hep burada kalmak
istiyorum."

"Elimizden gelen bir şey yok. Hem, belki doğumdan sonra hayat vardır."

"Bize hayat veren o kordon kesildikten sonra bu nasıl mümkün olabilir ki?" diye cevaplamış öteki. "Bize hayat veren kordon kesilirse nasıl hayatta kalabiliriz, söyler misin bana? Hem, bak bizden önce başkaları da buraya gelmiş ve sonra da gitmişler. Hiçbirisi geri gelmemiş ki bize doğumdan sonra hayat olduğunu söylesin. Hayır, bu her şeyin sonu olacak."

Bütün bunları söyledikten sonra eklemiş: "Hem, belki de anne diye bir şey de yok!"

"Olmak zorunda" diye itiraz etmiş kardeşi. "Buraya başka türlü nasıl gelmiş olabiliriz, nasıl hayatta kalabiliriz ki?"

"Sen hiç anneni gördün mü?" diye üstelemiş öteki. "O belki de sadece zihinlerimizde var. Bir annemiz olduğu düşüncesi bizi rahatlattığı için onu belki de biz uydurduk."

Böylece, anne rahmindeki son günleri derin sorgulamalar ve tartışmalarla geçmiş.

Sonunda doğum anı gelmiş çatmış. İkizler dünyalarını terk ettiklerinde gözlerini başka bir dünyaya açmışlar ve sevinçten ağlamaya başlamışlar.

Çünkü gördükleri manzara hayallerinin bile ötesindeymiş.......
 

bcetin811

AMEL-Ý SALÝH
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,495
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Yaş
43
Konum
Hayatýn içinden
Allah razı olsun kardeşim..Biraz önce bir televizyon kanalında öyküyü dinledim..burada açmaya karar verdim ama daha önceden siz açmışsınız Allah razı olsun..Gerçekten çok güzel bir anlatım..
 

hasret

New member
Katılım
26 Kas 2006
Mesajlar
709
Tepkime puanı
5
Puanları
0
Yaş
37
çok güzeldi...
emeğine sağlık...
Rabbim razı olsun....
 

alem-i ervah

New member
Katılım
20 Ocak 2006
Mesajlar
463
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Allah razı olsun, ateistlere bunu söylemiştim imana gelmediler malesef :)


Bildigin gibi !
Sen istedin diye değil , Rabbim istediğinde , istedigine O hidayeti verir...

-hikaye gerçekten çok güzel idi...
Kendimi düşündüm bir anda...Zaman kısadır , bu 9 ay ,9 yıl
yahut 9 sn. olsun bir an kadardır sadece..
Nedense bu bize zor gelir..emellerimizi hep uzun tutarız...
Hiç öleyecekmiş gibi yaşarız ,rızkı kendimizin kazandıgını düşünürüz
Herşeyi kendimizin yaptıgını düşünürüz..
bilmeyiz ki rabbim dilemese tek adım dahi atamayız ,
rızk kapısını bulamayız , uyudugumuz zaman uyanmayız...
Rabbim ne verirsen ver Hayırlısı olsun ,
Zamanı senin istedigin şekilde kullanmayı nasip et..
Ne eksik ne fazla olsun ...
2 günü birbirine eşit olmasın..
Yaşamımız ,ölümümüz sadece ve sadece senin için olsun...

-Namazım ,ibadetlerim , yaşamım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah içindir...en-am 162

vesselam
 

gönül dostu

New member
Katılım
10 Nis 2009
Mesajlar
688
Tepkime puanı
1,074
Puanları
0
Yaş
39
Doğumdan Sonra Hayat Var mı?

Doğumdan Sonra Hayat Var mı?

Anne rahmine düşen ikiz kardeşler önceleri herşeyden habersizmiş.Haftalar birbirini izledikçe onlarda gelişmişler.Elleri,ayakları,iç organları oluşmaya başlamış.Bu arada,etraflarında oup biteni farketmeye başlamışlar.Bulundukları rahat ve emniyetli yeri tanıdıkca saadetleri artmış.Birbirlerine hep aynı şeyi sölüyorlarmış:
"-Anne rahmine düşmemiz,burda yaşamamız ne harika değil mi?Hayat ne güzel şey be kardeşim!"
Büyüdükçe içinde yaşadıkları dünyayı keşfe koyulmuşlar.Öyle ya ,hayatın kaynağı neymiş?İşte bunu araştırırken ,anneleriyle onları birbirine bağlayan kordonu farketmişler.Bu kordon sayesinde hiçbir zahmet çekmeden ,güven içinde beslenip büyüdüklerini anlamışlar ve:
"-Annemizin şefkati ne kadar büyük!Bize bu kordonla ihtiyacımız olan herşeyi gönderiyor"demişler.
Aylar birbiri ardınca geçiyor,ikizler hızla büyüyor,diğer bir deyişle "yolun sonu"na yaklaşıyorlarmış.Bu değişiklikleri hayretle gözlemlerken,bir gün gelip bu güzelim dünyayı terk edeceklerinin işaretlerini almaya ,dokuzuncu aya yaklaştıklarında ,belirtileri daha kuvvetli hissetmeye başlamıışlar.Durumdan telaşlanan ikizlerden birisi diğerine sormuş:
"-Neler oluyor?Bütüün bunların anlamı nedir?
Öteki daha sakinmiş,üstelik bulundukları dünya çoğu zaman ona yetmiyor;sezgileriyle daha geniş bir alemi arzuluyormuş.Cevap vermiş:
"-Bütün bunlar ,bu dünyada daha fazla kalamayacağız anlamına geliyor.Buradaki hayatımızın sonuna yaklaşıyoruz artık."
"-Ama ben gitmek istedmiyorum "diye haykırmış kardeşi."Hep burada kalmak istiyorum "demiş.Öteki:
"-Elimizden gelen bir şey yok ,hem, belki doğumdan sonra bambaşka bir hayat vardır."
"-Bize hayat veren o kordon kesildikten sonra bu nasıl mümkün olabilir ki?diye cavaplamış diğeri"buradan ayrılmak zorunda kalırsak nasıl hayatta kalabiliriz,söylermisin bana?Hem bak bizden önce başkalarıda buraya gelmiş ve sonrada gitmişler.Hiçbiri geri gelmemiş ki bize doğumdan sonra hayat olduğunu söylesin .hayır bu herşeyin sonu olacak."Ve karamsarlıkla eklemiş:
"-Hem belki de anne diye bir şey yok!"
"-Olmak zorunda"die itiraz etmiş kardeşi."Buraya başka türlü nasıl gelmiş olabiliriz ki?
"-Sen hiç anneni gördün mü" diye üstelemiş öteki:"O belki de sadece zihinimizde var.Bir annemiz olduğu düşüncesi bizi rahatlattığı için onu belkide biz uydurduk."
Böylece ,anne rahmindeki son günleri derin muhasebeler ve tartışmalarla geçmiş.
Sonunda doğum anı gelmiş çatmış.İkizler dünylarını terk ettiklerinde gözlerini başka bir dünyaya açmışlar ve sevinçlerinden ağlamaya başlamışlar.
Çünkü grdükleri manzara hayallerinin bile ötesindeymiş...
 

gönül dostu

New member
Katılım
10 Nis 2009
Mesajlar
688
Tepkime puanı
1,074
Puanları
0
Yaş
39
Ben sadece aktardım gerçekten rabbim bunu düşünüp yazandan razı olsun. beğendiğine sevindim :) (Aslında bu kıssa bakış açısına göre çok şeyler anlatıyor öle değilmi sizcede?)
 
Üst Alt