alptraum
New member
- Katılım
- 1 Ocak 2005
- Mesajlar
- 2,908
- Tepkime puanı
- 166
- Puanları
- 0
- Yaş
- 39
- Konum
- Aþk`dan
- Web sitesi
- www.muhakeme.net
Dövme gusle mani midir? Kaş almanın hükmü nasıldır?
?Bizler sonradan da olsa inancının gereğince yaşamak isteyen hanımlarız. Hayatımızı inancımıza uygun şekilde sürdürmek istiyoruz artık.
Ancak bazımızın elinde, bedeninde deri üzerine eskiden yapılmış dövmeler var. Bunların faydasızlığını, hatta gereksizliğini sizleri okumaya başladıktan sonra fark etmiş bulunmaktayız. Ne var ki, deri üzerinden söküp atmanın imkansız olduğu da ortada. Şu anda bizi en çok üzen şey de bu dövmelerin gusle, abdeste engel olduğu söylentileridir. Şayet bu söylenti doğru ise biz nasıl abdest alacak, nasıl gusledeceğiz? Çünkü deri üzerine çizilmiş bu şekilleri yok etmek, söküp atmak mümkün olmaz, diyorlar. Bundan başka bir de bazımız ekranda gördüklerine benzemek için eskiden kaşlarını aldırmışlar. Sokakta yürürken bakanların hemen dikkatini çekiyor bu görüntüleri. Bir hanım ancak beyine karşı böyle süslenmeli, yabancıların dikkatini çekecek görüntüye girmemeli, diyorlar. Kaş aldırmanın kitaplarımızdaki yeri ne ise onu da öğrenmek istiyoruz. Bu konulardaki tespitleriniz nasıldır, kısa da olsa şüpheden kurtaracak bilgi verebilir misiniz?? Efendim, önce deri üzerine işlenmiş dövmeler konusuna bir göz atalım isterseniz... Anlaşılan odur ki, geçmiş devirlerde de varmış böyle cilt üzerine işlenen şekiller. Bunu hadislerden öğreniyoruz. Deri üzerine yapılmış faydasız, hatta sıhhi açıdan da zararlı dövmelerin uygun olmayacağını hadisler haber vermektedir. Peygamber (sas)?imiz böyle cilt üzerine çizimler yapıp, şekiller meydana getirmeyi caiz görmemiş, hatta yapan ve yaptıranın bedduaya müstahak olacağını da hatırlatmıştır. Bununla beraber de yapılmış dövmelerin abdeste, gusle engel olacağını da söylememiştir. Bundan dolayı alimlerimiz, deri üzerine işlenmiş olan tabaka teşkil etmeyen dövmelerin gusle de, abdeste de zarar vermeyeceği yönünde hükümler vermişler, bunların cilde suyun temasına engel olacak şekilde bir tabaka teşkil etmediğine dikkat çekmişlerdir. Böyle olunca dövmelerin gusle de, abdeste de mani olmayacağı anlaşılmaktadır. Çünkü kına gibi suyun deriye temasına engel olmamaktadır. Bu itibarla elinde, herhangi bir yerinde dövme bulunanlar gusüllerini de yaparlar, abdestlerini de alırlar; ibadetlerine engel bir durumları söz konusu olmaz. Şüpheye kapılmaya hiç gerek yoktur. Soruda geçen kaş aldırma, yani inceltme konusuna gelince: Dövme yaptırmanın bedduaya layık bir yanlışlık olduğunu anlatan hadislerin içinde, aynı şekilde normal olan kaşların yapısını değiştirip de iyice incelterek yabancıların dikkatlerini çekmeyi yasaklayan hükümler de vardır. Hatta bakınca normal görünen kaşlarını normalin de dışına çıkarıp da altından, üstünden aldıranlara, böylece yabancıların dikkatlerini üzerine çekmeye çalışanlara beddua bile söz konusudur hadislerde. Bir hanım cazibesini nikahlısına saklamalı, ona takdim ve teşhirde bulunmalı, itimadı sarsan şaibeli bir gösterişten uzak kalmalıdır tavsiyesi söz konusudur.
Ahmet Sahin
?Bizler sonradan da olsa inancının gereğince yaşamak isteyen hanımlarız. Hayatımızı inancımıza uygun şekilde sürdürmek istiyoruz artık.
Ancak bazımızın elinde, bedeninde deri üzerine eskiden yapılmış dövmeler var. Bunların faydasızlığını, hatta gereksizliğini sizleri okumaya başladıktan sonra fark etmiş bulunmaktayız. Ne var ki, deri üzerinden söküp atmanın imkansız olduğu da ortada. Şu anda bizi en çok üzen şey de bu dövmelerin gusle, abdeste engel olduğu söylentileridir. Şayet bu söylenti doğru ise biz nasıl abdest alacak, nasıl gusledeceğiz? Çünkü deri üzerine çizilmiş bu şekilleri yok etmek, söküp atmak mümkün olmaz, diyorlar. Bundan başka bir de bazımız ekranda gördüklerine benzemek için eskiden kaşlarını aldırmışlar. Sokakta yürürken bakanların hemen dikkatini çekiyor bu görüntüleri. Bir hanım ancak beyine karşı böyle süslenmeli, yabancıların dikkatini çekecek görüntüye girmemeli, diyorlar. Kaş aldırmanın kitaplarımızdaki yeri ne ise onu da öğrenmek istiyoruz. Bu konulardaki tespitleriniz nasıldır, kısa da olsa şüpheden kurtaracak bilgi verebilir misiniz?? Efendim, önce deri üzerine işlenmiş dövmeler konusuna bir göz atalım isterseniz... Anlaşılan odur ki, geçmiş devirlerde de varmış böyle cilt üzerine işlenen şekiller. Bunu hadislerden öğreniyoruz. Deri üzerine yapılmış faydasız, hatta sıhhi açıdan da zararlı dövmelerin uygun olmayacağını hadisler haber vermektedir. Peygamber (sas)?imiz böyle cilt üzerine çizimler yapıp, şekiller meydana getirmeyi caiz görmemiş, hatta yapan ve yaptıranın bedduaya müstahak olacağını da hatırlatmıştır. Bununla beraber de yapılmış dövmelerin abdeste, gusle engel olacağını da söylememiştir. Bundan dolayı alimlerimiz, deri üzerine işlenmiş olan tabaka teşkil etmeyen dövmelerin gusle de, abdeste de zarar vermeyeceği yönünde hükümler vermişler, bunların cilde suyun temasına engel olacak şekilde bir tabaka teşkil etmediğine dikkat çekmişlerdir. Böyle olunca dövmelerin gusle de, abdeste de mani olmayacağı anlaşılmaktadır. Çünkü kına gibi suyun deriye temasına engel olmamaktadır. Bu itibarla elinde, herhangi bir yerinde dövme bulunanlar gusüllerini de yaparlar, abdestlerini de alırlar; ibadetlerine engel bir durumları söz konusu olmaz. Şüpheye kapılmaya hiç gerek yoktur. Soruda geçen kaş aldırma, yani inceltme konusuna gelince: Dövme yaptırmanın bedduaya layık bir yanlışlık olduğunu anlatan hadislerin içinde, aynı şekilde normal olan kaşların yapısını değiştirip de iyice incelterek yabancıların dikkatlerini çekmeyi yasaklayan hükümler de vardır. Hatta bakınca normal görünen kaşlarını normalin de dışına çıkarıp da altından, üstünden aldıranlara, böylece yabancıların dikkatlerini üzerine çekmeye çalışanlara beddua bile söz konusudur hadislerde. Bir hanım cazibesini nikahlısına saklamalı, ona takdim ve teşhirde bulunmalı, itimadı sarsan şaibeli bir gösterişten uzak kalmalıdır tavsiyesi söz konusudur.
Ahmet Sahin