Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dini Hadisten Öğrenmek

tevhideçaðrý

New member
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
177
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
52
icon13.gif
dinimizi hadislerden öğrenmeye kalkarsak hata yaparız
eğer sahih hadisleri ayıklamak bazı fanatiklerin iddia ettiği gibi hadis inkarcılığı ise en büyük hadis inkarcıları hadis raviileridir.Yani şunu demek istiyorum İmam buhari İmam müslüm binlerce hadis arasından ayıklayarak %10 un altında hadisleri kitaplaştırmışlardır.
DÜZELTME
7.300 / 600.000 = %1,2 (BUHARİ'NİN KENDİ İFADESİNE GÖRE)

2. konu hadisler Peygamberimiz S.A.S sözleridir 200 sene sonra kitaplaştırılmış 1400 seneden beride tercümelerle sadeleştirilmelerle günümüze uzanmıştır. Sünnet çok farklıdır sünnet sözler değildir.Peygamberimizin yaptığı fiillerdir,eylemlerdir. Hem şahidi çoktur hemde yanlış yorumlanma ihtimali yoktur. Forumda genelde hadisle sünnet karıştırılıyor.Kördöğüşü gibi manasız çekişmeler nefsani yazılar sergileniyor.Ümmeti Muhammed adına utanç verici bir durum sözkonusu


[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]benim istediğim insanların ilahi mesajlara yani
Kurana daha çok yönelmeleridir tüm hakikatler oradadır.sünnete karşı duruş düşmanlık sözkonusu değildir aksine perşembeleri sünnet orucu günlük kuşluk ve teheccüt namazlarını yapmaya çalışan birisiyim insanlar 25 cilt kütübü sitteden dini öğrenme çabasına girerek ilahi mesajları kuranı kenara atıyorlar bu haksızlık diye düşünüyorum
[/FONT]

Benim bir ricam var:
aşağıda yazdığım ayet-hadis çelişkilerine ve hadis-hadis çelişkilerine birisi çıkıp cevap versin ki işin doğrusunu biz de bilmiyorsak öğrenelim ve memnuniyetle kabul edelim inşallah.
Ama şunu anlayın artık:
Hadislere dikkatli yaklaşalım derken, peygamber efendimizi reddetmek diye bir şeyi kastetmiyoruz. Konuyu bu şekilde anlatmayın, böyle algılamayın. Vebale girersiniz.
hadislere neden dikkatli yaklaşalım?
1-Peygamberimize isnat edilen yalanları dinimizden temizlemek
2-Söylemediği sözler yüzünden yanlış tanınmasına ve anlaşılmasına mani olmak

için.......

İŞTE AMAÇ BUDUR.


Ebubekir Peygamberimiz’in vefatından sonra halkı toplamış ve onlara şöyle demiştir: “Sizler Allah’ın elçisinden farklı hadisler naklediyorsunuz. Bu durumda sizden sonrakiler daha büyük anlaşmazlıklara düşecektir. Allah’ın elçisinden hiçbir hadis nakletmeyin. Sizden hadis nakletmenizi isteyenlere deyiniz ki: İşte Allah’ın Kitabı aramızda, onun helalini helal kılın, haramını haram görün.”
Zehebi, Tezkiratul Huffaz 1/3, Buhari 1.cilt

Hz. Ömer diğer şehirlerdeki sahabelere de mektuplar yazarak ellerinde yazılı bulunan hadis mecmualarını yok etmelerini istedi.
İbni Abdil Berr, Camiul Beyanil İlm ve Fazluhu 1/64-65

Hadisler Ömer döneminde çoğalmıştı. Ömer halktan beraberlerinde bulunan hadis sayfalarını getirmelerini istedi. Sonra bunların yakılmasını emrederek şunu söyledi: Kitap Ehli’nin Mişna’sı gibi Müslümanların Mişna’sıdır bunlar.
İbni Sad/Tabakat 5/140
Hz. Ömer çok değerli bir tespitle; Museviler’in dinlerini dejenere edişlerinde Tevrat dışında Mişna adlı kitapları dini kaynak edinişlerini görmüş ve Peygamber’e fatura edilerek dinin kaynağı kılınmak istenen hadislerin bu Mişnalar’ın fonksiyonunu kazanacağını anlamıştır . Buna karşı hem diliyle, hem eliyle mücadele etmiş ve bu mişnaları yakmıştır. Hz. Ömer’in yaktırdığı Mişnalar’daki doğru hadis oranı tahminimizce bugünkü en doğru kabul edilen Buhari’den de, Müslim’den de çok daha yüksektir. çünkü Peygamber’i görenler o dönemde hayattadır, ayrıca ileride olacak siyasi ayrılıklar ve kargaşalar henüz olmamıştır.

Geleneksel İslam’ı savunanlara soralım: Sizce Hz. Ömer Peygamber’i sevmiyor muydu? Peygamber’e sizin kadar (!) saygı duymuyor muydu?

Hz. Osman çok hadis nakletmelerinden dolayı Ebu Hureyre’yi Devş dağlarına göndermekle, Kab’ı Kırede dağlarına sürgün etmekle tehdit etmiştir.
Tahzırul Havas 10b.

4 Halife’nin dışında Peygamberimiz’i gören birçok değerli sahabe, gerek 4 Halife döneminde, gerekse 4 Halifeden sonra arkadaşlarının hadislere karşı takındıkları tavrı benimsemişlerdir. Bu konuda İbni Abbas ve Abdullah bin Mesud adlı meşhur sahabeleri görelim:

Şeddad, İbni Abbas’a “Hz. Peygamber bir şey bıraktı mı?” diye sordu. O da “Sadece Kuran’ın iki kapağı arasında olanları bıraktı.” cevabını verdi.
Buhari K. Fezailul Kuran 16; Müslim K. Fezailus Sahabe 30,31 Ebu Davud K. Fiten 1, Tırmizi K. Fiten 43

ibni Abbas hadis yazmayı yasaklar ve şöyle derdi: “Sizden önceki ümmetlerin sapmaları bu şekilde kitaplar vücuda getirmek yüzünden olmuştur.” İbn Abdül Berr, Camiul Beyanil ilm 1/63-68

Abdullah bin Mesud elinde bir hadis sayfasıyla geldi. Sonra su isteyerek yazıları sildi, sayfanın yakılmasını emretti ve şunu söyledi: “Allah kime bir hadis sayfasının yerini bildirirse ve o da beni bundan haberdar ederse Allah’a yemin ederim ki, Hindistan’da dahi olsa o hadisi arar bulur ve yok ederdim.
Ebu Reyye, Muhammedi Sünnetinin Aydınlatılması s. 27

Hz. Ali minberden şu hutbeyi veriyordu: “Yanında hadis sayfaları bulunanlar gidip onları yoketsinler. Zira halkı helak eden olay, alimlerin naklettikleri hadislere uyarak Kuran’ı terk etmeleridir.”
İbn Abdülberr, Camiul Beyanil İlm
 

tevhideçaðrý

New member
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
177
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
52
Birgün Hz. Ali’ye gelirler ve “Halk hadislere dalmış.” derler. Hz. Ali sorar: “Gerçekten öyle mi?” “Evet” derler. Peygamber’den işittim ki gelecekte vuku bulabilecek bir fitneden söz ediyordu. “O fitneden kurtuluş nedir, nasıldır?” diye sordum. Resullullah dedi ki:
“Kurtuluş Kuran’dadır. çünkü sizden öncekilerin haberleri de, sizden sonrakilerin haberleri de, aranızdakilerin hükmü de ondadır. O gerçek ile yalanı birbirinden ayıran kesin bir hükümdür, şaka ve boş söz değildir. O’nu terkeden her zorbanın Allah boynunu kırar. Hidayeti, doğru yolu O’ndan başkasında arayanı Allah sapkınlığa düşürür .
O, Allah’ın en sağlam urganıdır. O, hikmetle dolu Kuran’dır. O en doğru yoldur. O, boş arzuların haktan saptıramayacağı, dillerin, karıştırıp belirsiz edemeyeceği, ilim adamlarının doyamayacağı, çok tekrarlanılmasından bıkılmayan, ilginç özellikleri bitip tükenmeyen bir kitaptır.”
Sünen-i Tırmizi/Darimi
Peygamberimizin Kuran'da geçen bir bahsi açıklaması gayet doğaldır. Namaz en güzel örnektir. İtiraz edilen husus : peygamberimize isnat edilen ve Kuran'la çelişen veya Kuran'da yer almayan hükümlerle Dinimizin bozulmaya çalışılmasıdır.
"Dinde zorlama yoktur.”
2Bakara Suresi 256
"Dinini değiştireni öldürün.”
Nesei 78/14,Buhari 12/1883
Bakın bu örnekte Kuranla, (uydurma)hadis çelişmektedir. Şimdi ne yapmayı düşünüyorsunuz? Dinde zorlama yoktur demeyi mi yoksa dinini değiştireni öldürmeyi mi? Birisini seçmek zorundasınız.
Hadis:“Kan aldırmak yapanın da yaptıranın da orucunu bozar.”
Tirmizi Oruç 60/Ebu Davud Oruç 28/Buhari Oruç 32
Hadis:“Peygamber’imiz oruçlu iken kan aldırmış-lardır.”
Ebu Davud Oruç 29-30/Tirmizi Oruç 59/Buhari Tıp 11
Buna ne diyeceksiniz. Hangi hadise göre amel edeceksiniz?
Hadis:“Gerek küçük, gerek büyük tuvaletinizi yaparken kıbleye dönmeyin.”
Hanbel 3/12
Hadis:“Peygamber’imiz bir takım insanların küçük ve büyük tuvaletleri için kıbleye dönmeyi hoş karşılamadıklarından, bu bidatı (hurafeyi) kaldırmak için tuvaletini kıbleye doğru yaptırdı.”
Buhari 4/11
Sizce bu hadislerden hangisi doğrudur? Her ikisi de doğru olamaz. Biri doğruysa diğeri uydurma demektir. Her ikiside sahihtir. [/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif]
 

tevhideçaðrý

New member
Katılım
15 Eki 2007
Mesajlar
177
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
52
4 HALİFENİN HADİSLERE KARŞI TAVRI
Kuran’ın dışında başka kaynakları da dinin kaynağı ilan edenlere, Kuran’ı tek başına yetersiz görenlere, Kuran’la beraber uydurmalarla dolu hadis kitaplarından da dini anlamaya çalışanların kabulüne göre İslam’ın en mutlu dönemi önce Peygamberimiz’in zamanı, sonra ise 4 Halife dönemidir. Fakat ne yazık ki bu halifelerin üstünlüğünü kabul edenlerin uygulamaları 4 Halife ile de çelişmiştir. Daha evvel 4. Bölüm’de Peygamberimiz’in hadisleri yazdırmadığını gördük. 4 Halife de, bırakın hadis yazdırmayı, kişilerin hadis nakletmelerini engellemeye çalışmışlar ve Kuran dışında başka kaynak oluşmamasının mücadelesini vermişlerdir. üstelik bu mücadeleyi Peygamber’in vefatından sonraki ilk yıllarda vermişlerdir. Yani uydurmaların çok daha az olduğu bir dönemde. Oysa isteselerdi Peygamber’in en azından birkaç yüz veya birkaç bin hadisini toplayıp bir kitap yapabilirlerdi. Hem de Peygamber’i gören ve çok yakın olan 4 Halife eminiz ki çok az yanlışla böyle bir hadis kitabını oluşturabilirlerdi.
Bu bölümde izah etmek istediğimiz ; doğru olsa bile Kuran dışında başka dini kaynak oluşturmamanın en güzel örneğinin, Peygamber’den sonra 4 Halife döneminde görüldüğüdür. Onlar doğru olan hadisleri bile toplamadılar, insanların Kuran dışına taşmasını önlemeye çalıştılar. Oysa ünlü hadisçi Darekutni’nin ifadesine göre: “Yalan hadisler arasında sağlam hadis, siyah öküzün derisindeki tek tük beyaz kıl kadardır.” Gün gelmiş yalan hadislerin çokluğu doğru olan hadisleri geçmiş ve siyasi, maddi, manevi menfaatlerin baş gösterdiği devirde, bugünün en ünlü hadis kitapları yazılmıştır. Oysa 4 Halife kendi gözetimleri de mümkünken bırakın tek hadis yazmayı, kimseye tek hadis bile yazdırmamış, hadis naklini de kötü görmüşlerdir. üstelik doğruların yalanlardan fazla olduğu, kendilerinin ise hakem olabileceği bir ortamda. Şimdi birileri kalkıyor 4 Halife aşağı, 4 Halife yukarı onları öve öve bitiremiyor; ama Kuran’ı dinin tek kaynağı kılmak için onların bu tavırlarını uygulamaya gelince, sanki böyle bir olay olmamış, sanki kendi kaynakları bile bu gerçekleri kabul etmiyormuş gibi, tarihin bu olaylarını görmezden geliyorlar. [/FONT]
hidayet34 Adlı Kişinin İmzası73/MUZEMMİL-8: Vezkurisme rabbike ve tebettel ileyhi tebtîlâ(tebtîlen).
Rabbinin (Allah'ın) ismiyle zikret ve herşeyden kesilerek O'na (Allah'a) dön (ulaş, vasıl ol).
 

berguzar

New member
Katılım
31 Ara 2007
Mesajlar
112
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
59
Merhaba tevhideçağrı:

Çok güzel bir konuya değinmişsin, teşekkürler. Ancak bir sorum olacak. Bir sürü insan kuran okumadan ilmihal bilgisi ile ibadetlerini vs yapıyor. Ve kuranla çelişen hadisi gösterdiğin zaman hadis düşmanı, sünnet düşmanı, hatta peygamber redcisi ilan ediyor seni. Ya da kurana aykırı yapılan, hadislerle yapılan bir sürü ibadet var. Nasıl bir yol izlenmeliki, insanlar atalar dininden kurtulup, gerçek kurtuluş yolu olan kurana yönelsinler?

Hepiniz Allaha emanet olasınız...
 

Muhabbetci

New member
Katılım
16 Ocak 2008
Mesajlar
44
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
49
Konum
Almanya/ Krefeld
Web sitesi
www.1webspace.biz
Eline yüregine saglik kardes, gercekdende cok kafa karisdiran bir durum..

Dabiki Kuran ile uyusan hadisleri hemen kabul ederim, zira benim Peygamberim asla kuran disi birsey diyemez,dememisdirde...

Simdi biliniyorki(bunu zaten Buhari kendide diyor) uydurma hadis olmusdur, ve hep olacakdir ama uydurma hadisleri artik bir elemenin zamani gelmedimi yahu???

Onca Ilahiyatcimiz var, onca Islam alimleri var ..Bir araya toplansalar ve güzelce kurana ne uygun , ne uygun degil diye arasdirsalar, bizlerde artik kurtulsak su uydurma hadislerin pesine düsmekden...

Birde alismislar, Siiler uydurdu, dinsizler uydurdu yok efendim aleviler uydurdu....Yaw niye kabul etmiyoruz? Her toplumdan uyduran cikmisdir, olmusdurda...

Halife osmanin Ebu hureyreyi mesela , hadis yazmasindan dolayi sürgün etmekle tehdit etmisdir...Bu bir Tarihi gercekdir..

Yine Hz Muhammed Mustafa (sav) "Benden Hadis yazmayin!" diye bir cok hadisleri mevcutdur...

ALLAH tüm Müslümanlarin yardimcisi olsun ...

vesselam
 

sinang

New member
Katılım
10 Eyl 2006
Mesajlar
1,628
Tepkime puanı
276
Puanları
0
Konum
bezm-i ezelden
Hadislerin delil olmayacağını iddaaetmek makuliyet dşı,gerçeğe ve ilme zıttır.Hatta bunlarda uzmanlaşmadan ve fıtrı olarak kabiliyet sahanada yönlenmeden eleştirmek dahi kendini büyük görmektir,hürmetsizliktir.
 

sinang

New member
Katılım
10 Eyl 2006
Mesajlar
1,628
Tepkime puanı
276
Puanları
0
Konum
bezm-i ezelden
Tabiki halis niyetle hakikatı arayan bulur,İnsan kurana inanırda hadise güvenemez,hem hadislere uydurma sözler bulaşmış der,ama küçük bir çamuru balçık gölü gibi evham ile düşünür.Halbuki paçanı silkelesen,tetkik etsen ,çamur,gider,korkma boğulurum diye....
 

Muhabbetci

New member
Katılım
16 Ocak 2008
Mesajlar
44
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
49
Konum
Almanya/ Krefeld
Web sitesi
www.1webspace.biz
Tabiki halis niyetle hakikatı arayan bulur,İnsan kurana inanırda hadise güvenemez,hem hadislere uydurma sözler bulaşmış der,ama küçük bir çamuru balçık gölü gibi evham ile düşünür.Halbuki paçanı silkelesen,tetkik etsen ,çamur,gider,korkma boğulurum diye....

Hakikati kendi iradesi ile arayan asla bulamaz...Bu bir ilahi lutufdur...

Bakara Suresi 269 O, hikmeti dilediğine verir. Ve kendisine hikmet verilmiş olana çok büyük bir hayır verilmiş demektir. Gönlünü ve aklını çalıştıranlardan başkası düşünüp anlayamaz.

Bunun yani süre illaki dogrudur ALLAHDAN dogru yolu dilemek, ve bunun icin dua etmek...Ama kendi irademiz ile asla ne dogruyu nede hakikati bulabiliriz...

Hadisler olayina gelince, hadislerin uydurma olmasi konusunda , seni beni birak, Diyanet bile buna el atmisdir...

bu konuyla ilgili haber

--- Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlunun Hazreti Muhammede atfedilen ancak doğruluğu belli olmadığı için temizleneceğini söylediği, özellikle de kadına yönelik şiddeti meşru gösteren hadislerin bir bölümü belli oldu.

İsrailoğulları olmasaydı et kokmazdı; Havva olmasaydı kadınlar erkeklere ihanet etmezdi.

Kadınlar kaburga kemiğinden yaratılmıştır, onları düzeltmeye uğraşmayın. Onlardan eğrilikleriyle yararlanın.

Eğer kadın, eşi istekli olduğu halde ona cevap vermezse, cehennemdeki yerini hazırlasın.

Kocanın vücudu irin ile kaplı dahi olsa ve karısı onu yala***** temizlese yine de kocasının hakkını ödemiş olmaz.

Ey kadınlar! Eğer kocalarınızın size olan haklarını bilseydiniz, ayaklarının tozunu yüzlerinizle silerdiniz.

Kadınların dinleri ve akılları eksikdir.

Kadınlar arasında iyi kadın, yüz tane karga arasında alaca bir karga gibidir.

Cehennem halkının çoğunun kadınlardan olduğunu gördüm.

Bir kadın, kocası kendisinden razı olduğu halde ölürse cennete girer.

Kadınların hayırlısı, erkeklerin yaramazlıklarına, kötü huylarına sabredendir, bu sabır onların cennete girmesine sebeptir.

Uğursuzluk üç şeyde vardır: Kadında, evde ve atta.

Dövme yapan ve yaptırana, yüzdeki tüyleri aldıran ve estetik için dişlerini seyrelttiren kadınlara Allah lanet etsin.

En büyük tepki Hz. Ayşedendi

Prof. Dr. Beyza Bilgin (Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi eski Dekanı): Kadına yönelik şiddetin meşrulaştırılmasında gelenek, eğitim, kültürün yanısıra din de ister istemez rol alıyor. Özellikle Hz. Muhammede atfedilen uydurma hadisler, kadına yönelik şiddetin ve ayrımcılığın sürdürülmesinde gerekçe olarak gösteriliyor. Bu noktada, Diyanet’in bir referans kitap hazırlığı içinde olması, uydurma hadislerden kurtulunması adına çok önemli. Hz. Muhammed’e atfedilen sözlere yönelik en büyük itiraz Hz. Ayşeden gelmiş. Ebu Hureyye, peygamberin, Namaz kılarken önünüzden eşek, kara köpek ve kadın geçerse namazınız bozulur diye konuştuğunu rivayet eder. Hz.Ayşe, bu rivayete büyük tepki gösteriyor ve Hureyyeyi ayıplıyor, peygamberin böyle bir sözünün olmadığını savunuyor. Ancak bu ve buna benzer yüzlerce söz, peygamberin hadisi olarak kabul ediliyor.

Şiddeti savunan peygamber olamaz

Dr. Hidayet Tuksal: Hadislere baktığınız zaman iki tür peygamberle karşılaşıyoruz. Bir tarafta kadınlara karşı son derece nazik ve kibar; diğer tarafta ise şiddet dolu, ayrımcı, aşağılayan bir peygamber. Ben, kadınlara yönelik şiddeti savunan ve onları aşağılayan bir peygamberin olamayacağına inanıyorum. Bu nedenle malum hadislere itibar edilmemesini savunuyorum. Bu hadislerin de uydurma, yanlış olduğu bilimsel metotlarla ispatlandı. Bu noktada Diyanet’in çalışması çok yaralı olacaktır.---- Alinti


Görüldügü gibi Hadislerde uydurma malesef var oldugu bilinmekdedir..Ve bunu diyenler yeni degildir..Hz Muhammed Mustafanin (sav) vefatindan sonra ilk diyenlerden biri Imami Ali (k.v) olmusdur...Bunlari kolayca tarihi kaynaklarda arasdirip bulabilirsiniz...

Tüm hadisler yalandir demiyorum, Hadisler gereksizdirde demiyorum ama dikkat etmemiz gerekir diyorum..

vesselam :)

 

berguzar

New member
Katılım
31 Ara 2007
Mesajlar
112
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
59
Bu gibi buna benzer konuları daima gündeme getirenler acaba Peygambersiz bir hayat sevdasındalarmı öyle bir sevda güdenler bilsinlerki helak oldular olacaklar da

Merhaba fetih:

Kimse peygambersiz bir hayat sevdasında değil ancak söylediğinden şu anlaşılıyor. Bunlara itiraz edenler peygambere itiraz ediyor, bu bizler gibi düşünenler adına atılmış bir iftiradır diyorum. Şimdi günümüze gelelim, peygamberin yaşadığı bir çağda mı yaşıyoruz, hayır, demekki peygambersiz bir çağda dünyaya geldik. Ne zamanki peygamberin yolundan gitmek = kuranın yolundan gitmektir dediğimiz güne geliriz, o zaman peygamber layık olduğu yere tam oturtulur.

Hepiniz Allaha emanet olasınız...
 

Ebrar_2007

New member
Katılım
22 Haz 2007
Mesajlar
26
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
39
Selam Bu Konu Genelde Bir çok Forumda Ve Sitelerde Gündemdeki Sicak Yerini Koruyor Ve Kiyamete Kadarda Koruyacak...böyle Olduğu Içinde Iki Gurup Veya üç Gurup Insan Olsada Temelde Hak Ve Batil Mücadelesi Var. Birici Gurupta Olanlar Kuranin Hadis Ve Dinin Mezhepler Yolu Ile Anlaşilacağina Inanmalari Diğer Ikinci Bi Gurup Ise Kuranin Tek Başina Yeterli Olduğunu Savunanlar.bu Her Iki Gurubunda Kendine Has Delilleri Elbetteki Kaynaklari Ve Gerek Ayetlerden Olsun Gerekse Hadislerden...bu Konuya En Güzel Cevabi Birinci Dereceden Kurandan Aramak Lazim çünkü Orda Her şey Açiklanmiştir Demişse Rabbimiz Enam Suresi 38 De Başka Bir Yerde Cevap Aramak Beyhude Olur.
Dinin Tek Sahibi Allah Cc Olduğuna Göre Dinide Onun Rasüllerine Vahyettiği Ayetlerle öğrenmeliyiz.kuranin Allah Cc Tarafindan Indirildiğinde Asla şüphemiz Yoksa Ve Hiç çelişki Olmayacaksa Nisa 82 Ayetini Temel Esas Alacağiz.
Bu Iki Gurubun Tartişmasinda Birileri Iki şeyden Birini Inkar Ediyor.kuran Diyenler Hadisçilere Göre Rasülü Inkar Ederken Hadis Diyenlerde Kurancilara Göre Kurani Inkar Ediyorlar Tabiki Bu Inkarlar Tamamen Yok Saymak Manasini Asla Içermiyor.öyle Ise Bu Konuda çok Ciddi Analizler Yapmaliyiz Gerçi Ben 5 Senedir Nette Bu Konularla Bir Hayli Tartişmalara şahid Oldum. Koyu Bi Hadis ,sünnet Savunucusu Iken Geldiğim Noktada Kuranin Tek Başina Yeterli Bi Kitap Olduğu Kanaatine Vardim şu Anda Geldiğim Noktada Ise Kurana Gören Nasil Iman Edip Nasil Ibadetlerimi Yapacağim Konusunda Araştmadayim. Allah Cc Kismet Ederse Gerek Iman Gerekse Ibadetler Konusunda Kitaplar Hazirlamayi Düşünüyorum...bu Konuda Niyet Ve Düşünceleri Olan Arkadaşlarla Istişereye Her Zamanda Açiğim..rabbimiz Kendine Içtenlikle Yönelenlere Hidayet Etsin...unuttuklarimizdan Ve Yanildiklarimizdan Bizi Hesaba çekmesin ..amin Selam Ve Hürmetlerimle
 

Mücahid

New member
Katılım
17 Mar 2007
Mesajlar
2,553
Tepkime puanı
223
Puanları
0
Yaş
57
Konum
Tr
MUHABBETÇİ den alıntı
Hakikati kendi iradesi ile arayan asla bulamaz...Bu bir ilahi lutufdur..
Bunun yani süre illaki dogrudur ALLAHDAN dogru yolu dilemek, ve bunun icin dua etmek...Ama kendi irademiz ile asla ne dogruyu nede hakikati bulabiliriz...

Muhabbetçi kardeşim bu tez bana çok enteresan geldi.Madenm öyle idi neden sürekli ALLAH teala kullarına akletmezmisiniz,Düşünmezmisiniz mealinde sorular ile onları akletmeye düşünmeye ve batıla karşı irade koymaya sevk etmiştir.Madem Rabbimiz bize cüz'i bir irade lutfetti bu mutlak iradenin cüzüdür,Batıla duruş sergilemede yetersiz bir iradeye sahip insanı imtihan etmek ve lutfettiği irade ve aklın neticesinde işlenen hayrın ve şerrin hesabını sormak ALLAH c.c nin Adl sıfatı ile çelişmezmi.Tavsiyem bu tezinden ne sonuçlar çıkarılabileceğini tefekkür etmendir.Selametle
 

rusen_alp

New member
Katılım
11 Mar 2007
Mesajlar
1,475
Tepkime puanı
86
Puanları
0
Yaş
42
Konum
ruhlar aleminden
Allah ( c.c.) insanları iman etmesi veya küfür etme noktasında zorlamamıştır.Burada cebir yoktur. Fakat küfürden razı değildir. Akılla Allah idrak edilebilir. Bunun için çok beyyine vardır.
 

Muhabbetci

New member
Katılım
16 Ocak 2008
Mesajlar
44
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
49
Konum
Almanya/ Krefeld
Web sitesi
www.1webspace.biz
MUHABBETÇİ den alıntı
Hakikati kendi iradesi ile arayan asla bulamaz...Bu bir ilahi lutufdur..
Bunun yani süre illaki dogrudur ALLAHDAN dogru yolu dilemek, ve bunun icin dua etmek...Ama kendi irademiz ile asla ne dogruyu nede hakikati bulabiliriz...

Muhabbetçi kardeşim bu tez bana çok enteresan geldi.Madenm öyle idi neden sürekli ALLAH teala kullarına akletmezmisiniz,Düşünmezmisiniz mealinde sorular ile onları akletmeye düşünmeye ve batıla karşı irade koymaya sevk etmiştir.Madem Rabbimiz bize cüz'i bir irade lutfetti bu mutlak iradenin cüzüdür,Batıla duruş sergilemede yetersiz bir iradeye sahip insanı imtihan etmek ve lutfettiği irade ve aklın neticesinde işlenen hayrın ve şerrin hesabını sormak ALLAH c.c nin Adl sıfatı ile çelişmezmi.Tavsiyem bu tezinden ne sonuçlar çıkarılabileceğini tefekkür etmendir.Selametle

Insan kendi iradesi ile hic birseyi elde edemez bunu kurani Kerim apacik dile getiriyor...Insan dabiki calisir cabalar ama ALLAH izin vermedikden sonra bu calisma nasil olurda bir hayira vesile olabilir? Eger ALLAH yolunu acmadi ise , kul kendi kendinemi Hakikati bulacak?

Hem herseyi ALLAH yaratti, herseyin rizkini veren o diyelim,hemde kendim calisdim hakkim bumu diyelim? Asla olamaz...

ALLAH insana dis görünüsde serbest irade vermissede, sonucda bu iradenin altinda her saniyede kendisi binlerce yol acmakdadir...Sen ben yapdim desende asil o onu önceden yapmis , sende sadece ya saga ya sola yada düz gidebiliyorsun...Her Insana Müslüman olabilme sansi tanimisdir ama Kelimeyi tevhid ile hemen hakiki Müslüman olunmaz...

Nedir tevhid kelimesi? LA ILAHE ILLALLAH
La ilahe ne demekdir? Bütün putlari kirdim, tüm ilahlari yok ettim...Gönlümde hic birsey birakmadim, ne para sevgisi, ne kadin sevgisi, ne dünya sevgisi..

Sonunda sadece ILLA ALLAH kalir, yani Sadece sen....Gercek tevhid budur...Bunu ama insan kendi iradesi ile bulamaz, bunu anca ALLAH lutfu ile bulabilir...

Yani dabiki sende haklisin, bende hakliyim...Bu konu aslen kader konusuna baglidir...Onu acmak gerekir bir baska konu olarak....

vesselam
 
Üst Alt