Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Dinde şahsî görüş olmaz

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
Dinde şahsî görüş olmaz

Dinde şahsi görüşlerin yeri yoktur. Dinde nakil esastır. Akla göre din olmaz. İslâmiyet, nakle dayanan, selim akıl dinidir. Selim akıl, yanılmayan akıldır. Birinin aklına uygun gelmeyen bir şey, selim akıl sahibi için uygun gelebilir. Akla göre din olsa, insan sayısı kadar din olur. İslâmiyette aklın ermediği şey çoktur. Fakat, selim akla uymayan bir şey yoktur.

Bazıları, (İslam artık toplumun gereklerine göre değişmelidir. Mesela (Teknoloji ilerledi, Avrupa uygarlığı benimsenmelidir, kadınlar daha özgür olmalıdır) diyorlar. İmâm-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki: (Yapacakları değişiklikle, dîni düzelteceğini sanıp dînin noksanlığını tamamladığını söyleyenler çıkıyor. Hâlbuki din noksan değildir. Kur’ân-ı kerimde, (Bugün sizin için dîninizi ikmâl eyledim, üzerinize olan ni’metimi tamamladım, size din olarak İslâmiyeti vermekle râzı oldum) buyuruldu. Dîni noksan sanıp, tamamlamaya [reform yapmaya] çalışmak, bu âyeti inkâr olur.) [m. 260]

Dini insanlar çıkarmadı ki insanlar değiştirsin. Kadının nasıl giyineceğini insanlar tespit edemez ki. Allah’a inanan kimse, O ne demişse ona inanması gerekir, uyarsa daha büyük nimettir. (Ben hepsini uygulayamıyorsam da hepsine inandım) demelidir. Yoksa, günaha alışıp da bu günah mubah olmalıydı veya (bu asırda bu da günah olur mu) demek Allah’a inanmamak olur.

Böyle söyleyenler Allah’a inanmıyorlar, inansalar böyle demezler. Allah her şeyi bilmez mi bugünkü toplumu bilmiyor muydu? İslam’da reform demek ben Allah’a inanmıyorum demektir, yahut Allah’ı basit bir varlık gibi görüp bu işi iyi yapmamış demektir.

Hâşâ Allah yirminci, otuzuncu asırlarda toplumların duyacakları ihtiyaçları bilememiş mi?Toplumun ihtiyacı var diye dini değiştirmek dini yıkmak olur. Birinin çıkıp açıktan açığa, (ben İslam dinini yıkacağım) dediğini gördünüz mü hiç. Elbette demez. Niye desin ki, o zaman onu herkes tanıyacak, gerçek suratını herkes görecektir. Ama dinî kuralları bozarak bu çirkin emeline ulaşmaya çalışır.

Peygamber efendimiz, (Âlimler benim vârisimdir) buyuruyor. Mezhepsizler ise, düşünce özgürlüğü diyerek Ehl-i sünnet âlimlerine saldırıp, (Âlimlere göre değil, hakka göre ölç!) diyorlar. Hakkı biz biliyoruz da, âlimler bilmiyor mu? Hakkı, âlimler bilemezse biz nasıl bileceğiz? (Elimizde temel ölçü olarak Kur’an olduğuna göre hakkı bâtıldan ayırırız) diyorlar. Peki, âlimlerin ellerinde Kur’an-ı kerim yok muydu? Onlar yanılabiliyor da mezhepsizler niye yanılmıyor? Bütün maksatları âlimler köprüsünü yıkmaktır. Bunlar, fikir anarşisi çıkartmak, hak ile batılı karıştırmak ve hak yol üzerindeki köprüleri yıkmak istiyorlar. Ehli sünnet âlimlerinin kurduğu köprüleri yıkıp, bid’at denizinde insanları boğmak istiyorlar. Fakat, âlimlerimizin kurduğu bu köprüler, bid’at ehlinin üfürmesiyle yıkılacak kadar zayıf değildir. Ama, kime ve neye hizmet ettikleri malum olmayan bu mezhepsizlere inanan zavallılara yazık oluyor. Bunu bildiği halde susanlar da vebal altındadır. Çünkü bir hadisi şerifte buyuruluyor ki:
(Bid’atler yayılıp, bu ümmetin sonra gelenleri, öncekilere lânet edince, ilim sahipleri bunu herkese bildirsin! Bildirmeyip ilmini gizleyen, Kur’an-ı kerimi gizlemiş sayılır.) [İ. Asakir]

Her Müslüman gücü nispetinde Ehl-i sünnet âlimlerinin eserlerini yaymaya çalışarak bu vebalden kurtulmaya çalışmalıdır. Bozuk kitapların dağılmasına sebep olmak ayrıca vebaldir.

Yanlış vasıtaya binen istediği yere değil, vasıtanın gittiği yere gider. Mesela Paris’e giden uçağa binen, Kâbe’ye varamaz. Ehli sünnet yolu kurtuluş ve saadetin tek vasıtasıdır.
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
İlimsiz Kişilerden Fetva Alınması

Abdullah b. Mübarek, Ebu Ümeyye el-Cumehî’den rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Üç şey kıyametin alametlerindendir: İlimsiz kişilerden fetva alınması…”[1] Abdullah b. Mübarek’e ilimsiz kişilerin kim olduğunu soruldu: Şöyle dedi: “Onlar kendi kafalarına göre fetva verenlerdir.” Başka bir yerde: “Onlar bid’at ehli olanlardır” demiştir.

İbn Mesud (ra) şöyle demiştir: “İnsanlar, Rasulullah (sav)’in sahabesinden ve büyük zatlardan ilim aldıkları sürece çok iyi idiler. Küçüklerden ilim almaya başlayınca görüşleri farklılaştı ve ayrılığa düştüler.”[2]

[1] “Zühd” (s: 20-21. Hadis no: 61). Albâni hadis için: “Sahih” demiştir. Bak: “Camiu’s-Sağir’in Sahihleri” (2/243 Hadis no: 2203). İbn Hacer bu hadisi destekleyen rivayetleri vermiştir. Bak: “Fethu’l-Bârî” (1/143)

[2] “Zühd” (s: 281 Hadis no: 815). Tuvecrî “İthafu’l-Camâa”da (1/424) şöyle diyor: “”Taberâni “Kebir” ve “Evsat” ta, Abdurrezzak “Musannef”te bu hadisin benzerini rivayet etmiştir. İsnadı Müslim’in şartına göre sahihtir.” Bak: “Musannef” (11/347 Hadis no: 20446)
 

ibrahim571632

New member
Katılım
3 Tem 2007
Mesajlar
705
Tepkime puanı
756
Puanları
0
Konum
Mersin
Bence yazdığınız şeyler hakikatler manzumesinden birer demettir kardeşim.Allah sizden Razı Olsun. Ancak yazının başlığına --Dine muhalif şahsi görüş olmaz-- deseniz daha uygun olurdu kanaatindeyim. Zira şunu unutmamak gerekir ki kişisel görüşler, bakış açılarının, onlarda AKLI kullanmanın birer neticesidir. (Kur'anda sıkı sıkı tenbih edildiğimiz Aklı kullanmanın..)

Hal böyleyken şahsi görüş deyip geçmemek lazım.İbrahim'in (A.S.)yüzünü Güneşten, Aydan ve Yıldızlardan Allah'a döndüren bakış açısıda bir şahsi görüşün ve o bakışta görülen Aklın eseriydi. Nemruda «Benim Rabbim güneşi doğudan getirmektedir. Haydi sen de onu batıdan getir!» dedirten ferasette O'nun muazzam şahsi görüşü idi.

Şayet Aklın beslendiği kaynak Kur'an ve Hadis olursa ortaya İmam Rabbaniler,İmam Gazaliler,Abdulkadir-i Geylaniler, Mezhep imamları ve nice Ehli Sünnet Alimleri çıkar (Allah cümlesinden Razı ve Hoşnut olsun) yok şayet akıl, az beslenmiş yada zehirlenmiş ise sizinde yazınızda değindiğiniz bid'atler ümmedin başına bela olur.

Şu halde bid'atlerin ve iftiraların ve dini dinamitleyen her fitnenin zehrini, panzehire çeviren müceddit ve müctehitler, o tenkit ettiğiniz şahsi görüşleri ve bakış açılarını, Allahın Kelamı ve Rasulullahın Sünneti ile edindikleri ferasetle sarıp sarmalayıp zalimlerin tepelerine balyoz gibi indirip Allahın dinini ayakta tutmayı şiar edinmişler.

Bir fikir yahut iddianın ne kadarı hakkı anlatmaya ayna olmuştur ne kadarı batıla hizmet etmiştir o ancak söylenenin yahut yazılanın mihenge vurulmasıyla anlaşılır o miheng Allahın (C.C.) Kitabı ve Rasulullah'ın (S.a.s.) ta kendisi olabilir.

Mihengi Allahın Kitabı ve Rasulullahın Sünneti olan her şahsi görüş ,bakış açısı yahut akıl ürünü haktır, hakikattir, değerlidir. Has ALTINdır.Aksi ise sizinde yazınızın özünde vurguladığınız gibi olsa olsa elmas zannedilen bir değersiz kömür parçası olabilir.

Allah'a (A.C.) Emanet Olun.
 
Son düzenleme:

bekir

sadece bir kul
Yönetici
Katılım
10 Eyl 2007
Mesajlar
8,132
Tepkime puanı
5,971
Puanları
113
Konum
Daðlardan, yaylalardan
"Dinde şahsi görüş olmaz" denirken, kişinin mantığına aykırı gelebilecek konuların, o kişi mantığı ile değerlendirilemeyeceği vurgulanmaya çalışılmıştır. Muhakkak ki insan dini mevzuları ve ilahi hakikatleri anlayabilmek için akledecektir. Bununla alakalı bir küçük kıssa, Hz. Ali (ra) dan...
Diyor ki: " Her şeyi akıl ile bulmaya çalışsaydık; bana sorsaydınız mesh nasıl yapılacak, ben ayağın üstünü değil, altını mesh ederdim... "
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
Görüşler , nefsin fikirleri doğrutlusunda şekillenir,
bu nedenle , insanların doğruları hep çakışır.
Onun için denir ya doğrular göreceli , ama gerçek birdir.
Madem ki doğrular kişilere göre değişen kuramlardır,
O vakit insanın doğruları ile dini anlaması mümkün değildir,
Yalnız kişi nefsini terbiye edip , Allah-u teala'nın tasarrufu altına girmişse işler değişir,
zira bu durumda kul Allah'ın nuru ile bakar. Şayet akıl kafi sayılsaydı resullere ihtiyaç olmazdı.
 

statik

New member
Katılım
16 Ağu 2009
Mesajlar
5
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
37
Teşekkürler ço güzel ve çok çok önemli bir konu. Günümüzde herkesin öğnermesi gereken şeyler.. Allah razı olsun
 
Üst Alt