Dörtyüz kırk dört yiğidin gayretine baş olup,
Aşireti devlete çevirdi OSMAN dede.
Kur'an Âşıklarına bey olup, sırdaş olup,
Yazdırdı; Rumeli'nde destanı ORHAN dede.
Yüce bir mefkareyi baş üstünde tutarak,
Bayrak bayrak taşıdı serhatlere şan dede!
Küfür karanlığını Kur'an'la dağıtarak,
Eyledi melekleri kendine hayran, dede.
Hüdavendigar diye namın ÂfÂkı sarmış;
Kosova meydanında gönüller hicran; dede.
Bir YILDIRIM çakınca gökler yine ağarmış,
Titremiş; Niğbolu'da yeniden cihan, dede!
Devr-i fetret kor olup yakarken yürekleri,
O gün çıkmış ortaya ÇELEBİ SULTAN dede.
Yerle bir oldu küfrün çürümüş direkleri;
Murad'ın adaleti kalpleri yakan, dede!
Nerde FATİH'im nerde,
Nerde, çökmez sanılan surları yıkan dede?
Destan destan söylenir namın halâ dillerde;
Seni hasretle anar Nesl-i Fâtihân, dede!
Tefrîka endişesi yüreğinde kor senin;
Ey! her zerresi ile gerçek müslüman dede.
HALAFE-İ MÜSLİMAN diye namın var senin,
İttihad-ı İslâm'a hizmetkâr olan dede.
Muhteşem bir SÜLEYMAN çıkmışken aranızdan,
Söylenir hakkınızda iftira, yalan, dede.
İstikbâl okunurken gönül manzaranızdan
Bıraktığınız tarih yazık ki, viran, dede
Bugün bir belâ var ki, müstehcenlik adında,
Ruhunu tâzîp eder; biliyorum ben, dede.
Kalk ta bak, mezarından; ağlıyor evlâdın da,
Bulunmuyor; gözünün yaşını silen, dede!
Derdimiz dağlar kadar; bir çare gösteren yok;
Çanakkale geçildi! duymuş muydun sen dede?
Gönüller çöle döndü; bir yudum su veren yok!
Acımız kaht-ı ricâl; yok ki BİR BİLEN dede.
Uğrunda bu milletin sebîl edip kanını
Bıraktın bu vatanı bize armağan; dede
Kurtarmak için bugün, kırk paralık canını,
Baba bir kardeşini boğuyor insan, dede
Cemil ARIKAN
Aşireti devlete çevirdi OSMAN dede.
Kur'an Âşıklarına bey olup, sırdaş olup,
Yazdırdı; Rumeli'nde destanı ORHAN dede.
Yüce bir mefkareyi baş üstünde tutarak,
Bayrak bayrak taşıdı serhatlere şan dede!
Küfür karanlığını Kur'an'la dağıtarak,
Eyledi melekleri kendine hayran, dede.
Hüdavendigar diye namın ÂfÂkı sarmış;
Kosova meydanında gönüller hicran; dede.
Bir YILDIRIM çakınca gökler yine ağarmış,
Titremiş; Niğbolu'da yeniden cihan, dede!
Devr-i fetret kor olup yakarken yürekleri,
O gün çıkmış ortaya ÇELEBİ SULTAN dede.
Yerle bir oldu küfrün çürümüş direkleri;
Murad'ın adaleti kalpleri yakan, dede!
Nerde FATİH'im nerde,
Nerde, çökmez sanılan surları yıkan dede?
Destan destan söylenir namın halâ dillerde;
Seni hasretle anar Nesl-i Fâtihân, dede!
Tefrîka endişesi yüreğinde kor senin;
Ey! her zerresi ile gerçek müslüman dede.
HALAFE-İ MÜSLİMAN diye namın var senin,
İttihad-ı İslâm'a hizmetkâr olan dede.
Muhteşem bir SÜLEYMAN çıkmışken aranızdan,
Söylenir hakkınızda iftira, yalan, dede.
İstikbâl okunurken gönül manzaranızdan
Bıraktığınız tarih yazık ki, viran, dede
Bugün bir belâ var ki, müstehcenlik adında,
Ruhunu tâzîp eder; biliyorum ben, dede.
Kalk ta bak, mezarından; ağlıyor evlâdın da,
Bulunmuyor; gözünün yaşını silen, dede!
Derdimiz dağlar kadar; bir çare gösteren yok;
Çanakkale geçildi! duymuş muydun sen dede?
Gönüller çöle döndü; bir yudum su veren yok!
Acımız kaht-ı ricâl; yok ki BİR BİLEN dede.
Uğrunda bu milletin sebîl edip kanını
Bıraktın bu vatanı bize armağan; dede
Kurtarmak için bugün, kırk paralık canını,
Baba bir kardeşini boğuyor insan, dede
Cemil ARIKAN