alptraum
New member
- Katılım
- 1 Ocak 2005
- Mesajlar
- 2,908
- Tepkime puanı
- 166
- Puanları
- 0
- Yaş
- 39
- Konum
- Aþk`dan
- Web sitesi
- www.muhakeme.net
Bayezıd-i Bestami Hazretleri çocukken birgün cami avlusunda oynuyordu.
Oradan geçmekte olan Şakik-i Belhi kendisini görüp;
Oradan geçmekte olan Şakik-i Belhi kendisini görüp;
-"Bu çocuk büyüyünce zamanın en büyük velisi olacak." buyurdu.
Yine bir gün hadis alimlerinden bir zat onu görünce çok hoşuna gitti. Zeka ve anlayışını ölçmek için sordu:
-"Güzel çocuk, namaz kılmasını güzelce biliyor musun?" Bayezıd-i Bestami de ona;
-"Evet. Allah dilerse becerebiliyorum." cevabını verince;
-"Nasıl?" diye sordu. Bayezıd-i Bestami de;
-"Buyur ya Rabbi! diyerek emrini yerine getirmek üzere tekbir alıyor, Kuran-ı Kerim'i tane tane okuyor, tazim ile rükuya varıyor, tevazu ile secde ediyor, vedalaşarak selam veriyorum." deyince, o zat hayran kaldı:
-"Ey sevgili ve zeki çocuk! Sende bu fazilet ve derin anlayış varken, insanların gelip başını okşamalarına niçin izin veriyorsun?" diye sordu. Bayezıd-i Bestami de;
-"Onlar beni değil, Allahü Tealanın beni süslediği o güzelliği meshediyodar.
Bana ait olmayan bir şeyi dokunmalarına nasıl mani olabilirim?" cevabını verdi..
Bana ait olmayan bir şeyi dokunmalarına nasıl mani olabilirim?" cevabını verdi..