Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Bismillahirrahmanirrahim

reyyan

New member
Katılım
29 Eyl 2006
Mesajlar
1,279
Tepkime puanı
18
Puanları
0
Yaş
45
Standart Bismillahirrahmanirrahim
Ey Allah'ım , senden beklenenlerin en değerlisinden ve istenenlerin en iyisinden isteyerek sna yalvarıyorum,yalvarıyorum ki kalbime iyiliğini ve rızanı sağanak yağmurlar gibi yağdır.Senin zikrinin tatlılığını sızdır, beni gaflet uykusundan uyandır.Seni görünceye dek,sana olan itaatimi sağlamlaştır ve sana olan imanımı kuvvetlendir.
Sen her şeyi aziz güzelliğinle ve görünen ihtişamınla güzelleştirensin.
Merhametinle bizi nimetlendir, bizleri öyle bir nurla donat ki onunla yürüyelim ve onunla en yoğun karanlıklar silinsin ve mutluluğun ve iyiliğin yolları aydınlansın, geçmişteki hatalarımızı affet bizi affettiğin gibi bütün mü'min kardeşlerimizi de affet.
Ve gelecek için bize muvaffakitet ver.

Amin.Amin.Amin
 

Rahmet4

New member
Katılım
27 Eki 2006
Mesajlar
526
Tepkime puanı
12
Puanları
0
Yaş
53
bu güzel dua icin Allah razi olsun
 

mhmt

New member
Katılım
7 Kas 2006
Mesajlar
2,965
Tepkime puanı
715
Puanları
0
amin.. allah razı olsun..
 

ERENLER_CEMÝ

New member
Katılım
15 Kas 2006
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH’IN ADIYLA
EY İMAN EDENLER! ETKİLİ ÖGÜT VEREN BİR TÖVBE İLE ALLAH’A YÖNELİN UMULUR Kİ RABBİNİZ,
ÇİRKİNLİKLERİNİZİ VE GÜNAHLARINIZI ÖRTER VE SİZİ ALTINDAN IRMAKLAR AKAN CENNETLERE YERLEŞTİRİR O GÜN ALLAH, PEYGAMBERİ VE ONUNLA BİRLİKTE İNANLARI UTANDIRMAYACAKTIR. ONLARIN IŞIĞI ÖNLERİNDEN VE SAĞ YANLARINDAN KOŞUP GELİR, SÖYLE DERLER;’’
EY RABBİMİZ! IŞIĞIMIZI TAMAMLA VE BİZİ BAĞIŞLA! SEN HER ŞEYE KADİR’SİN HER ŞEYE GÜCÜN YETER.’’ ( Tahrim ayet 8)
 

KaCe

Mesajlari Onaylanacak
Katılım
22 Kas 2006
Mesajlar
17
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
44
YaRabbi,
Bu dünyada sana inanan milyarlarca insan var. Farklı elçilerine inanıyorlar belki ama hepsinin yolu sana çıkar.
Sen kimsenin sana inanmasına muhtaç olmayacak kadar yücesin.
YaRabbi,
Sadece Müslümanları değil, sadece sana dua eden fertleri değil, sana ihtiyacı olan cümle yarattıklarının acılarını kendilerinden al,
Cümle açları doyur, Müslüman olmayanları da doyur, Afrikada senin başka bir dinine inanmış, yavruları açlıktan ve susuzluktan ölen o bağrı yanık anneleri de Cennetine kabul et. Son elçine inanmıyorlar, inandırılamadılar diye onları bir de Cehenneminde yakma.
YaRabbim,
Bu dünyada insanlığın faydası için çalışan, hayırsever, güzel yürekli tüm insanlara, din ayrımı gözetmeksizin cennetlerini aç.
YaRabbim,
Bizleri sadece kendimiz için sağlam yerler isteme bencilliği ve gafletinden koru.
Sen herşeye kadir, her şeye gücü yetensin. Bu aciz kulların sana dokundurmaya imkanları olmayan zarar için, sana karşı işlenmiş acizlikler, hatalar için hoşgörünün yüceliğine inanıyorum.
 

hamidü'l Quran

New member
Katılım
30 Tem 2007
Mesajlar
384
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
33
Konum
Ýstanbul
Bismillahirrahmanirrahim..

Bismillahirrahmanirrahim..

''ALLAH'a çağıran,iyilik üzere işler yapan ve ''ben müslümanlardanım ''diyenden daha güzel sözlü kim olabilirki''(fussilet,33)

ey Allahım,senden beklenenlerin en değerlisinden ve istenenlerin en iyisinden istiyerek sana yalvarıyorum ki kalbime iyiliğini ve rızanı sağnak yağmurlar gibi yağdır kalbime,senin zikrinin tatlılığını sızdır,beni gaflet uykusundan uyandır.seni görünceye dek sana olan itaatimi sağlamlaştır ve sana olan imanımı kuvvetlendir.
sen her şeyi aziz güzelliğinle ve görünen ihtişamınla güzelleştirensin.
Merhametinle bizi nimetlendir,bizleri öyle bir nurla donatki onunla yürüyelim,ve onunla en yoğun karanlıklar silinsin ve mutluluğun ve iyiliğin yolları aydınlansın,geçmişteki hatalarımızı affet bizi affettiğin gibi mü'min kardeşlerimizi de affet
ve gelecek için bize muvaffakiyet ver..
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Elhamdülillahi Rabbül Alemin,
Vessalatü vesselamü Ala Rasulüne Muhammedin ve Ala Alihi ve sahbihi ecmain.

Ya Rahman, Ya Rahim;

Sanadır bu yalvarmam. Sendendir bu istemem. İstemeyi dahi kalbime ilham etmenin rahmeti ile istiyorum, Ya Rabbi ayağımı sabit kıl. Ya Rabbi, beni Peygamberlerinin dahi koktuğu nefs ile başbaşa bırakma. Ya Rabbi! Dua ederken avuçlarıma bakıyorum, avuçlarımda sen. Secdeye bakıyorum, secde mahalli senin zikrin ile dolu. Göğe bakıyorum senin ayetlerin ile dolu. Sen, herşeyi ve her yeri Kudretin ve Rahmetin ile doldurmuşsun görüyorum. Bundan güç alarak senden istiyorum. Beni ve sevdiklerimi dosdoğru yola ilettiğin sevdiklerinin, sırat-ı müstakim üzere olan kullarının yoluna ilet ve bizi amellerimiz ile değil Yüce Rahmetin ile yargıla.
Merhametlilerin dahi kalbine rahmet ilka eden Rabbim, senin her şeye gücün yeter.
Bu mubarek cuma gününü bana, aileme ve sevdiklerime bereketli kıl. İslam aleminde senden yardım isteyen kullarının "amin" dedikten sonraki ruh halini yaşatttığın gibi, şükr halini de yaşat. Sabr ile şükr'ü bize yoldaş kıl. Sabr, senin en etkili ilacındır. Keskinliğine dayanmamı ve beni "erkek" gibi sabrederek bekleyen kullarından olmamı nasip et. Bana her sorlukta verdiğin kolaylığı, yeniden nasip et. İnşirah ile yarılan göğsümü, iman zenginliği ile doldur.

Rasulun Muhammed Mustafa'ya salatü selamlar olsun. Keza ashabına da. Keza ashabını görenlere de. Keza, Onlar'ı sevenlere de. Ya Rabbi, biliyorum ki Rezzak ismi şerifin ile yarattığın tüm canlıların rızkını verensin. Kainat oluşmadan önce de daha başka yarattıklarının da rızıklarını tayin eden yine senin kudretindir. Buna iman ettim. Ve yine senden istiyorum rızkımı helal olarak talep ediyorum. Sen haramı da yarattın, harama tevessül eden kullarından olmamam için bana yardım et. Helal olanı da hakkımda bereketli kıl.
Rasulün rızık verici değil, o kuru bir et yiyen kadının oğlundan başka bir şey de değil. Ve O; senin Rasulunden başka bir şey de değil. Bize, O'nu sevin dediğin için seviyoruz. O'nu dinleyin dediğin için dinliyoruz. O da, bize; seni sevmemiz için önce kendisine tam anlamı ile ram olmamızın önemini anlatıyor. Sende ayetlerin ile destekliyorsun O'nu. O halde bize gönderdiğin elçinin yüzüsuyu hürmetine, bizi bağışla ve bağışlanmaya dair amellerde bulunmayı nasip eyle.
Son nefeste, Hayy ve Kayyum olan Rabbim, şehadetimi dil ile ikrar ederek senin şanını yüceltmekten ziyade, imanımı kurtarmayı nasip et. Senin şanın zaten çok Yüce. Sübhanallahi vebi hamdih, Sübhanallahül aziym.(Amin)
Elhamdülillahi Rabbül Alemin.
Vessalatü vesselamü Ala Rasulüne Muhammedin ve Ala Alihi ve sahbihi ve sellem.
 

asilnur

New member
Katılım
18 Eki 2007
Mesajlar
168
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Yaş
52
Konum
Istanbul
İmân, duâyı bir vesîle-i katiye olarak iktizâ ettiği; ve fıtrat-ı insaniye onu şiddetle istediği gibi, Cenâb-ı Hak dahi 'Duânız olmazsa ne ehemmiyetiniz var?' meâlinde, -1- ferman ediyor. Hem, -2- emrediyor.
Eğer desen: 'Birçok defa duâ ediyoruz, kabul olmuyor. Halbuki, âyet umumidir; her duâya cevap var,' ifade ediyor.
Elcevap: Cevap vermek ayrıdır, kabul etmek ayrıdır. Her duâ için cevap vermek var; fakat kabul etmek, hem ayn-ı matlûbu vermek Cenâb-ı Hakkın hikmetine tâbidir.
Meselâ, hasta bir çocuk çağırır: 'Yâ hekim, bana bak.'
Hekim 'Lebbeyk,' der. 'Ne istersin?' Cevap verir.
Çocuk 'Şu ilâcı ver bana' der.
Hekim ise, ya aynen istediğini verir, yahut onun maslahatına binâen ondan daha iyisini verir, yahut hastalığına zarar olduğunu bilir, hiç vermez.
İşte, Cenâb-ı Hak Hakîm-i Mutlak, hâzır, nâzır olduğu için, abdin duâsına cevap verir. Vahşet ve kimsesizlik dehşetini, huzûruyla ve cevabıyla ünsiyete çevirir. Fakat, insanın hevâperestâne ve heveskârâne tahakkümüyle değil, belki hikmet-i Rabbâniyenin iktizâsıyla, ya matlûbunu veya daha evlâsını verir veya hiç vermez.
Hem, duâ bir ubûdiyettir; ubûdiyet ise, semerâtı uhreviyedir. Dünyevî maksadlar ise, o nevi duâ ve ibâdetin vakitleridir; o maksadlar, gàyeleri değil. Meselâ, yağmur namazı ve duâsı bir ibâdettir. Yağmursuzluk, o ibâdetin vaktidir; yoksa, o ibâdet ve o duâ, yağmuru getirmek için değildir. Eğer sırf o niyet ile olsa, o duâ, o ibâdet hâlis olmadığından, kabule lâyık olmaz.
Nasıl ki, güneşin gurûbu, akşam namazının vaktidir; hem güneşin ve ayın tutulmaları, küsûf ve husûf namazları denilen iki ibâdet-i mahsusanın vakitleridir. Yani, gece ve gündüzün nurânî âyetlerinin nikaplanmasıyla bir azamet-i İlâhiyeyi ilâna medâr olduğundan, Cenâb-ı Hak, ibâdını, o vakitte bir nevi ibâdete dâvet eder. Yoksa, o namaz, açılması ve ne kadar devam etmesi, müneccim hesâbiyle muayyen olan ay ve güneşin husûf ve küsûflarının inkişafları için değildir. Aynı onun gibi, yağmursuzluk dahi, yağmur namazının vaktidir. Ve beliyyelerin istilâsı ve muzır şeylerin tasallutu, bâzı duâların evkàt-ı mahsusalarıdır ki, insan o vakitlerde aczini anlar; duâ ile, niyaz ile Kadîr-i Mutlakın dergâhına ilticâ eder. Eğer duâ çok edildiği halde, beliyyeler def’ olunmazsa, denilmeyecek ki, 'Duâ kabul olmadı.' Belki denilecek ki, 'Duânın vakti, kazâ olmadı.' Eğer Cenâb-ı Hak, fazl ve keremiyle, belâyı ref’ etse, nurun alâ nur, o vakit duâ vakti biter, kazâ olur.
Demek duâ, bir sırr-ı ubûdiyettir. Ubûdiyet ise, hâlisen livechillâh olmalı. Yalnız aczini izhâr edip, duâ ile Ona ilticâ etmeli; Rubûbiyetine karışmamalı. Tedbîri Ona bırakmalı, hikmetine itimad etmeli, rahmetini ittiham etmemeli.
Evet, hakikat-i halde, âyât-ı beyyinâtın beyânıyla sabit olan budur ki: Bütün mevcudât, herbirisi birer mahsus tesbih ve birer hususi ibâdet, birer has secde ettikleri gibi; bütün kâinattan dergâh-ı İlâhiyeye giden, bir duâdır.
Ya istidad lisâniyledır-bütün nebâtât ve hayvanâtın duâları gibi ki, herbiri lisân-ı istidadıyla Feyyâz-ı Mutlaktan bir sûret talep ediyorlar ve esmâsına bir mazhariyet-i münkeşife istiyorlar. Veya ihtiyac-ı fıtrî lisânıyladır-bütün zîhayatın, iktidarları dahilinde olmayan hâcât-ı zarûriyeleri için duâlarıdır ki, herbirisi o ihtiyac-ı fıtrî lisâniyle Cevâd-ı Mutlaktan idâme-i hayatları için bir nevi rızık hükmünde bâzı metâlibi istiyorlar. Veya lisân-ı ıztırârıyla bir duâdır ki, muztar kalan herbir zîruh, katî bir ilticâ ile duâ eder, bir hâmî-i meçhûlüne ilticâ eder, belki Rabb-i Rahîmine teveccüh eder.
Bu üç nevi duâ bir mâni olmazsa dâimâ makbuldür...

-1- Furkan Sûresi: 77.

-2- Bana duâ edin, size cevap vereyim. (Mü’min Sûresi: 60.)
 
Üst Alt