Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Bir kavram kargaşasıdır gidiyor.hadi hayırlısı

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
her resul nebi demek kuran bilmemek demekdir her nebi (peygamber)aynı zamanda resuldur kuranda ismi geçen nebiler(peygamber) aynı zamanda resuldur fakat her resul=nebi(peygamber)dersek kuranın tersini söylüyoruz demekdir

Resûller ve nebîler için akaidin dört temel kaidesi vardır:
1. Bütün nebîler resûldür.
2. Bütün resûller nebîdir.
3. Resûller kendilerine kitap verilen peygamberlerdir.
4. Nebîler kendilerine kitap verilmeyen peygamberlerdir.
Bu kaidelerden sadece birincisi Kur'ân-ı Kerim’e göre doğrudur. Geri kalan 3’ünün Kur'ân-ı Kerim’e göre ne kadar hatalı olduğunu ve bu küçük gibi görünen hatanın ne kadar büyük yanlışlıklara sebebiyet verdiğini açıklamalarımızda siz de göreceksiniz.
Önce Kur'ân-ı Kerim’de sık sık geçen resûl konusunu aydınlığa kavuşturalım.
“Her resûl peygamber midir?” sorusuna Kur'ân-ı Kerim’le cevap verelim.

Risaletle görevli olmayan resûller, Yusuf Suresinin 50. âyet-i kerimesinde geçer:

12/YUSUF-50: Ve kâlel meliku’tûnî bih (bihî), fe lemmâ câehur resûlu kâlerci’ ilâ Rabbike fes’elhu mâ bâlun nisvetillâtî katta’ne eydiyehunn (eydiyehunne), inne rabbî bi keydihinne alîm (alîmun).
Ve Melik: “Onu bana getirin.” dedi. Böylece ona, resûl (ulak, haberci) geldiği zaman Yusuf (A.S.): “Efendine dön ve ellerini kesen kadınların hali (durumu) nedir, ona sor.” dedi. Muhakkak ki; Rabbim onların hilelerini en iyi bilendir.

23/MU’MİNUN-44: Summe erselnâ rusulenâ tetrâ, kullemâ câe ummeten resûluhâ kezzebûhu fe etba’nâ ba’dahum ba’dan ve cealnâhum ehâdîs (ehâdîse), fe bu’den li kavmin lâ yu’minûn (yu’minûne).
Sonra Biz, resûllerimizi ardarda (arası kesilmeden, peşpeşe) gönderdik. Hangi kavme resûlü gelse hepsi onu tekzip ettiler (yalanladılar, reddettiler). O zaman Biz, birbiri ardından onları yok ettik ve onları efsane kıldık. Mü’min olmayan kavim artık uzak olsun.

Öyleyse bütün kavimlere Allah, ardı ardına resûllerini gönderiyor. Bu ardı ardına gönderilen resûllerin mânâsı; o kavmin içinde resûl olmayan bir zaman aralığı yok demektir. Zaman açısından, velî resûllerle ile nebî resûller birbirinden farklıdır. Her devirde, bütün kavimlerde velî resûl mevcutken; her devirde ve her kavimde nebî resûl mevcut değildir. Nebîlerin arasında fetret devri vardır. Hazreti İsa’dan 600 yıl sonra Peygamber Efendimiz(S.A.V) gönderilmiştir. Arada geçen 600 yıl boyunca dünya üzerinde nebî olmamıştır. Ama bütün kavimlerde o 600 yıl boyunca, Allah’ın resûlleri yaşamıştır. Peygamber Efendimiz(S.A.V)’den sonraki 1400 seneden beri dünya üzerinde peygamber olmamıştır. Kıyâmete kadar da, peygamber olması mümkün değildir. Nübüvvet müessesesi, Peygamber Efendimiz(S.A.V) ile mühürlenmiş, hitam bulmuştur. Peygamber Efendimiz(S.A.V) nebîlerin mühürüdür, hitamıdır, sonuncusudur. “Hatem” kelimesi ve “hitam” kelimesi aynı kökten gelir. Birincisi mühür, ikincisi son bulmak demektir.
Madde 5: Allah’ın nebîleri, belli kavimlerden çıkmıştır. Türk kavminden bir peygamber, İnsanlık tarihî boyunca çıkmamıştır. Bundan sonra da çıkması söz konusu değildir. Lut kavminden peygamberler, İsrail kavminden peygamberler, Arap kavminden Peygamber Efendimiz(S.A.V) çıkmıştır. Öyleyse nebîler, bazı kavimlerden çıkar. Ama resûller, bütün kavimlerde, tarihîn bütün parçalarında var olmuştur. Şu anda da vardır.
Madde 6: Allahû Tealâ rızaya ulaşmamış resûllerden bahsediyor. Allahû Tealâ’nın resûlleri arasında rızaya ulaşan ve ulaşamayanlar vardır. Bir nebî resûlün, rızaya ulaşamamış olduğu iddia edilemez.
72/CİN-26: Âlimul gaypi fe lâ yuzhiru alâ gaypihî ehadâ(ehaden).
Gaybı bilen Allah, gaybı kimseye açıklamaz.
72/CİN-27: İllâ menirtedâ min resûlin fe innehu yesluku min beyni yedeyhi ve min halfihî rasadâ (rasadan).
Ancak resûllerden rızaya (Tasarruf rızası) ulaşanlar müstesna. Öyleyse muhakkak ki; O (Allah), onların önünden ve ardından muhafız gönderir.
Madde 7: Velî resûllerin 4 tane, nebî resûllerin 5 tane görevi vardır:
1- Allah’ın âyetlerini okumak ve açıklamak
2- Nefsleri tezkiye etmek
3- Kitab’ı (Kitab’ın lâfzını) öğretmek
4- Hikmet öğretmek.
5- Hikmetin ötesini öğretmek.
İlk 4 görev, yani âyetlerin okunması, anlatılması, nefsleri tezkiye etmek, Kitab’ı öğretmek, hikmeti öğretmek, velî resûllerin de görevidir. Ama hikmetin ötesini öğretmek, velî resûllerin görevi değildir.
Akait’in 2. Kaidesi 7 cepheden yanlıştır ve bu yanlışın düzeltilmesi gerekmektedir.
3. KAİDE: ‘’Bütün resûller kendilerine kitap verilen peygamberlerdir.’’ Bu ifade, bütün resûllerin peygamber olduğunu iddia ettiği için yanlıştır. 7. ayrı cepheden Allahû Tealâ bütün resûllerin peygamber olmadığını söylemektir.
4. KAİDE: ‘’Bütün nebîler kendilerine kitap verilmeyen peygamberlerdir.’’ Bu ifade yanlıştır. Allahû Tealâ bütün nebîlere kitap vermiştir. Kur’ân-ı Kerim boyunca ayrı ayrı kaç tane âyette Allahû Tealâ; Hazreti İbrâhîm’e, Hazreti İsmail’e, Hazreti Lut’a, Hazreti Yâkub’a, Hazreti Musa’ya, Hazreti İsa’ya kitap verdiğini, Hazreti Davut’a da sayfalar verdiğini söylüyor. Allahû Tealâ buyuruyor:

3/AL-İ İMRAN-81: Ve iz ehazallâhu mîsâkan Nebîyyîne lemâ âteytukum min kitâbin ve hikmetin summe câekum resûlun musaddikun limâ meakum le tu’minunne bihî ve le tensurunneh (tensurunnehu), kâle e akrertum ve ehaztum alâ zâlikum ısrî, kâlû akrarnâ, kâle feşhedû ve ene meakum mineş şâhidîn (şâhidîne).
Hani o zaman ki; Allah, nebîlerin (peygamberlerin) misak’ini (yeminini) almıştı: “Andolsun ki; size kitap ve hikmet verdim. Sizlerden sonra sizinle beraber bulunanı (Allah’ın sizlere verdiği kitapları) tasdik eden Resûl gelince, O’na mutlaka îmân edecek ve O’na mutlaka yardım edeceksiniz. Bunu ikrar ettiniz mi, bu ağır ahdimi üzerinize aldınız mı?” “İkrar ettik.” dediler. “Öyle ise şâhid olun. Ben de sizinle beraber şâhidlerdenim.” buyurdu.
 

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
..

..

günümüz insanı o kadar cahil ki resul deyince hopluyor nezir deyince zıplıyor aslında kuran resul-nebi-nezir tanımlamalarını çok güzel yapmış üstad said nursi hazretlerinin dediği gibi elde kuran gibi mucizeyi hakikiye varken başka burhan(delil)aramak aklıma zahid(noksan)geliyor
 

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
..

..

3/AL-İ İMRAN-81 ayeti mehdi resulden bahseden bir ayet semavi dinlerin kitaplarını tasdik eden bir resul hani peygamberimizden sonra bir resul gelmeyecekti?
 

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
"Gerçi her asırda hidayet edici, bir nevi Mehdi ve müceddid geliyor ve gelmiş, fakat herbiri üç vazifeden birisini bir cihette yapması itibariyle, ahir zamanın Büyük Mehdi ünvanını alamamışlar." (Emirdağ Lahikası, 260)
 

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
...

...

Hz. Muhammed (sav)'in dogumundan önce büyük ve olaganüstü olaylar meydana gelmisti. Dogdugu gece yeni bir yildiz dogmus, atese tapan iran Padisahlarinin sarayinin 14 burcu yikilmis, iran'da 1000 yildir yanmakta olan Mecusi atesi sönmüs, Semavi Vadisi sel sulari altinda kalmis, Save Gölü kurumustu...
Rivayetlerde isaret edildigi gibi, Hz. Mehdi\'nin ortaya çikisi da, Peygamber Efendimiz (sav)'inkine benzeyecektir. Onun çikisi döneminde de büyük ve harika olaylar olacaktir.

1979
2500 yillik iran sahligi yikildi ve iran Sahi Riza Pehlevi öldü.
1980
1980 yili baslarinda ilk AiDS vakalari tespit edildi.Su ana kadar on binlerce kisinin ölümüne sebep olan bu hastaliga "Cagin Vebasi" ismi verildi. AiDS, 1960'larda Amerika\'da baslayan ve her çesit cinsel serbestligi getirmis olan \"Seks Devrimi\"ni sona erdirdi.

1985
Kuzey Kolombiya\'daki Nevada Del Ruiz yanardagi 400 yildir ilk kez patladi. Eriyen kar ve buzun olusturdugu çamur yüzünden Armero kenti haritadan silindi. 20.000 kisi öldü.
1989
Soguk Savasin sembolü olan Berlin Duvari insasindan tam 28 yil sonra yikildi.
1990
Sovyetler Birligi yikildi ve Gorbaçov la birlikte Bagimsiz Devletler ortaya çikti.
1991
irak'in Kuveyt'i ilhak etmesinden sonra yillarca sürecek olan Körfez Savasi basladi.
1993
Avrupa\'nin ortasinda bulunan Bosna ve Kosova'daki katliamda yüz binlerce Müslüman öldürüldü ve yüzbinlercesi yurtlarindan çikarildi.
2003
60.000 senede bir gerçeklesen bir olay meydana geldi ve Mars gezegeni Dünya'ya en yakin konuma geldi.

Dünyanin en kurak bölgelerinden olan Mekke'de meydana gelen sel felaketinde 12 kisi yasamini yitirdi.
 

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
..

..

Deccal ortaya çıktığında ben Deccal’im diye ortaya çıkmayacaktır. Amacının kötülük olduğunu bilen insanlar ona inanmak yerine doğal olarak ondan uzaklaşacaktır. Peki Deccal kendine nasıl cemaat toplayacaktır ? Tabi ki önce kendini ilahlaştıracak mucizeler gösterecek insanlara yardım edecek, onların yanında olacak sonra kendini ilah olarak tanıtacak yaptıkları iyilik ve mucizelerinin karşısında insanlarda ona inanacak ve müridi olacaklar,

SATHYA NARAYAN RAJU
Namı Değer İsmi : SAİ BABA

Ben Peygamberim, Ben Mesih İsa’yım dedi.
Bununla yetinmedi ben Tanrıyım dedi ve şu anda bu insana dünya üzerinde 65 milyon insan Tanrı olarak inanmakta.

Çeşitli mucizeler de sergiliyor bu yalancı, mesela elinden çıkan kaynağı belli olmayan bir külle insanlara şifa dağıtıyor. Aids hastalığını dahil iyileştirebiliyormuş,

Ağzından çıkardığı değerli madenleri halka dağıtıyor

1950 li yıllarda mide kanserinden ölmüş Radnakrişna isimli bir adamı ölümünden 3 gün sonra dirilttiğini iddia ediliyor.

SAHTEKÂR SAİ BABA’NIN MUCİZELERİ(BÜYÜLERİ)

Biraz öncede bahsettiğim gibi, elinden akan ve kaynağı belli olmayan bir kül, birçok hastalığa iyi geldiğine inanılan bu kül için yılda 10 milyon insan Sai Baba yı ziyaret etmektedir.

Dünyanın en ünlü üniversitelerin Profesörleri bu konu hakkında birçok araştırma yapmışlar, hatta Sai Baba araştırmaları için izin vermiş çok yakından incelemişler. Sai Babanın bir hilesini bulma amacı güden ve onu sevmeyen bu insanlar bu araştırmalardan sonra bir hile bulamadıklarını söylemişler onun en kuvvetli inanlarından olmuştur.

Bu konuda peygamberimizin bir hadisi de vardır. Onun yanına giden imanı zayıf kişiler, mucizeleri ve gösterdikleri karşısında ona tabii olacaklardır.

LİNGHAM

Bir ilginç mucize(büyü) ise Sai Babanın ağzından çıkardığı değerli taşlar. Bu taşlara halk Lingham adını takmış

Genelde altın olarak çıkarıyor. Bu konu ile ilgili video görüntüleri izlediğimde hayretler içinde kaldım, bir hile aradım ama bulamadım,

Binlerce kişinin gözü önünde oturuyor ve ağzından değerli taşlar çıkarıyor.

Dünyada tanınmış illüzyonlar da dahil olmak üzere görüntülerini ve resimlerini hatta yanına giderek canlı olarak izlemişler. Sonuç mu ? Diğerleri gibi gördükleri karşısında ona tabii olmuşlar
Sai Babanın sarayında 2003 yılındaki rakamlara göre 4 buçuk ton altın sadece süslemede ve putlarda kullanılmış ve bunların hepsi Sai babanın ağzından materyalize olan altınlar.

Dünyada yetişmeyen meyveler

En çok üzerinde durduğum konu da bu büyü üzerinde, neden mi, Çünkü Sai Babanın elinden materyalize ettiği maddelerden biride meyveler

Bu meyvelerin özelliği, Dünya da hiçbir ağaçta ve bitki de yetişmeyen meyveler olması bunu ben değil Botanik bilimciler söylüyor. İnsanın aklına hemen aşılama sistemleri geliyor ama maalesef bu tez de çürüyor. Çünkü materyalize olan meyvelerin görüntü ve tatları bildiklerimizden çok farklı,

Bir meyve materyalize ediyor, içinde 4,6 yada 9 meyvenin tadı var ve şekil olarak ta bildiğimiz meyvelerin karması ama inanın hiçbirisine benzemiyor.

Aşılama sistemleri en fazla 2 ağaç türüyle yapılır ve aynı cins ağaçtan aşılama yapılır mesela ağacın bir tarafı armut bir tarafı elma olmaz, iki tarafta armut olur yada iki ağaçta elma olur. Bu şekilde bile aşıların tutması zordur.

Ölüyü Diriltmesi

Gelişen olay biraz detaylı ben özet olarak ve bazı bölümlerini keserek anlatıcam1953 yılında Radhakrişna isimli çok zengin bir Hindistanlı iş adamı mide rahatsızlığını önemsemez hastalığı ilerler ve mide kanserine çevirir. Sai Baba dan yardım isterler, Sai Baba yardım edeceğini söyler ama daha sonra adam ölür ama sai baba hala yardım edeceğini söyler. Beklerler aradan üç gün geçer ümitler tükendi ceset kokmaya başlamıştır.

Cesedi yakmak için hazırlık yapacaklar aile üyeleri toplanmış Radhakrişna yı dışarı çıkaracakları sırada Sai Baba karşılarında belirir ve Radhakrişna yı bırakmalarını ve dışarı çıkmalarını söyler. Dediğini yaparlar. Sai Baba yı içerde bi beş dakika bırakırlar merak edip içeri girerler ve tüm aile üyeleri şok olur. Çünkü 3 gün önce ölen işadamı capcanlı sai babanın dizine başını koymuş teşekkürünü dile getiriyor.

İnanılması güç ama gerçek gibi çünkü bunca senedir bu konuda bir açıklama yapılamıyor ve Allah bu gücü sadece Deccal'e verecektir. İnsanların imanını sınamak için,

Ve diğerleri...

Sai babanın elinde tatlı şerbet ve değişik tatlarda şuruplar akmaktadır. Elinden akan bu maddeler şekerli olmasına rağmen elinde en ufak bir yapışkanlık olmaz

Elinden materyalize olan diğer maddeler değerli mücevherler, kolyeler, dini sembollerin bulunduğu altın kolye uçları, elmas, safir gibi değerli madenler

Çok sert taşları eliyle çok rahatlıkla ovalayıp taş haline getirebiliyor.

Söylenene göre Tayyı mekan olayı yani istediği zaman aynı anda birçok yerde gözükebiliyor çok uzun mesafeleri kısa bir zamanda katedebiliyor.

Elini boş bir torbaya daldırıyor ve insanlar ne isterse onu o torbadan çıkarabiliyor.

Yüzükler, bilezikler ve daha birçok ziynet eşyası

Tahtı som altından ve gümüşten, tahtını çeken araba da tamamen altın***

SAİ BABANIN AYAK ŞEKLİ

Sai Baba nın ayak yapısı çok ilginç kesinlikle bir insanın ayak yapısına benzemiyor, parmaklarının dizilişi ve parmak aralıkları kesinlikle normal değil. Allah tüm canlıların ayaklarını bir düzen içinde yaratmış kuşların ayakları, kedilerin, ineklerin, koyunların insanların hepsinde bir nizam var. Ama bu nizam Sai babanın ayaklarında yok, bu konu merak uyandırsın diye yada gizemli kalsın diye resimlerini koymuyorum. Ona tapan insanlar ayaklarına çok özen gösteriyor ve bakıyorlar herkes ayaklarını öpüyor ve yalıyor. İşin açıkçası Sai babanın ayaklarını görünce aklıma gelen tek şey var acaba sai baba cin mi, yada onlardan destek mi alıyor.

PUTPERESTLİK (PAGANİZM)

Peygamber Efendimizin zamanında bir avuç putperest vardı. Bu azgın ufak toplum için Allah (C.C.)elçisini yolladı ona Kuranı indirdi. Elçisi o topluma ahlakı ve düzeni getirdi. Ama putperestlik tamamen yok edilemedi.

Aradan 1400 sene geçti. Dünyanın nüfusu 7 milyar ve bu nüfusun 3 / 1 i yani ortalama 2 milyarı putperest yani Pagan yani Puta tapıyorlar.

Çağ ilerledi, teknoloji had safhada ama yinede insanlar puta tapmaktan vazgeçemiyorlar.

Ve bu oran gün geçtikçe artmakta

Yaptığım araştırmada Hindistan da irtibatta olduğum kişinin bana demesine göre, hedeflerinin İslam ülkelerine sızması ve burada da faaliyetlerini göstermeye başlamasıdır.


Sai Babanın bir merkezide İstanbul da açıldı

Her hafta 100 fakir Müslüman insana yemek yardımı yapıyorlar. Yardım yapılan kişilerle görüştüğümde Sai babayı tutucu bir şekilde savunuyorlar ama hiçbirisinin Sai Babanın şirk koştuğundan Tanrılık iddiasından haberi yok,

Her Pazartesi yemek dağıtılıyor, Her Perşembe bu merkezde kendi inançlarındaki ilahilerle ona ibadet yapıyorlar ve ayda bir kere de büyük kapsamlı toplantıları oluyor.

Fakir insanlarımızın zaaflığından yararlanarak içimize sızmaya çalışıyorlar. Çocuklarınıza, eşinize, dostunuza, akrabanıza dikkat edin bunların esiri olmayın

Bu konuda ise anlatılacak çok şey var ama burada sayfalara sığmaz,

DECCAL’İN ÖĞRETİSİ MEDİTASYON

Bu ve bunun gibi inançları en rahat yaymanın en rahat yolu meditasyon ve Yoga dır. İnsanlara Yoga ve meditasyon öğretme bahanesi ile kendi kitapları olan Bhakavat Gita nın kitabı öğretiliyor.

İstanbul'da Sadece Sai Baba değil bunu gibi bir çok pagan topluluk faaliyet gösteriyor. Bunların bir denetim altına alınması şart oldu, Çünkü oraya giden insanların % 99 gençler ve ailelerinden habersiz bu toplantılara katılıyorlar. Farkına varmadan Budist yada Hindu oluyorlar.
Meditasyon ve Yoga nın altında yatan gizli misyonerliğin açıklamasını burada yapmayı çok isterdim ama tam bir açıklama olmazdı. İnsanlarımız aynı cahiliye devrindeki aşağıdaki putlara tapıyor.
 
Üst Alt