Bir Ayet Okudu Hakka Yürüdü(--mutlaka okuyunuz-)

Allah C.C. razı olsun

ecmain inş. Mevlamız c.c dünyevi ve uhrevi sıkıntılarınızı bertaraf eylesin inş.

Harika çocuğa bak.

Harika çocuğa bak.

BİR AYET OKUDU HAKKA YÜRÜDÜ

Allah (c.c) dostlarından Ebu Bekir Verrak Hz.nin küçük bir oğlu vardı.bir gün babası onun elinden tutup hocaya götürdü.Ey ilim bahçesinin servi,dedi.Yavruma Kuran okut ve onu yetiştir…

Nur çocuk hoca önünde diz çöktü ve derse koyuldu.Kısa zamanda KURAN-I KERİM öğrendi… Yine bir gün hocanın önünde Kuran okuyordu.Birden bir ayetle karşılaştı.Ayeti kelimeyi tek tek heceledi.Ne var ki yüreğine müthiş bir kurşun saplanıvermişti.

Rabbimiz buyuruyor ki:

“O halde,küfre varırsanız çocukları ak saçlılar haline çevirerek bir günün (kıyametin)azabından kendinizi nasıl koruyacaksınız.”

BU ayeti okur okumaz harika çocuğun yüzü kireç gibi bembeyaz kesildi ve kendisini bir titreme aldı.Artık okumaya devam edemiyordu.Derhal evin yolunu tuttu ve kapıyı çaldı.babası içeriden seslendi:Kim o?

--------------------------------------------------------------------------


Sevgili Fetih kardeşim. Kaynağınız ne zaman Kur'an olacak merakla bekliyorum. Kur'an; geçmiş kavimlerin hallerini uzun uzadıya misaller vererek açıklamasına rağmen, sanki onları hiç görmemiş ve okumamış gibi bir anlayışınızı sergileyen yazılarınız beni hayrete düşürmektedir.

Kur'an insanları öldürmek için deyil, aksine diriltmek için indirilen bir kitaptır. Bu sebepledir ki, iman edenlerin Allaha en yakın olanları peygamberler olmasına rağmen, kendisine inen ayetleri ilk okuyan, yaşayan ve de hayata hakim kılınması için her türlü işkencelere katlananlar onlar olduğu halde, hiç birisinin bu ayetlerin okunması ile düşüp öldüğünü göremezsiniz.

Eğer şu ölüler için en çok okunan Yasin suresinin anlamını bir kez olsun incelemek lutfunda bulunsaydınız, Kur'an'ın niçin indirildiğini de anlardınız.

Ya-sin Suresi 70. diri olanı uyarsın ve inkârcılar üzerine söz hak olsun diye indirilmiştir.

Güneş gibi parlayan vahiy dururken, yahudi kıssaları ile oyalanacak zamanımız olmasa gerek. Bu tür kıssaların içeriğine bakarsanız durum pekte görüldüğü gibi aydınlık değildir. Çünkü buna benzer kıssalar asla yaşanmaz, sadece hayret edilir ve kesinlikle ibret alınamaz. Zira bunlar Mistizmin ektiği ve tertemiz bahçemizi kirleten, hakikatı; yaşanması mümkün olmayan bir ütopyacılığa ( hayal alemine ) taşır.

Buna benzer kıssalardaki olaylar yaşanacak olsaydı, henüz akıl baliğ olmamış, Allah'ın kendisini sorumlu tutmadığı küçücük bir çocuk değil, ismini Ebu Bekir Verrak Hz.leri olarak verdiğiniz zat'ın, oğlundan önce kendisinin ölmesi gerekirdi. Mademki Allah dostu idi sorumsuz bir çocuk kadar vahyi idrak edememiş mi ? Bu kıssanın zırvalığını ispat eden ibretlik bir kıssa da benden.

Şark padişahlarından bir tanesi, sorumsuz ve gerçekleri görmek istemeyen haylaz oğlunu ''aceba aklını başına alır mı '' ? düşüncesiyle zamanın meşhur alimini huzuruna getirtir ve ona şu emri-fermanı verir.

-Benden sonra yerime Sultan olacak oğlumun çok iyi bir ilim, tecrübe ve yetenekle donanmasını istediğim için size emanet ediyorum. İki yıl içerisinde bunu yetiştiremez isen başın vurulacaktır haberin olsun'' der.

Alim olan zevat fermanın ciddiyetini anlayıp derhal kabul edip terbiye işine koyulur. Veliaht'ın kabiliyetsiz ve bir o kadar da sorumsuz olduğunu farketmekte gecikmez ama yapacak bir şey de yoktur. Çünkü işin içinde kelle var.

Veliaht'ın eğitiminin sonucu başarısız da olsa, iki yıllık bir zamanda gereken her şey yapılır ve görevin tamamlandığından padişah haberdar edilir. Sevincini halkı ile paylaşmak isteyen padişah, oğlunun bir konuşma yapması için halkın bir meydana toplanmasını ister. Halk meydana toplanır ve merakla veliaht'ın neler söyleyeceğini dinlemek üzere derin bir sessizliğe gark olur.

Padişah'ın oğlu ayağa kalkıp halkı şöyle bir süzdükten sonra ilk söz olarak

-Bir ok attım kebap oldu '' der.

Bu sözden hiç bir şey anlamayan halk merakla birbirine bakışırken Alim zat durumu farkeder ve bir açıklama yapapmak üzere şöyle konuşur.

-Efendim Sultanımızın veliaht'ı şifreli konuşmaktadır, ben size açıklayayım.

Bir gün Sultanımızın veliahtı ile beraber bir grup ava çıkmıştık. Ormanda gezen ve kimsenin vuramadığı büyük bir geyik için okunu ve yayını çekip ona nişan aldı ve bir atışta Geyiği yere serdi.'' bizde onu bir güzel kebap yapıp afiyetle yedik.'' deyince halk sevinçle bir alkış tutar.

Veliaht konuşmaya devam etmek üzere sessizliği bekliyordu ve meraklı halka

-Bir ok attım göl oldu '' diyerek bütün dikkatleri üzerine çekiverir. Alim zat:

-Sultanımızın veliaht'ı şifreli konuşmalarını sürdürüyor, ben açıklama yapayım. Bir gün bir arazide beraber dolaşırken tarlaların sulandığı akar suyun önünde koskocaman bir kayanın dağdan yuvarlanarak suyun akışını engellediğini gördük. Yine kayayı nişan alıp bir ok attı ve kaya paramparça oluverdi suyun önü açıldı araziler suya kavuştu.'' der demez daha büyük bir alkış sesi ortalığı kaplar. Veliaht bundan sonra:

-Bir ok attım aşure oldu.'' deyince, Alim olan zat hemen padişah'a yaklaşıp:

Padişah'ım artık zırva te'vil götürmez bu Eşek oğluna ne kadar uğraştımsa adam olacak bir istidat alametini onda bulamadım, işte başım emrinizde'' der.

Sizin yazmış olduğunuz kıssaların, padişah'ın veliaht'ınınkinden pekte farkı olmadığı gibi, İslama zarar vermesi yönüyle bu kıssayı gölgede bırakıyor dikkat.

zxcvbnm22' Alıntı:

BİR AYET OKUDU HAKKA YÜRÜDÜ

Allah (c.c) dostlarından Ebu Bekir Verrak Hz.nin küçük bir oğlu vardı.bir gün babası onun elinden tutup hocaya götürdü.Ey ilim bahçesinin servi,dedi.Yavruma Kuran okut ve onu yetiştir…

Nur çocuk hoca önünde diz çöktü ve derse koyuldu.Kısa zamanda KURAN-I KERİM öğrendi… Yine bir gün hocanın önünde Kuran okuyordu.Birden bir ayetle karşılaştı.Ayeti kelimeyi tek tek heceledi.Ne var ki yüreğine müthiş bir kurşun saplanıvermişti.

Rabbimiz buyuruyor ki:

“O halde,küfre varırsanız çocukları ak saçlılar haline çevirerek bir günün (kıyametin)azabından kendinizi nasıl koruyacaksınız.”

BU ayeti okur okumaz harika çocuğun yüzü kireç gibi bembeyaz kesildi ve kendisini bir titreme aldı.Artık okumaya devam edemiyordu.Derhal evin yolunu tuttu ve kapıyı çaldı.babası içeriden seslendi:Kim o?

--------------------------------------------------------------------------


Sevgili Fetih kardeşim. Kaynağınız ne zaman Kur'an olacak merakla bekliyorum. Kur'an; geçmiş kavimlerin hallerini uzun uzadıya misaller vererek açıklamasına rağmen, sanki onları hiç görmemiş ve okumamış gibi bir anlayışınızı sergileyen yazılarınız beni hayrete düşürmektedir.

Kur'an insanları öldürmek için deyil, aksine diriltmek için indirilen bir kitaptır. Bu sebepledir ki, iman edenlerin Allaha en yakın olanları peygamberler olmasına rağmen, kendisine inen ayetleri ilk okuyan, yaşayan ve de hayata hakim kılınması için her türlü işkencelere katlananlar onlar olduğu halde, hiç birisinin bu ayetlerin okunması ile düşüp öldüğünü göremezsiniz.

Eğer şu ölüler için en çok okunan Yasin suresinin anlamını bir kez olsun incelemek lutfunda bulunsaydınız, Kur'an'ın niçin indirildiğini de anlardınız.

Ya-sin Suresi 70. diri olanı uyarsın ve inkârcılar üzerine söz hak olsun diye indirilmiştir.

Güneş gibi parlayan vahiy dururken, yahudi kıssaları ile oyalanacak zamanımız olmasa gerek. Bu tür kıssaların içeriğine bakarsanız durum pekte görüldüğü gibi aydınlık değildir. Çünkü buna benzer kıssalar asla yaşanmaz, sadece hayret edilir ve kesinlikle ibret alınamaz. Zira bunlar Mistizmin ektiği ve tertemiz bahçemizi kirleten, hakikatı; yaşanması mümkün olmayan bir ütopyacılığa ( hayal alemine ) taşır.

Buna benzer kıssalardaki olaylar yaşanacak olsaydı, henüz akıl baliğ olmamış, Allah'ın kendisini sorumlu tutmadığı küçücük bir çocuk değil, ismini Ebu Bekir Verrak Hz.leri olarak verdiğiniz zat'ın, oğlundan önce kendisinin ölmesi gerekirdi. Mademki Allah dostu idi sorumsuz bir çocuk kadar vahyi idrak edememiş mi ? Bu kıssanın zırvalığını ispat eden ibretlik bir kıssa da benden.

Şark padişahlarından bir tanesi, sorumsuz ve gerçekleri görmek istemeyen haylaz oğlunu ''aceba aklını başına alır mı '' ? düşüncesiyle zamanın meşhur alimini huzuruna getirtir ve ona şu emri-fermanı verir.

-Benden sonra yerime Sultan olacak oğlumun çok iyi bir ilim, tecrübe ve yetenekle donanmasını istediğim için size emanet ediyorum. İki yıl içerisinde bunu yetiştiremez isen başın vurulacaktır haberin olsun'' der.

Alim olan zevat fermanın ciddiyetini anlayıp derhal kabul edip terbiye işine koyulur. Veliaht'ın kabiliyetsiz ve bir o kadar da sorumsuz olduğunu farketmekte gecikmez ama yapacak bir şey de yoktur. Çünkü işin içinde kelle var.

Veliaht'ın eğitiminin sonucu başarısız da olsa, iki yıllık bir zamanda gereken her şey yapılır ve görevin tamamlandığından padişah haberdar edilir. Sevincini halkı ile paylaşmak isteyen padişah, oğlunun bir konuşma yapması için halkın bir meydana toplanmasını ister. Halk meydana toplanır ve merakla veliaht'ın neler söyleyeceğini dinlemek üzere derin bir sessizliğe gark olur.

Padişah'ın oğlu ayağa kalkıp halkı şöyle bir süzdükten sonra ilk söz olarak

-Bir ok attım kebap oldu '' der.

Bu sözden hiç bir şey anlamayan halk merakla birbirine bakışırken Alim zat durumu farkeder ve bir açıklama yapapmak üzere şöyle konuşur.

-Efendim Sultanımızın veliaht'ı şifreli konuşmaktadır, ben size açıklayayım.

Bir gün Sultanımızın veliahtı ile beraber bir grup ava çıkmıştık. Ormanda gezen ve kimsenin vuramadığı büyük bir geyik için okunu ve yayını çekip ona nişan aldı ve bir atışta Geyiği yere serdi.'' bizde onu bir güzel kebap yapıp afiyetle yedik.'' deyince halk sevinçle bir alkış tutar.

Veliaht konuşmaya devam etmek üzere sessizliği bekliyordu ve meraklı halka

-Bir ok attım göl oldu '' diyerek bütün dikkatleri üzerine çekiverir. Alim zat:

-Sultanımızın veliaht'ı şifreli konuşmalarını sürdürüyor, ben açıklama yapayım. Bir gün bir arazide beraber dolaşırken tarlaların sulandığı akar suyun önünde koskocaman bir kayanın dağdan yuvarlanarak suyun akışını engellediğini gördük. Yine kayayı nişan alıp bir ok attı ve kaya paramparça oluverdi suyun önü açıldı araziler suya kavuştu.'' der demez daha büyük bir alkış sesi ortalığı kaplar. Veliaht bundan sonra:

-Bir ok attım aşure oldu.'' deyince, Alim olan zat hemen padişah'a yaklaşıp:

Padişah'ım artık zırva te'vil götürmez bu Eşek oğluna ne kadar uğraştımsa adam olacak bir istidat alametini onda bulamadım, işte başım emrinizde'' der.

Sizin yazmış olduğunuz kıssaların, padişah'ın veliaht'ınınkinden pekte farkı olmadığı gibi, İslama zarar vermesi yönüyle bu kıssayı gölgede bırakıyor dikkat.

Genişletmek için tıkla ...

Cenab-ı Hak hepimizi gerçek takvaya çağırıyor ve bunun için sadık kullarla beraber olmamızı istiyor (Tevbe/119).

Allah’ın zikrinden kaçanların şeytanın kucağına düştüğünü de Kur’an-ı Kerim şöyle ifade ediyor:

“Her kim Rahman olan Allah’ın zikrinden gafil kalırsa, biz ona bir şeytan musallat ederiz; o şeytan ondan hiç ayrılmaz. Bu şeytanlar onları doğru yoldan alıkoyarlar, onlar ise kendilerinin doğru yolda olduklarını sanırlar.” (Zuhruf/36-37)

“Rehberi olmayanın, tek başına kalanın rehberi şeytandır” sözü, bir çok hadis-i şerifin ortak manasını da ifade etmektedir. Şöyle ki, Rasulullah (A.S.) Efendimiz, şeytanın insan kurdu olduğunu, herkese pusu kurduğunu ve cemaattan ayrılan, tek başına kalan kimseyi kolayca yuttuğunu haber veriyor. İşte Rahmet Peygamberi’nin uyarıları:

“Şeytan insan kurdudur; sürüden ayrılan, tek başına kalan koyunu dağdaki kurt nasıl kaparsa, cemaatten ayrılan kimseyi de şeytan öylece kapar.” (Ahmed, Tabaranî)

“Sizin cemaat halinde bulunmanız gerekir. Ayrılıktan, tek başına kalmaktan sakının. Şüphesiz şeytan tek başına kalanla beraberdir. O, (Allah için beraber olan) iki kişiden uzak durur.” (Tirmizî, Ahmed, Hakim)

“Şüphesiz Allahu Tealâ, ümmetimi sapık fikir ve fitne üzerinde bir araya getirmez. Allah’ın eli (rahmet ve desteği) cemaatin üzerindedir. Kim cemaattan ayrılırsa ateşe düşer.” (Tirmizî, Tabaranî)

İslamın anlaşılması için hikaye anlatacaksanız lütfen,İslam'ın temellerine uygun olmayan ikaye anlatmayın!
İslamı sobetlerden öğrenip,Kur'andan uzak olan insanlar bunlarla amel edip,bunlarla akidelerini oluşturuyorlar.Kur'andan uzak oldukları için de okuduklaının,dinlediklerinin Kur'ana göre sağlamasını yapamıyorlar.

umit2006' Alıntı:

İslamın anlaşılması için hikaye anlatacaksanız lütfen,İslam'ın temellerine uygun olmayan ikaye anlatmayın!
İslamı sobetlerden öğrenip,Kur'andan uzak olan insanlar bunlarla amel edip,bunlarla akidelerini oluşturuyorlar.Kur'andan uzak oldukları için de okuduklaının,dinlediklerinin Kur'ana göre sağlamasını yapamıyorlar.

Genişletmek için tıkla ...

pekala siz cuma namazı kılıyormusunuz ?

bu hikayenin neresi Islamdan uzak anlayamadim? fetih Allah senden razi olsun Bu hikaye insanin icini titrediyor. Neden Hikayeyi oldugu gibi almayip gönderen hakkinda elestiri yapiyosunuz? hayret bir sey.
Allah zihin acikligi versin Muhabbetimizi artirsin, Kalp Gözümüzü acik etsin

Wessellam

Nurgül' Alıntı:

bu hikayenin neresi Islamdan uzak anlayamadim? fetih Allah senden razi olsun Bu hikaye insanin icini titrediyor. Neden Hikayeyi oldugu gibi almayip gönderen hakkinda elestiri yapiyosunuz? hayret bir sey.
Allah zihin acikligi versin Muhabbetimizi artirsin, Kalp Gözümüzü acik etsin

Wessellam

Genişletmek için tıkla ...

deveye sormuşlar neren eğri diye,oda demiş bu hikayenin neresi islam'ma uygun!

Nurgül' Alıntı:

bu hikayenin neresi Islamdan uzak anlayamadim? fetih Allah senden razi olsun Bu hikaye insanin icini titrediyor. Neden Hikayeyi oldugu gibi almayip gönderen hakkinda elestiri yapiyosunuz? hayret bir sey.
Allah zihin acikligi versin Muhabbetimizi artirsin, Kalp Gözümüzü acik etsin

Wessellam

Genişletmek için tıkla ...

Allah c.c sizdende razı olsun maddi ve manevi sıkıntılarınız Mevlamız zülcelal hz.leri bertaraf eylesin inş.

Amin!!!! inshallah Allah razi olsun. Cümle Mü'minlerin inshallah.

Wesselam

Nurgül' Alıntı:

bu hikayenin neresi Islamdan uzak anlayamadim? fetih Allah senden razi olsun Bu hikaye insanin icini titrediyor. Neden Hikayeyi oldugu gibi almayip gönderen hakkinda elestiri yapiyosunuz? hayret bir sey.
Allah zihin acikligi versin Muhabbetimizi artirsin, Kalp Gözümüzü acik etsin

Wessellam

Genişletmek için tıkla ...

hikayeyi bir daha vahyin ışığında okuyun!Ha birde fetih kardeş cumanın konuyla alakası nedir?

umit2006' Alıntı:

hikayeyi bir daha vahyin ışığında okuyun!Ha birde fetih kardeş cumanın konuyla alakası nedir?

Genişletmek için tıkla ...

siz bize hep sataşıyorsunuz da asıl sataşılacak varlıklar sizsiniz Resulullahın sünnetini hiçe sayıyorsunuz darul harp diye cuma ya gitmiyorsunuz vs. vs. yoksa Kur'anda cumaya gitmeyin Resuluma inanmayın onun gittiği yoldan gitmeyinmi diyor ? ? ?

fetih' Alıntı:

siz bize hep sataşıyorsunuz da asıl sataşılacak varlıklar sizsiniz Resulullahın sünnetini hiçe sayıyorsunuz darul harp diye cuma ya gitmiyorsunuz vs. vs. yoksa Kur'anda cumaya gitmeyin Resuluma inanmayın onun gittiği yoldan gitmeyinmi diyor ? ? ?

Genişletmek için tıkla ...

sataşılan şey şahsınız değilsiniz,islami anlayışımızın içine zehirli bir hançer gibi sokulan tasavvufi anlayışlardır!
Kimse Rasulün sünnetini ( kur'anı anlama ve pratize etme yol,yöntem ve metodunu ) inkar etmiyor.Biz cuma kılıyor,yada kılmıyorsak size olumlu yada olumsuz bir katkısı varmı?
Bir soruda ben sorayım Kur'anda islama kalbi ısındırılacaklara şer-i devletten yardım yapılması ile ilgili bir ayet var,Ömer RA bu ayete rağmen kendi zamanında bu yardımı kesmiş!Şimdi Ömer RA kur'ana aykırımı hareket etmiş oluyor?Lütfen bana açıklayın