"İman edenler 'bir sure indirilseydi' diyorlar. Derken muhkem bir sure indirilip onda savaş zikredilince, kalplerinde bir maraz olanları, ölüm baygınlığı gelmiş kimse gibi sanabakıyorlar görürsün..."[54]
Mekke döneminde müslümanlara savaş farz kılınmamıştır. Onlara "ellerinizi çekin, namazını kılın..."[55] denilmektedir. Medine döneminde ise "hoşunuza gitmese de savaş size yazıldı"[56] gibi ayetlerle Allah yolunda savaş emredilir. Güçlü bir imana sahip olanlar bu emri sevinçle karşılarken, kalblerinde nifak, iman zaafı gibi rahatsızlıklar olanlar, daha savaşa gitmeden adeta ölümü yaşarlar. Ayetin tasviriyle "ölüm baygınlığı gelmiş kimse gibi" çevrelerine bakmaktadırlar.
Malumdur ki, göz kalbin aynasıdır. Kalpteki sevinç-heyecan veya korku gibi durumlar doğrudan göz aynasına yansımaktadır.
bkz. Kutub, Kur'ânda Edebi Tasvir, Ter. Süleyman Ateş, Hilal Yay. Ankara, 1978 s. 9-13 ve s. 64
[54] Muhammed, 20
[55] bkz. Nisa, 77-78
Mekke döneminde müslümanlara savaş farz kılınmamıştır. Onlara "ellerinizi çekin, namazını kılın..."[55] denilmektedir. Medine döneminde ise "hoşunuza gitmese de savaş size yazıldı"[56] gibi ayetlerle Allah yolunda savaş emredilir. Güçlü bir imana sahip olanlar bu emri sevinçle karşılarken, kalblerinde nifak, iman zaafı gibi rahatsızlıklar olanlar, daha savaşa gitmeden adeta ölümü yaşarlar. Ayetin tasviriyle "ölüm baygınlığı gelmiş kimse gibi" çevrelerine bakmaktadırlar.
Malumdur ki, göz kalbin aynasıdır. Kalpteki sevinç-heyecan veya korku gibi durumlar doğrudan göz aynasına yansımaktadır.
bkz. Kutub, Kur'ânda Edebi Tasvir, Ter. Süleyman Ateş, Hilal Yay. Ankara, 1978 s. 9-13 ve s. 64
[54] Muhammed, 20
[55] bkz. Nisa, 77-78