(( Temmuz 2007 Perşembe))
Sivas olaylarına misilleme amacıyla 5 Temmuz 1993"te 33 insanı hunharca öldürülen Başbağlar köyü, bugün şehitlerini anacak. Her yıl 5 Temmuz"u göz yaşı dökerek geçirdiklerini ifade eden Başbağlılar, özellikle geride kalan dul ve yetimleri gördükçe içlerinin parçalandığını belirtiyor.
Şehitlerinin katillerinin bulunması noktasında devletten umutlarını kesme noktasına gelen Başbağlılar, “Bu hunharca katliamı gerçekleştiren katiller, hâlâ aramızda dolaşıyor. Biz, onları ve onları ortaya çıkarmak için harekete geçmeyen devlet görevlilerimizi Allah"a havale ediyoruz” diyorlar.
BİZİ YALNIZ BIRAKMAYIN
Başbağlar Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Şerif Gül ise, yaptığı açıklamada devlet erkanına, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile medya kuruluşlarına anlamlı bir çağrıda bulundu. “Bizi bu acı günümüzde yalnız bırakmayın” diyen Gül, “14 yıl önce Sivas"a misilleme olarak köyümüzü basan, taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmadan 33 insanımızı hunharca katleden gözü dönmüş katiller sürüsü, ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşıyor. Sırf Sivas olaylarına misilleme olsun diye 33 insanımızı hunharca katlettiler. Bu öldürülen insanlar, dut satarak geçinen insanlardı. Kimseye bir zararları yoktu. Ama bir gecede hunharca katledildiler. Geride gözü yaşlı dul eşleri ve yetimleri kaldı. Katiller ise hâlâ aramızda dolaşıyor. Devlet erkanımızdan, sivil toplum kuruluşlarımızdan ve medyamızdan isteğimiz bizi bu acı günümüzde yalnız bırakmamalarıdır. Bu acı artık dinsin, katiller bulunsun” dedi.
BAŞBAĞLAR"DAKİ ACI GÖRÜLMÜYOR
2 Temmuz 1993"te Sivas Madımak Oteli yangınının ardından gerçekleştirilen katliamdan sonra devlet ve hükümet yöneticilerinin tutumları hukuk, demokrasi ve insan hakları anlayışlarındaki çifte standardı gözler önüne sermesi bakımından ibretlerle dolu. Sivas"ta suçlayacak insan bulabilmek için binlerce insanı mağdur edip aylarca cezaevinde tutan anlayış, sıra Başbağlar"a gelince, mağdurlardan sanıkları affetmesini istiyor. Katliamı gerçekleştiren bir çok insan şu anda kayıp. Gözü dönmüş eli kanlı katiller, halen aramızda dolaşıyor. Sivas Madımak otelinde meydana gelen provokasyona çarşaf çarşaf yer veren kartel gazete ve televizyonları da, Başbağlar"da yaşanan katliama her yıl sessiz kalmayı tercih ediyorlar.
Başbağlar teröristlerine yol verildi
Bugün 5 Temmuz 1993 Başbağlar katliamının 14. yıldönümü. Tam 14 yıl önce bugün, 2 Temmuz"da Sivas"ta yaptıkları provokasyonla ülkenin huzurunu bozan fesatçıların terör uzantıları, olayları kan davasına dönüştürerek üç gün sonra 5 Temmuz 1993"te de Erzincan"ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünü kana buladılar. Akşam ezanından sonra köye gelen yaklaşık 100 kişilik PKK"lı ve TİKKO"cu terörist grup, masum köylüleri tek tek evlerinden çıkararak köy meydanına topladılar. Ardından kadınları ayırarak erkeklerin üzerine kurşun yağdırırken köyü de ateşe verdiler. Katliamda 29 kişi kurşunlara hedef olarak, biri çocuk ve biri de kadın, 4 kişi de ateşe verilen evlerde diri diri yakılarak katledildi. Yangında okul ve camiyle birlikte 210 ev, 4 araç tamamen kül olurken 3 bin baş hayvan yanarak telef oldu. Teröristler arkalarında yaptıkları vahşeti, "Sivas olaylarının intikamını alma" adına yaptıklarını açıklayan bir bildiri bırakarak köyü terk ettiler. Katliamdan devlet yetkilileri ancak bir gün sonra haberdar olabildi.
Katliamı gerçekleştiren ve yardım edenlerden 16"sı yakalandı. Ancak dava, 22 Eylül 1997"de İzmir DGM"de sadece 2 kişinin 14 ve 3,5 yıla mahkûmiyetiyle son buldu. Davayla ilgili olarak Vakit"e konuşan Başbağlar köylülerinin müdahil avukatı Kadir Kartal, davada kesinlikle adaletin sağlanamadığını söyledi. Kartal, “Teröristlere adeta kaçmaları için yol verildi. Kimisi çeşitli yollardan yurt dışına çıkarıldı. İzmir DGM istediğimiz tahkikatı yapmadığı için mahkeme heyetine itiraz ettim. Konu Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu"na gitti ancak talebimiz reddedildi. Sonunda Yargıtay, mahkemenin kararını onayarak bu işi kapattı. Dava zaten başından itibaren örtbas etmeye dönük işledi. 33 kişinin katledildiği ve koca bir köyün yakıldığı terörist bir eylemde sadece 2 kişi mahkûm edildi. Bu mu adalet? Ben yıllardır Türkiye"de adalet arıyorum, Türkiye"de adalet diye bir şey yok” diye konuştu.
vakit
Sivas olaylarına misilleme amacıyla 5 Temmuz 1993"te 33 insanı hunharca öldürülen Başbağlar köyü, bugün şehitlerini anacak. Her yıl 5 Temmuz"u göz yaşı dökerek geçirdiklerini ifade eden Başbağlılar, özellikle geride kalan dul ve yetimleri gördükçe içlerinin parçalandığını belirtiyor.
Şehitlerinin katillerinin bulunması noktasında devletten umutlarını kesme noktasına gelen Başbağlılar, “Bu hunharca katliamı gerçekleştiren katiller, hâlâ aramızda dolaşıyor. Biz, onları ve onları ortaya çıkarmak için harekete geçmeyen devlet görevlilerimizi Allah"a havale ediyoruz” diyorlar.
BİZİ YALNIZ BIRAKMAYIN
Başbağlar Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Şerif Gül ise, yaptığı açıklamada devlet erkanına, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile medya kuruluşlarına anlamlı bir çağrıda bulundu. “Bizi bu acı günümüzde yalnız bırakmayın” diyen Gül, “14 yıl önce Sivas"a misilleme olarak köyümüzü basan, taş üstünde taş, baş üstünde baş bırakmadan 33 insanımızı hunharca katleden gözü dönmüş katiller sürüsü, ellerini kollarını sallayarak aramızda dolaşıyor. Sırf Sivas olaylarına misilleme olsun diye 33 insanımızı hunharca katlettiler. Bu öldürülen insanlar, dut satarak geçinen insanlardı. Kimseye bir zararları yoktu. Ama bir gecede hunharca katledildiler. Geride gözü yaşlı dul eşleri ve yetimleri kaldı. Katiller ise hâlâ aramızda dolaşıyor. Devlet erkanımızdan, sivil toplum kuruluşlarımızdan ve medyamızdan isteğimiz bizi bu acı günümüzde yalnız bırakmamalarıdır. Bu acı artık dinsin, katiller bulunsun” dedi.
BAŞBAĞLAR"DAKİ ACI GÖRÜLMÜYOR
2 Temmuz 1993"te Sivas Madımak Oteli yangınının ardından gerçekleştirilen katliamdan sonra devlet ve hükümet yöneticilerinin tutumları hukuk, demokrasi ve insan hakları anlayışlarındaki çifte standardı gözler önüne sermesi bakımından ibretlerle dolu. Sivas"ta suçlayacak insan bulabilmek için binlerce insanı mağdur edip aylarca cezaevinde tutan anlayış, sıra Başbağlar"a gelince, mağdurlardan sanıkları affetmesini istiyor. Katliamı gerçekleştiren bir çok insan şu anda kayıp. Gözü dönmüş eli kanlı katiller, halen aramızda dolaşıyor. Sivas Madımak otelinde meydana gelen provokasyona çarşaf çarşaf yer veren kartel gazete ve televizyonları da, Başbağlar"da yaşanan katliama her yıl sessiz kalmayı tercih ediyorlar.
Başbağlar teröristlerine yol verildi
Bugün 5 Temmuz 1993 Başbağlar katliamının 14. yıldönümü. Tam 14 yıl önce bugün, 2 Temmuz"da Sivas"ta yaptıkları provokasyonla ülkenin huzurunu bozan fesatçıların terör uzantıları, olayları kan davasına dönüştürerek üç gün sonra 5 Temmuz 1993"te de Erzincan"ın Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünü kana buladılar. Akşam ezanından sonra köye gelen yaklaşık 100 kişilik PKK"lı ve TİKKO"cu terörist grup, masum köylüleri tek tek evlerinden çıkararak köy meydanına topladılar. Ardından kadınları ayırarak erkeklerin üzerine kurşun yağdırırken köyü de ateşe verdiler. Katliamda 29 kişi kurşunlara hedef olarak, biri çocuk ve biri de kadın, 4 kişi de ateşe verilen evlerde diri diri yakılarak katledildi. Yangında okul ve camiyle birlikte 210 ev, 4 araç tamamen kül olurken 3 bin baş hayvan yanarak telef oldu. Teröristler arkalarında yaptıkları vahşeti, "Sivas olaylarının intikamını alma" adına yaptıklarını açıklayan bir bildiri bırakarak köyü terk ettiler. Katliamdan devlet yetkilileri ancak bir gün sonra haberdar olabildi.
Katliamı gerçekleştiren ve yardım edenlerden 16"sı yakalandı. Ancak dava, 22 Eylül 1997"de İzmir DGM"de sadece 2 kişinin 14 ve 3,5 yıla mahkûmiyetiyle son buldu. Davayla ilgili olarak Vakit"e konuşan Başbağlar köylülerinin müdahil avukatı Kadir Kartal, davada kesinlikle adaletin sağlanamadığını söyledi. Kartal, “Teröristlere adeta kaçmaları için yol verildi. Kimisi çeşitli yollardan yurt dışına çıkarıldı. İzmir DGM istediğimiz tahkikatı yapmadığı için mahkeme heyetine itiraz ettim. Konu Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu"na gitti ancak talebimiz reddedildi. Sonunda Yargıtay, mahkemenin kararını onayarak bu işi kapattı. Dava zaten başından itibaren örtbas etmeye dönük işledi. 33 kişinin katledildiği ve koca bir köyün yakıldığı terörist bir eylemde sadece 2 kişi mahkûm edildi. Bu mu adalet? Ben yıllardır Türkiye"de adalet arıyorum, Türkiye"de adalet diye bir şey yok” diye konuştu.
vakit