Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Arabaniz Var Mi ?

YOL GÖSTERÝCÝ

New member
Katılım
2 Nis 2006
Mesajlar
237
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
68
Web sitesi
www.yolgosterici.com
Eğer arabanız varsa karbüratür’ün yerini biliyor musunuz ?

Peki ya volan kayışı nerededir ?

İnsanların çoğu araba kullanmayı bilir…. Ama araba gittiği sürece kullandığı şeyin detayları ile ilgilenmez…. Ne zaman ki araba bir problem çıkarır ve yolda kalır… işte o zaman arabanın nasıl çalıştığı onun için önem kazanır….

Bugün bir hayatı yaşıyoruz….geziyoruz…eğleniyoruz… çalışıyoruz… para kazanıyoruz….

Bir gün….hiç bilmediğimiz küçücük bir virüs bizi yatağa çivilediği zaman….işte o vakit sağlığımız bir anda önem kazanıyor….sağlıklıyken kazandığımız tüm serveti bu hastalıktan kurtulmak uğruna harcıyoruz. Ve bazen ne yazık ki bir servet bile sağlığımızı kazandırmaya yetmiyor…..

İnsanlar genelde her şey yolunda gittiği sürece sistemin nasıl çalıştığı ile pek ilgilenmezler…. Mesela….kuraklık olmadan yağmurun nasıl yağdığı onlar için pek önemli değildir….üstelik onlar için yağmur, genelde işten eve dönüşte trafiği aksatan bir beladır…..

Deprem olmadan depremin nasıl oluştuğu hakkında pek bilgi sahibi olmayız…ilgilenmeyiz….17 ağustos gününü hatırlayın… herkes adeta bir deprem uzmanı olmak için en ince ayrıntısına kadar konu ile ilgili bültenleri izliyordu…. Kimileri internetten günlük deprem durumunu ve teknolojideki gelişmeleri takip ediyordu……

Peki ya ölüm ?.... Bize hep uzak sandığımız….yada uzak olmasını arzuladığımız ölüm…. Hatırlamak istemediğimiz…konusu açıldığında ise….’’böyle tatsız şeyler konuşmayalım’’ dediğimiz ölüm…..

Ölüm hakkında ne biliyoruz ?.....

Doğru ya…. Bizler…her şey yolunda gittiği sürece sistemin nasıl çalıştığı ile pek fazla ilgilenmeyiz……peki ya vücut ismini verdiğimiz ve bizi bu dünyada seyahat ettiren arabamız bir gün aniden arıza yaparsa eğer ?....mesela motorumuz yani kalbimiz bir gün aniden teklerse ve bizi yolda bırakırsa ? Ne yaparız……

Eğer arabamıza iyi bakmış ve onun nasıl çalıştığı ile ilgilenmişsek… o harikulade makinenin nasıl çalıştığını ve onu yapan ustanın mükemmel tasarımını düşünüp ona bize böyle bir makine lütfettiği için teşekkür etmiş isek,… o vakit…. Bu arabanın bir gün kullanılmayacak duruma gelebileceğini….bizi artık seyahat ettiremeyeceğini….motorunun bir gün tekleyeceğini… yani ölümü düşünmüşsek eğer…. İşte o zaman dünya hayatının gerçeğini görmüş ve bu arabanın gerçek sahibi olmadığımızı, sadece kiralamış olduğumuzu ve bir gün sahibine teslim edeceğimizi idrak etmişiz demektir….

Biz insanlar, her şey yolunda gittiği sürece sistemin nasıl çalıştığı ile ilgilenmeyiz…..bu dünyayı kimin ve neden yarattığı ile….etrafımızda gördüğümüz, çeşit çeşit hayvan ve bitkinin neden bizim emrimize verildiği ile….ve bunların karşılığında bizden, bizi yaratan yüce rabbimizin ne istediği ile nedense pek ilgilenmeyiz…..

Yaşarız… günümüzü gün ettiğimizce….eğleniriz….çalışırız…. Kazanırız….ve bolca harcarız….. Ama değerli vaktimizi bize tüm nimetleri sunmuş olan rabbimizi hatırlamak adına harcamak bizim için bir zaman kaybıdır…..çünkü zaman bizim için değerlidir…..bu dünyadaki geçirdiğimiz zaman…. Ve böyle gereksiz şeyleri düşünmek ve ona teşekkür etmek için zaman harcamak gibi bir lüksümüz yoktur…..

Çünkü bu dünyadaki geçirdiğimiz zaman çok önemlidir…..ve her saniyesini doya doya dünya için harcamak bizim için daha doğru bir yatırımdır…..

Peki ya ölüm ? Sizce bir son mudur ?....ölünce her şey bitecek mi ?

Ne doğum bir başlangıçtır…..ne de ölüm bir sondur…….

Eğer ölümden sonra bir yaşamın varlığına inanıyorsanız…. Yatırımızı iyi yaptınız mı ?.... Hangi tahvilleri aldınız ?....dolar veya mark biriktirdiniz mi ?....

Oraya hiç gidip görmedim ama şundan emin olun ki; orada ne dolar ne mark nede hisse senedi geçiyor….sizi temin ederim…

Biz insanlar ne yazık ki… şahsi menfaatimize yarar sağlayacak yada varlığımızı tehdit edecek bir durum söz konusu olduğunda konu ile ilgilenmeye başlarız……

Ve ölüm…. Hepimizi bekleyen kaçınılmaz bir gerçektir….

Her benlik ölümü tadacaktır. Hak ettiğiniz karşılıklar size, kıyamet günü, eksiksiz bir biçimde mutlaka verilecektir. Ateşten uzaklaştırılıp cennete sokulan kesinlikle kurtulmuş olacaktır. İğreti-sefil hayat aldatıcı bir yararlanmadan başka şey değildir. Ali imran suresi 185.

Allah yar ve yoldaşınız olsun.
 

mistik_cadi

New member
Katılım
25 May 2006
Mesajlar
154
Tepkime puanı
0
Puanları
0
enteresan bir nickin var YOL GÖSTERİCİ...
sana doğumun başlangıç, ölümün bir bitiş olmadığına inandıran nedir?
 

YOL GÖSTERÝCÝ

New member
Katılım
2 Nis 2006
Mesajlar
237
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
68
Web sitesi
www.yolgosterici.com
mistik_cadi' Alıntı:
enteresan bir nickin var YOL GÖSTERİCİ...
sana doğumun başlangıç, ölümün bir bitiş olmadığına inandıran nedir?

Yağmuru düşün... yağarken onu görürsün. Toprağa indikten sonra, bitkilerin yeşermesi için Allah'ın kendisine vermiş olduğu görevi tamamlar. Ve sonra güneş çıkınca buhar olur. onu göremezsin....ama yok olmamıştır. Yanlızca form değiştirmiştir.

Sahip olduğumuz beden de birgün form değiştirecek ve toprak olacak. Ama ruhumuz ait olduğu yere gidecek. Ve Mahşer gününde Cenab-ı Allah'ın izni ile karıştığı topraktan çıkarak çekirge sürüleri gibi Rabbinin çağrısına yönelecek.
Ve işte o zaman ebedi yaşam başlayacak.

Allah Yar ve Yoldaşın olsun.
 

mistik_cadi

New member
Katılım
25 May 2006
Mesajlar
154
Tepkime puanı
0
Puanları
0
harbi bizim burda işimiz ne..
imnmm, hani belki bi kaç müslümanı saptırırız yoldan:D
Aysegul belki bilgilenmek istiyoruzdur dini konularda, sizin yaklaşımlarınızı merak ediyoruzdur.. belki de arama motorlarında karşımıza çıkmıştır, şööle bi bakiim derken içine düşmüşüzdür(bana öyle oldu da:D )
 

YOL GÖSTERÝCÝ

New member
Katılım
2 Nis 2006
Mesajlar
237
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
68
Web sitesi
www.yolgosterici.com
mistik_cadi' Alıntı:
kısaca kuran, hadisler desen olurdu:cool:

Yanlızca Kuran ve Hadisler değil.... HADİSELER.... Etrafına bir bak bir ağaca baktığında onu eğer yalnızca bir ağaç olarak görüyorsan, oradaki mucizeyi göremiyorsan, hadiselere vakıf değilsindir.

O ağaç kökünden aldığı küçük bir zerre suyu, yerçekimine meydan okuyarak, en uç yapraklarına kadar iletiyor... Bir tahta parçası olarak yaktığın o ağaç rengarenk çiçekler, mis kokulu meyveler veriyor....

Hepsi ayni çamur gibi toprağın içinden değişik renkte ve kokuda meyveler, değişik lezzette meyveler sebzeler oluşuyor.... Ayni topraktan....

Eğer Hadiselere vakıf değilseniz.... Hadisler sizin için hiç bir şey ifade etmez...
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
mistik_cadi' Alıntı:
enteresan bir nickin var YOL GÖSTERİCİ...
sana doğumun başlangıç, ölümün bir bitiş olmadığına inandıran nedir?

bunu bana bir ağaç ıspatladı ve dediği şuydu ben kışın ölü gibi olurum ama yaz geldiğinde tekrar dilirim yemyeşil olurum dedi...tabiatta bunların sinyalini veren çok derin olaylar vardır bunlarda nice hikmetler vardır.., Hâk Tealâ insanların idraki için , dünyadan sonra hayat olduğunu göstermek için ibretler koymuştur. bitkilerde buna örnektir..ve bunun gibi sayısız örnek görülebilir yeterki görmekten korkmaması lazım insanın, akletmesi lazım, aksi halde kul ahiçbir kul göstermez bunu bizler sadece anlatabiliriz.

saygılarımla...
 

mich Roph

New member
Katılım
30 May 2006
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Güneş batsaydı, ve tekrar doğduğunu hiç görmeseydim tabii ki onun bir daha doğmayacağını düşündüm. Herhalde sizin "öbür dünya"dan epey tanıdıklarınız var. Tomurcuk memeli hurilerle de tanışır mısınız? Meraktan soruyorum sadece...
 

YOL GÖSTERÝCÝ

New member
Katılım
2 Nis 2006
Mesajlar
237
Tepkime puanı
166
Puanları
0
Yaş
68
Web sitesi
www.yolgosterici.com
mich Roph' Alıntı:
Güneş batsaydı, ve tekrar doğduğunu hiç görmeseydim tabii ki onun bir daha doğmayacağını düşündüm. Herhalde sizin "öbür dünya"dan epey tanıdıklarınız var. Tomurcuk memeli hurilerle de tanışır mısınız? Meraktan soruyorum sadece...

Hurilere niye karşısın mich Roph ?

Yoksa cinsel tercihin Nurilerden yana mı ? :)
 

mich Roph

New member
Katılım
30 May 2006
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Hurilere karşı olduğumu mu söyledim?

Söylemediğim şeyi söylemişim gibi göstermek... Bu ne kadar iğrenç bir davranıştır böyle. İnsan mantıklı cevap veremeyince sataşma yoluna gidiyor tabi. Ne güzel demiş eskiler: Mukabele bil huruf mümkün olsaydı mukabele bis suyufa gitmezlerdi...
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
mich Roph' Alıntı:
Güneş batsaydı, ve tekrar doğduğunu hiç görmeseydim tabii ki onun bir daha doğmayacağını düşündüm. Herhalde sizin "öbür dünya"dan epey tanıdıklarınız var. Tomurcuk memeli hurilerle de tanışır mısınız? Meraktan soruyorum sadece...

evet diğer almede baya tanıdığımız var zaten onlardan dinlediğimiz için size anlatıyoruz sorun söylüyelim..neyi merak ediyosunuz? huruliler tanışmadık , ama onları gören gözlerin sahibinden dinledik, artı en önemlisi onu yaradandan dinledik... bu bizi görmüş kadar yaptı..hani polise gidersiniz polis sizden suçlunun eşkalini ister ve bir resim çıkarır bizlerde bize verilen eşkalleri söylüyoruz...

saygılarımla..
 

mich Roph

New member
Katılım
30 May 2006
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
O zaman araba örneği, saçmasapan bir yakıştırmadan öte bir şey değildir. Sen hem arabbaya bindim, indim. Her inişin bir binişi, her binişin bir inişi var gibi analojilerle öbür dünyayı anlatmaya çalış, hem de analojinin yanlışlığı gösterilince alakasız kanıtlar getir.

Bu dediğiniz herhangi bir şey için de söylenebilir. Benim görünmeyen üçüncü bacağım, öldükten sonra sizi tekmeleyecek. İnandınız mı? Hayır, inanmadınız. İşte soruyorum: Neden bununla aynı derecede geçerli olan kanıtlarınıza inanalım?

Görmedik ama göreni dinledik. Yahu ne biliyosun onun gördüğünü? Gördüm diyene inansam, Kuran'ın Allah kelamı olduğuna inansam zaten inançlı olurdum. Gerçek olduğunu sandığınız şeyin sadece sizin kafanızda olduğunu anlamanız lazım. Bir şeye siz bakınca görüyorsanız ve ben bakınca göremiyorsam siz benim körlüğümü düşüneceksiniz, tamam. Ama ben de sizin halisünasyn gördüğünüzü düşüneceğim. Bu durumda, kalkıp da "güneş batıyo ama bidaha doğuyo, demek ki insanlar da ölünce tekrar doğacak" gibi safsatalarla mantıksal argüman öne sürdüğünü zannetmek kara cahilliktir.
 

alem-i ervah

New member
Katılım
20 Ocak 2006
Mesajlar
463
Tepkime puanı
4
Puanları
0
ya gerçekten merak ediyorum bu arkadaşların niyetlerini..ben hiç merak etmiyorum hristiyan yada diger dinlerle ilgili forumları..ben mensubu oldugum dinimden memnunum onda bilmediklerimi ögrenmeye çalışıyorum...ama siz ne kendi inandıgınız dini tam biliyorsunuz..nede inanmadıgını söylediginiz islamın...benim fikrim siz hala arayış içerisindesiniz..ha bunda yok diyeceksinizid eminim ama..o zaman bu sitelerde işiniz ne...gidin aynı düşünceye sahip oldugunuz insanlarla birlikte olun...
çünkü yazılanlardan hep cımbızla söz çıkartıyor ve farklı yöne çekiyorsunuz...

@yol gösterici Allah senden de razı olsun...

selam ve dua ile...
 

mich Roph

New member
Katılım
30 May 2006
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Ben de size aynı derecede hakaret olan şu sözleri söyleyebilirim:

Bence de siz, anneden babadan gelme cehaletinizi, bağnazlığınızı, araştırma bilinci ve çözümleme zekasına sahip olmadığınızdan dolayı sadece aynen kabul etmekle yetinebiliyor, bunun ezikliğini örtbas etmek için saldırgan tavırlar sergiliyorsunuz.

Ama demiyorum bunları işte...
 

alem-i ervah

New member
Katılım
20 Ocak 2006
Mesajlar
463
Tepkime puanı
4
Puanları
0
bende cümlemin sonuna yazıp yazıp demiyorum işte diyebilirdim ..ama.....

hiçte öyle biri degilim çok şükür...ve elhamdülillah memnunum halimden..belli ki siz degilsiniz..... ne diyeyim herkesin yolu açık olsun....
 

seyfullah putkýran

New member
Katılım
30 Eyl 2005
Mesajlar
5,807
Tepkime puanı
205
Puanları
0
Yaş
40
Konum
Ruhlar Aleminden
Web sitesi
www.tevhidyolu.net
mich Roph' Alıntı:
O zaman araba örneği, saçmasapan bir yakıştırmadan öte bir şey değildir. Sen hem arabbaya bindim, indim. Her inişin bir binişi, her binişin bir inişi var gibi analojilerle öbür dünyayı anlatmaya çalış, hem de analojinin yanlışlığı gösterilince alakasız kanıtlar getir.

Bu dediğiniz herhangi bir şey için de söylenebilir. Benim görünmeyen üçüncü bacağım, öldükten sonra sizi tekmeleyecek. İnandınız mı? Hayır, inanmadınız. İşte soruyorum: Neden bununla aynı derecede geçerli olan kanıtlarınıza inanalım?

Görmedik ama göreni dinledik. Yahu ne biliyosun onun gördüğünü? Gördüm diyene inansam, Kuran'ın Allah kelamı olduğuna inansam zaten inançlı olurdum. Gerçek olduğunu sandığınız şeyin sadece sizin kafanızda olduğunu anlamanız lazım. Bir şeye siz bakınca görüyorsanız ve ben bakınca göremiyorsam siz benim körlüğümü düşüneceksiniz, tamam. Ama ben de sizin halisünasyn gördüğünüzü düşüneceğim. Bu durumda, kalkıp da "güneş batıyo ama bidaha doğuyo, demek ki insanlar da ölünce tekrar doğacak" gibi safsatalarla mantıksal argüman öne sürdüğünü zannetmek kara cahilliktir.
hem merak ettiğim için soruyorum diyosun , hemde ne anlatırsan anlatben gördüğüme inanmıcağım için boşa yorulma gibi bir tavır sergiliyosun, bende neyapim anlamadım anatim mi anlatmi mi? ama anlatmamdaki arzun , içinde bişeyler bulmak olmasın merak olsun...gelelim görmek yada bilmek, şimdi iki türlü insan vardır;

1. aklı gözleirnde olan,
2. gözleri aklında olan,

aklı gözlerinde olan insan sadece gözünün görebilidğine inanır, ve görebilidğide gözlerinden ibarettir. yani gölzeri yönlendiri kişiyi,
ki,mi insanda vardır gözleri aklındadır , mantığının kabul ettiği tüme varım yöntemiyle hakiki usura ulaşabilir, tıpkı bir ilaca bakan kişi düşünüür bunun iiçin çeşit çeşit mineral var ve düzenli dizilmiş hiçbir insan demzki pencere açıldı minraller değişik oranlarda yere aktı hepsinden belli ölçülerde geldi ve ilaç oldu , halbuki yapanı görmemiştir. oda bilriki serre kadar fazla olsa bu oranda zehir olru, az olsa etkisiz olur ozaman gözlerini aklına alır ve orda görmeye başlar derki evet bunu bir yapmış, diyorum tekrar kişi yapanı görmedi,,,ve masaya bakan kişinin masayı yapılıırken görmesine gerek yok, akıl sahibi er kişi derki bu incelik yanlız usta elinden çıkmasıyla olur.. eee bu kişilerin gölzeri aklındadır..

bir kişi çıkar saygı duyarım, bu köprü kendiliğinde oluştu bu ipler kafasına göre dizimişti zaten kendiliğinden , çünkü ben yapanı görmedim, görmedim ozaman yapan yok bu köprüyü diyebilir saygı duayrım, üzülerek söylemeliyimkibi rmantık vardır kişi kafasını toprağa sokar ben kimseyi görmüyorum kimsede beni görmüyor...anne karnındaki çcukta düşünmeye kalksa, yaşamın anne karnın ibaret olduğunu zanneder ne bilsim orda hayat bitip yeni bir hayat farklı şekilde başlıcak, farklı nimetlerle karşılaşıcask, nasiplendiği nimetlerden farklı yararlanıcak , kişi bunu nasıl idrak ederdi? aynı bu misal burasınıda bir anne karnı düşünün iszdne çok bişey istemiyoruz sadece hayat anne karnından ibarettir demeyin burdan sonrada bir yaşan var buna inanın diyoruz çok mu şey istyoruz...bunu kabullenmek bu kadarmı zor? bu kadarmı rencide edilebilcek bir karar? sizden çok şey istemiyoruz...sadece hayat bitmedi bitmicek...


saygılarımla...
 

mich Roph

New member
Katılım
30 May 2006
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yapma yaa! Demek sen de yazıp yazıp "demiyorum işte" diyebilirdin. Bir çeşit psikopatolojik vaka olsa gerek. Her neyse...

Neyle biri değilmişsiniz, pardon? Yazısının altına "demiyorum işte" yazan kişiler hakkında araştırma mı yaptınız? Çok önemli sonuçlara varmışsınızdır eminim. Demek halinden memnun olmayanlar böyle şeyler yaparlar. Halinden memnun olanlarınsa problemleri daha derindir değil mi? Lafı geçiştirmek ve aman son sözü ben söyleyimcilik...

Şimdi aynı şeyi benim yaptığımı söyleyebilirsiniz. Ama iletinizde bana yönelik bir ithamda bulunmuştunuz. Bunun düzeltilmesi gerekti. :)

Herkesin yolu açık olsun tabii...
 

mich Roph

New member
Katılım
30 May 2006
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İtirazım güneşin batması analojisineydi. Bakıyorum hemen "her şeyin bir yaratıcısı var" argümanına geçiş yaptınız. İsterseniz onu da tartışırız tabii. Ama konu değişiyor, başlangıçtaki hataların hata olduğu kabul edilmeden diğer şeyler tartışılıyor; olmuyor...

Köprünün olması, onu yapanın olması, vs. Konuyla pek alakadar şeyler değil mi? Konu neydi, benim itirazım neyeydi, bunlara bakmadan yazarsanız böyle olur işte. Ben köprüyü gördüm de, onu yapanı görmediydim... Yok ya?! Daha önce hiç köprü yapılırken, veya körünün yapımı hakkında bir şey görmedin mi? Peki daha önce kaç tane evren gördün? Kaç tane evrenin oluşumu sürecinde oradaydın? Ve kaçında Allah vardı?
 

alem-i ervah

New member
Katılım
20 Ocak 2006
Mesajlar
463
Tepkime puanı
4
Puanları
0
ailem ve benim hakkımda yazdıklarınız için hiçte öyle biri degilim demiştim...ama bunu bile anlamıyorsunuz....evet gözlemlemiştim öylelerini.

1, si söylemeye cesareti olmayanların söylüyormuşçasına cümle kurup sonrasında bunu kullanmaları..
2, si sizin gibi ruhani bunalım yaşayanların bunun farkına varamayıp karşısındakini suçlamaları
3, .....şuan bu kelimenin geregi yok..bu sebeple yazmaktan vazgeçtim...
listeyi uzatmayacagım..

son sözü söyleme gibi bir takıntım yok..dediginiz gibi belli ki sizin var...
 
Üst Alt