Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Annelerimiz hakkinda

  • Konbuyu başlatan hüma-gül
  • Başlangıç tarihi
H

hüma-gül

Guest
Yaratılmışların en şereflisi ve en mükemmeli olan insan bir çok görevlerle sorumlu tutulmuştur. Bu görevlerin başında Allah’a karşı görevlerimiz ile ailemize karşı sorumluluklarımız gelmektedir.


Allah, insanın ve bütün kainatın yaratıcısıdır. Anne ve babamız ise dünyaya gelişimizin sebebidirler.


Canlılar arasında insanın ayrı bir yeri vardır. Yeni doğan çocuk, hayatını devam ettirebilmek için zorunlu olan en tabii ihtiyaçlarını bile karşılamaktan acizdir. Belli bir süre bakıma, himayeye, şefkate muhtaçtır.


Bu çocuğa en iyi bakacak, onu her türlü olumsuzluklara karşı, kendi hayatını bile tehlikeye atarak koruyacak ve himaye edecek olan yegane varlık annedir.


O anne ki, çocukları için bir çok sıkıntılara katlanır. Sevgi ve şefkat duyguları ile onları her türlü tehlikelerden, dert ve sıkıntılardan korumaya çalışır. Onların büyümeleri ve iyi bir insan olmaları için eşiyle birlikte çalışır, didinir.


O, gerektiğinde yemez, yedirir. Giymez, giydirir. Dinimiz, anne-babanın çocukları için katlandığı sıkıntılara, çektiği çilelere karşılık onları mükafatlandırmış, Allah’ın rızasının kazanılabilmesi için öncelikle anne-babanın rızasının kazanılmasını emretmiştir. Anne-babanın rızasını kazanmak; gönüllerini hoş tutmakla, onlara hizmet etmekle, öğütlerini dinlemekle, onlara saygılı davranmakla, emirlerini yerine getirmekle, onları üzmemekle, incitmemekle, ihtiyaçları varsa o ihtiyaçları gidermekle mümkün olur.


Bu konuda; Yüce Allah İsra Sûresi 23. Ayetinde: “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, Anne-Babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Eğer onlardan biri veya her ikisi senin yanında iken ihtiyarlayacak olursa, onlara karşı Öf bile deme, onları azarlama, onlara güzel ve tatlı söz söyle” buyurmaktadır.


Görüldüğü üzere dinimiz, ebeveynimizi üzmek, incitmek, şöyle dursun; yüzlerine karşı “Öf” bile demeyi yasaklamış, onlara son derece saygılı olmayı, hoşgörülü davranmayı ve onları yürekten sevmeyi emretmiştir.


Anne-babamız bize darılsalar da, kırıcı ve acı sözler söyleseler de, onlara daima güler yüz göstermeli, hoş görülü olmalıyız. Onlardan hiçbir zaman şikayet etmemeliyiz.
Anne sevgisi, sevgilerin en güzelidir. Anne; bağlılığın fedakarlığın, cömertliğin, karşılık beklemeden vermenin ve sevmenin sembolüdür.

Anne, ilâhi rahmete benzer. Hep verir, fakat karşılık beklemez.
Yüce dinimiz, anneye ve anne sevgisine özel bir yer vermiş, cenneti annelerin ayakları altına sermiş, vaktinde kılınan namazdan sonra en sevimli işin anneye iyilik etmek olduğunu, Allah’ın rızasını kazanmanın, cennete ulaşmanın en kestirme yolunun anneye hizmetten ve anneyi gereği gibi sevmekten geçtiğini bildirmiştir
-Ne mutlu, annelerini, layıkıyla sevenlere; onları her zaman hatırlayanlara, annelerine en güzel şekilde hizmet edenlere, annelerinin hayır dualarını alıp, dünya ve âhiret mutluluğuna erebilenlere
 

Yasemin03

New member
Katılım
23 Ara 2006
Mesajlar
254
Tepkime puanı
42
Puanları
0
Yaş
39
Zaten anneler tekdir. cocuklari icin hersey yaparlar, hemde baska cocuklar icinde. ne yaparsak yetmez, annelerimiz bize yaptigi gibi.

Bende bir Zafer-Dergisinden okumustum bir hikayeyi:

Bir adam Peygamber Aleyhisselam'in huzuruna gelerek sordu:
"Yâ Resulullah, söyle tatli tuzlu bir sohbet etmek istiyorum. Kendisiyle oturup da sohbet edilecek en lâyik insan kimdir acaba?"
Peygamber Aleyhisselam ona su cevabi verdi:
"Oturup da tatli sohbet etmeye en lâyik olan annendir."
Adam yine sordu:
"Daha sonra kiminle sohbet edeyim yâ Resulullah?"
"Annenle."
"Bundan sonra?"
"Yine annenle."
"Daha sonra?"
"Yine annenle."
"Bundan sonra?"
"Bundan sonra babanla!"
"Ondan sonra?"
"Ondan sonra da, yakin akrabalarinla..."

Ve Zafer-Dergisinde baska birsey okumustum:

Annenin hizmeti karsiliksizdir. Yavrusunu besler, büyütür, yetistirir; sonra yavrular ucar gider. Sonra yeni yavrular gelir. Birbiri ardinca gelip giden yavrular ugruna cirpinan, zahmet ceken, tahammülü imkânsiz acliklara katlanan, gerekirse hayatini fedâ eden anne, bütün bunlari hicbir karsilik beklemeden ve görmeden yapar. Bunu yaptiran ise, askin da ötesinde bir istir; cünkü âsik sevdiginden karsilik ister.

Allah senden razi olsun.
 
H

hüma-gül

Guest
MELEK ANNE

Bir zamanlar dünyaya gelmeye hazirlanan
bir bebek varmis. Bir gün Allaha sormus:

-Allahim, beni yarin dünyaya gönderecegini
söylediler, fakat ben o kadar kücük ve
gücsüzüm ki, orada nasil yasayacagim?

-Tüm meleklerin arasindan senin icin bir
tanesini sectim. O seni bekliyor olacak
ve seni koruyacak. Melegin sana hergün
sarki söyleyecek ve gülümseyecek.
Böylece sen onun sevgisini
hissedecek ve mutlu olacaksın.

-Pekiiiii... Insanlar bana birseyler
söylediklerinde, dillerini bilmeden
söylenenleri nasil anlayacagim?

-Melegin sana dünyada duyabilecegin en
güzel ve tatli sözcükleri söyleyecek, sana
konusmayi dikkatle ve sevgiyle ögretecek.

-Peki Allahim, ben seninle konusmak
istersem ne yapacagim?

-Melegin sana ellerini acarak
bana dua etmeyi de ögretecek.

-Dünyada kötü adamlar oldugunu duydum,
beni kim koruyacak?

-Melegin seni kendi hayati pahasina
dahi olsa daima koruyacak.

-Fakat ben, seni bir daha
göremeyecegim icin cok üzgünüm.

-Melegin sana sürekli benden söz edecek
ve bana gelmenin yollarini sana ögretecek.

O sirada Cennette bir sessizlik olur
ve düyanın sesleri cennete kadar ulasir.
Bebek gitmek üzere oldugunu anlar
ve son bir soru sorar:

-Allahim, eger simdi gitmek üzereysem lütfen
cabuk söyle, benim melegimin adi ne?

-Meleginin adinin önemi yok yavrum,
sen onu ANNE diye cagiracaksin.
 

Asya

New member
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,020
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
37
Konum
Ýstanbul
MELEK ANNE

Bir zamanlar dünyaya gelmeye hazirlanan
bir bebek varmis. Bir gün Allaha sormus:

-Allahim, beni yarin dünyaya gönderecegini
söylediler, fakat ben o kadar kücük ve
gücsüzüm ki, orada nasil yasayacagim?

-Tüm meleklerin arasindan senin icin bir
tanesini sectim. O seni bekliyor olacak
ve seni koruyacak. Melegin sana hergün
sarki söyleyecek ve gülümseyecek.
Böylece sen onun sevgisini
hissedecek ve mutlu olacaksın.

-Pekiiiii... Insanlar bana birseyler
söylediklerinde, dillerini bilmeden
söylenenleri nasil anlayacagim?

-Melegin sana dünyada duyabilecegin en
güzel ve tatli sözcükleri söyleyecek, sana
konusmayi dikkatle ve sevgiyle ögretecek.

-Peki Allahim, ben seninle konusmak
istersem ne yapacagim?

-Melegin sana ellerini acarak
bana dua etmeyi de ögretecek.

-Dünyada kötü adamlar oldugunu duydum,
beni kim koruyacak?

-Melegin seni kendi hayati pahasina
dahi olsa daima koruyacak.

-Fakat ben, seni bir daha
göremeyecegim icin cok üzgünüm.

-Melegin sana sürekli benden söz edecek
ve bana gelmenin yollarini sana ögretecek.

O sirada Cennette bir sessizlik olur
ve düyanın sesleri cennete kadar ulasir.
Bebek gitmek üzere oldugunu anlar
ve son bir soru sorar:

-Allahim, eger simdi gitmek üzereysem lütfen
cabuk söyle, benim melegimin adi ne?

-Meleginin adinin önemi yok yavrum,
sen onu ANNE diye cagiracaksin.

bu öyküyü daha önce bir tv programında izlemiştim.çok hoşuma gitmişti. etkilemişti beni.paylaşım için teşekkürler.
 
Z

zeynep_hearty

Guest
rabbim razı olsun paylaşım için anne denince hep farklı duygular yaşamışımdır...selam ve dua ile..
 

nurullah_01

New member
Katılım
15 Ocak 2007
Mesajlar
488
Tepkime puanı
14
Puanları
0
Yaş
41
Konum
huzur diyarýndan
Anneye Hizmet mi, Nafile ibadet mi?

Anneye Hizmet mi, Nafile ibadet mi?

İki kardeş vardı. Bir de yaşlı anneleri bulunuyordu. Her gece sırayla kardeşlerden biri, annesinin hizmeti ile uğraşır, diğeri de Allah’a ibadet ederdi. Bir akşam Allah’a ibadet eden kardeş, yaptığı ibadetten öyle bir tat aldı ki, kardeşine:
– Bu gece de anneme sen hizmet et, ben ibadete devam edeyim, dedi.
Kardeşi bu teklifi kabul etti. Ne var ki, ibadet eden kardeş ibadet sırasında secdede uyuyakaldı. Rüyasında bir ses ona:
– Kardeşini bağışladık, seni de onun hatırı için affettik, diyordu.
İbadetle meşgul olan genç: “Ben Allah’a ibadet ediyorum, kardeşim ise anneme hizmet ediyor. Fakat ben onun yaptığı iş sebebi ile bağışlanıyorum. Bu nasıl olur?” diye sordu.
Ses ona şu cevabı verdi: “Evet öyledir. Çünkü senin yaptığın ibadetlere Allah’ın bir ihtiyacı yok. Ama kardeşinin yaptığı hizmetlere, annenin çok ihtiyacı var...”
 
Z

zabotek

Guest
nurullah hocam sen uyumayacakmıydın?

bende yatacaksın diye iyi geceler demiştim.. neyse ben kaçayım bari.. 5 dakka sonra.. selametle
 

isyanlý-sükut

New member
Katılım
23 Şub 2007
Mesajlar
65
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
44
Ana-babaya hizmet

Ana-babaya hizmet

Sual: Ana baba hakkı, onlara hizmetin önemi hakkında bilgi verir misiniz?

CEVAP
İmandan sonra birinci vazifemiz ana-babanın kalbini kırmamaktır. Onlar ne kadar kötü olsalar da, yine her şeyin üstünde hakları vardır. Onların kalbini kıranın ibadeti kabul olmaz. Müslüman doğmamıza ve müslüman yetişmemize sebep olan ana-babamızın kalbini kırarsak Cennete girmemiz düşünülebilir mi? Müslüman ana-babamız, bizden razı olmadıkça, Allahü teâlânın sevdiği kulu olmamız çok zordur. İyilik ederek rızalarını almaya çalışmalıdır!

Allahü teâlâ ana-babaya iyilik edin buyuruyor. (Nisa 36, Enam 151, Ankebut 8)

Hadis-i şeriflerde de buyuruldu ki:
(Ana-babasına hizmet edenin ömrü bereketli ve uzun olur. Onlara karşı gelenin, âsi olanın ömrü bereketsiz ve kısa olur.) [Ey Oğul İlm.]

(Ana-babası, yanında ihtiyarladığı halde, [onların rızalarını alamayıp] Cenneti kazanamayanın burnu sürtülsün.) [Tirmizi]

(Cihad, fisebilillah [Allah yolunda] sadece kılıç sallamak değildir. Ana-babaya veya evlada bakmak da cihaddır. Ele muhtaç olmamak için çalışmak da cihaddır.) [Deylemi]

Ana babanın yüzüne sert bakmamalı, şefkatle ve sevgi ile bakmalı! Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Ana-babanın yüzüne sevgi ile bakmak ibadettir.) [Ebu Nuaym]

(Ana-babanın yüzüne şefkatle bakana, kabul olmuş bir hac sevabı yazılır.) [İ.Rafii]

(Huzurunda alıcı ile satıcı arasındaki köle gibi durmayan kimse babasının hakkını ödeyemez.) [İ.Gazali]

Evladın, ana-babasına, sevgi ile bakışı için, kabul edilmiş bir hac sevabı verileceği bildirilince, oradakiler, (Günde bin defa bakarsa da böyle sevaba kavuşur mu?) dediklerinde, Peygamber efendimiz, (Günde yüzbin defa baksa da) buyurdu. (Şir’a)

Evliyanın büyüklerinden birisi, nafile hacca gitmek üzere yola çıktı. Bir ara Bağdat’a uğradı. Orada Ebu Hâzım-ı Mekki hazretlerini ziyarete gitti. O anda uyuyordu. Biraz bekledi. Uyandı ve o zata dedi ki:
- Şimdi Resulullah efendimizi rüyada gördüm. Bana, senin hakkında, (Annesinin hakkını gözetsin, bu, hac etmekten daha iyidir) haberini ulaştırmamı emretti. Bunun üzerine o zat geri döndü ve bütün hayatı boyunca annesine hizmet edip duasına kavuştu.

Buhari’deki hadis-i şerifte özetle deniyor ki:
Eski ümmetlerden üç kişi yolculuğa çıkarlar. Geceyi geçirmek üzere bir mağaraya girince dağdan bir kaya parçası yuvarlanarak mağaranın ağzını kapatır. “Bizi bu kayadan ancak iyi amellerimizi dile getirerek Allahü teâlâya yapacağımız dua kurtarabilir” derler.

İçlerinden biri şöyle dedi:
Anam-babam çok yaşlı idi. Onları doyurmadan çoluk çocuğumu ve hayvanlarımı doyurmazdım. Bir gün, odun toplamak için uzaklara gitmiştim. Geç vakte kadar da dönemedim. Akşam içecekleri sütü, getirdiğimde anamla babam uyumuşlar. Onlara sütlerini içirmeden önce çoluk çocuğumun ve hayvanlarımın karınlarını doyurmazdım. Çocuklar da, yanımda ağlıyorlardı. Çanak elimde tanyeri ağarıncaya kadar onların uyanmalarını bekledim. Anamla babam uyanıp sütlerini içtiler. (Ya Rabbi bunu senin rızan için yapmışsam buradan bizi kurtar)
Kaya biraz açıldı. Fakat çıkmak mümkün değildi.

İkincisi, her türlü imkan varken çok sevdiği amcasının kızı ile zina etmediği ve kıza verdiği 120 dinar altını almadığı olayı hatırlayıp, (Ya Rabbi, bunları senin rızan için yapmışsam bizi buradan kurtar) dedi. Kaya biraz daha açıldı. Ancak yer çıkabilecekleri kadar değildi.

Üçüncüsü şöyle dedi:
Çalıştırdığım işçilerden biri ücretini almadan gitmişti. Ben de onun ücretini ürettim. Bundan birçok mal meydana geldi. Bir müddet sonra bana gelip ücretini istedi. (Şu gördüğün develer, sığırlar, koyunların hepsi senin ücretinden üremiştir, al götür) dedim. O da (benimle alay etmiyorsun ya) dedi. Ben de (hayır, alay etmiyorum, doğrusu bu) deyince, malların hepsini alarak götürdü. Bana hiçbir şey bırakmadı. (Ya Rabbi bunu senin rızan için yapmışsam, içinde bulunduğumuz şu beladan bizi kurtar.)

Bunun üzerine kaya tamamen açıldı. Onlar da mağaradan çıktı. (Buhari)
 

isyanlý-sükut

New member
Katılım
23 Şub 2007
Mesajlar
65
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
44
ana duası

ana duası

Musâ peygamber, Tûr Dağı’nda Allah u Tealâ ile konuşma şerefine erdikten sonra: “Yâ Rabbi, benim Cennet’teki komşularım kimlerdir, bazılarını bildirir misin?” diye bir istekte bulunmuştu.
Allah, Musâ peygambere: “Senin Cennet’teki komşularından biri, falan yerde yaşayan bir kasaptır. Görmek istersen, dükkânı falan yerdedir. Git, bir gece kendisine misafir ol,” buyurdu.
Musâ Peygamber, bu kasabın nasıl bir iyilik işleyerek kendine Cennet’te komşu olmayı hak ettiğini düşündü. Bu merakla, onun bulunduğu bölgeye doğru yola çıktı. Nihayet kasabı bularak: “Ey Allah’ın kulu, bu gece sana misafir olmak istiyorum, kabul eder misin?” dedi.
Kasap: “Hay hay! Tanrı misafirlerine, kapım daima açıktır, akşam olsun da eve birlikte gidelim, dedi.
Akşam olunca, kasap elindeki sepetin içini yiyeceklerle doldurdu. Birlikte evin yolunu tuttular. Eve gelince kasap:
– Bana müsaade buyurun, evvela şu salıncakta, değerli bir misafirim daha vardır. Onun hatırını sorup ihtiyaçlarını karşılayayım, sonra sizinle ilgilenirim, dedi. Odanın bir köşesinde asılı duran salıncaktan yaşlı bir kadın çıkardı. Altını temizledi, elbisesini değiştirdi. Adeta bir iskeletten ibaret kalmış ihtiyarın bütün hizmetini görüp, yemeğini yedirdikten sonra, tekrar yerine yatırdı. O sırada İhtiyar kadının anlaşılır anlaşılmaz bir şeyler söylendiği duyuldu. Kasap da bu sözlere “âmin” dedi.
Musâ peygamber sordu: “Bu kimdir ki, kendisine bu kadar özenle hizmet ediyorsun?”
Kasap: “Bu benim anamdır. Vaktiyle benim bütün zahmet ve sıkıntılarıma katlanmış vefakâr bir kadındır. Şimdi ben de kendisine evlâtlık görevimi yapmaya çalışmaktayım.”
– Peki, hizmetinin sonunda bir şeyler söyledi, sen de âmin, dedin; ne dedi ki?
– Annem, hizmetlerimden çok memnun kaldığı için, bana her gün, “Oğlum, Cennet’te Musâ Peygambere komşu olasın.” diye dua eder; ben de âmin derim. Bu olacak iş mi? Musâ Peygamber kim, ben kim? Ben onun yanına bile yaklaşabilir miyim hiç?
Bu esnada kendisini tanıtan Musâ Peygamber: “Müjdeler olsun sana,” dedi. “Ben Musâ Peygamber’im. Cennette senin bana komşu olacağını Allah haber verdiği için, komşumu görmek üzere buraya gelmiştim. Anana hizmetten sakın geri kalma,” diyerek oradan ayrıldı.
_________________
Annenin çocuğuna duası, Allah yanında en makbul dualardan biridir. Anasının hayır duasını alanlara ne mutlu!..
 

isyanlý-sükut

New member
Katılım
23 Şub 2007
Mesajlar
65
Tepkime puanı
2
Puanları
0
Yaş
44
anneye hizmetmi?nafile ibadetmi*

anneye hizmetmi?nafile ibadetmi*

İki kardeş vardı. Bir de yaşlı anneleri bulunuyordu. Her gece sırayla kardeşlerden biri, annesinin hizmeti ile uğraşır, diğeri de Allah’a ibadet ederdi. Bir akşam Allah’a ibadet eden kardeş, yaptığı ibadetten öyle bir tat aldı ki, kardeşine:
– Bu gece de anneme sen hizmet et, ben ibadete devam edeyim, dedi.
Kardeşi bu teklifi kabul etti. Ne var ki, ibadet eden kardeş ibadet sırasında secdede uyuyakaldı. Rüyasında bir ses ona:
– Kardeşini bağışladık, seni de onun hatırı için affettik, diyordu.
İbadetle meşgul olan genç: “Ben Allah’a ibadet ediyorum, kardeşim ise anneme hizmet ediyor. Fakat ben onun yaptığı iş sebebi ile bağışlanıyorum. Bu nasıl olur?” diye sordu.
Ses ona şu cevabı verdi: “Evet öyledir. Çünkü senin yaptığın ibadetlere Allah’ın bir ihtiyacı yok. Ama kardeşinin yaptığı hizmetlere, annenin çok ihtiyacı var...”
 

yýldýz

New member
Katılım
22 Ağu 2006
Mesajlar
1,359
Tepkime puanı
8
Puanları
0
Resülallah(s.a.v.) efendimiz de savaşa çıkmadan önce ana- babası bakıma muhtaç olanları ayırır ve savaşa götürmezmiş. Onların bakımı ile meşgul olmalarını söylermiş.
 

EMÝRA

New member
Katılım
19 Şub 2007
Mesajlar
186
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
36
ah canım annem benim .paylaşım için sağol..
 

radikal

New member
Katılım
10 Şub 2007
Mesajlar
2,635
Tepkime puanı
1,763
Puanları
0
Yaş
50
Konum
Gönül aleminden
Allah (cc) razı olsun Hümagül hanım. Bir anne olarak bunu bizlerle paylaşmanız çok hoş ve anlamlı.Teşekkür ederiz. (Bu günlerde biraz fazlamı duygusal oldum nedir?) :rolleyes:
 
Üst Alt