Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

anne sevgisi

yasin15

New member
Katılım
3 Eyl 2006
Mesajlar
203
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
ANNE SEVGİSİ
Nuray;4.sınıf öğrencisiydi.Derslerine severek çalışır,okula büyük bir istekle giderdi.Okul çıkışı doğru eve giderdi çünkü okulda annesini özlerdi.Annesine çok değer verir onu çok severdi.
4.sınıfın ilk dönemi bitmiş,tatile girilmişti.Nuray;taktir aldığı için ailesi onu İstanbula tatile göndermişlerdi.Ancak o birtürlü mutlu olamıyordu.Çünkü annesini özlemişti.Hemen geri dönmek istiyordu.Annesiyle telefonda konuşurken dayanamayıp ağlamaya başladı ve annesine onu çok özlediğini ve geri dönmek istediğini söyledi.Kızının üzülmesine dayanamayan annesi geri dönmesini söyleyince çok sevindi Nuray çünkü annesine kavuşacaktı.Hemen toparlanmaya başlamıştı ki telefon yeniden çaldı.Arayan Nuray’ın babasıydı.Nuray’ın dönmemesini çünkü annesin oraya geleceğini söylüyordu.Bunu duyunca daha da sevindi Nuray çünkü böylelikle hem güzel bir tatil yapacak hemde annesi yanında olacaktı.
Tatil çok güzel ve eğlenceli geçiyordu.Nuray çok eğleniyor ve yeni yerler keşfediyordu.Oldukça mutluydu.Fakat bu mutluluğu fazla uzun sürmedi.Birgün annesinin başı dönmeye başladı ve düşüp bayıldı.Herkes annesini iyi olduğunu,sadece bayıldığını anlatmaya çalışıyordu ama Nuray dinlemiyordu onları.Annesi yeniden gözlerini açana kadar hep ağladı.Annesi gözlerini açtığında ise sevinçle onu küçük kollarının arasına aldı.
O günden sonra annesi sık sık bayılır olmuştu.Bu bayılmaların sebebini merak eden halası ve annesi hastahaneye gitmişlerdi.Doktordan geldikten sonra sebenin kansızlık oldunu söylemişlerdi Nuray’a.
Eve dönüş vakti gelmişti.Geçirdiği güzel günler için halasına ve kuzenine teşekkür edip dönüş yolunu tutmuştular.Artık evindeydi Nuray.Evini,arkadaşlarını,babasını özlemişti.Eviyle ve babasıyla hasret giderip hemen arkadaşlarının yanına koştu.Onlara tatilde gördüğü yerleri ve öğrendiklerini anlattı,arkadaşları da o yokken neler olup bittiğini.Ama onların anlattıkları hep aynıydı.
Eve dönmeleri annesinin bayılmalarını değiştirmemişti,aksine annesi daha sık bayılır olmuştu.Zaman geçtikçe annesi zayıflamaya başlamıştı,yemek yiyemiyor ve yataktan kalkamıyordu artık annesi.Annesi yataklara düşmüş,evin bütün sorumluluğu Nuray’a kalmıştı.
Gün geçtikçe annesi daha da kötüye gidiyor,bu durumda en çok Nuray’ı üzüyor ve yine en çok onu etkiliyordu.Hem okula gidiyor,hem annesine bakıyor,hemde evin bütün işlerini tek başına yapıyordu.Annesine büyük bir sevgi ve şevkatle bakıyor,bütün isteklerini yerine getirmeye çalışıyordu.Çok yoruluyordu ama annesinin sıcak bir gülümseyişi ,tatlı bir öpüşü bütün yorgunluğunu alıyordu.Okuldan doğru eve geliyor,yemeği,temizliği yapıyor annesinin karnını doyuruyor ve derslerine çalışıyordu.Arkadaşları onu oyun oynamaya çağırdğında içinden hep gitmek geliyor ama sorumluluklarını bildiği için hiç gitmiyordu.
Annesinin yakında onu bırakıp gideceğini anlıyordu artık.Ama bunu kendine bile söylemeye,aklına bile getirmeye korkuyordu.Annesi olmadan ne yapar,nasıl yaşardı.Kime sarılıp annem diye öperdi,sonra annesinde duyduğu o kokuyu kimde duyardı?
Ancak çok geçmeden annesin ölümüne saatler kaldığını anladı.Halası ve yengesi ondan kefenlik isteyince kendisini tutamadı ve bağırmaya başladı;”siz ne sanıyorsunuz,annem ölmeyecek benim.O hep benimle olacak.Siz girin o kefenliğe,annem girmeyecek”.
Ağlayarak kaçtı evden,oysa söylediklerine kendisi de inanmıyordu.Akşam olunaca babası halasında kalmasını söyledi.O kadar yorgun ve üzgündü ki itiraz edemedi.Halasına gitti,yatağa girdi ama gözüne uyku girmiyordu,annesini düşünüyordu.Sabaha karşı içinin geçtiği sırada babasının telefon konuşmasıyla uyandı.O an gözleri yaşlarla doldu.Artık annesi yanlarında değildi,anladı bunu.Hemen babasının yanına koştu.Babası onu teselli etmeye çalışıyordu ama nafile,dinlemiyordu babasını.Eve koştu ve annesinin yattığı odaya girdi ama annesi yoktu.Yan odaya geçti ve o an donup kaldı;yerde,üzerine beyaz bir çarşaf örtülmüş ve karnının üzerinde bir makas.Hemen koştu başucuna ;çarşafı araladı,sonra tamamen açtı.Evet orda yatan annesiydi.Gözleri karardı,karnında bir boşluk hissetti ve uyandığında kendini halasının kolları arasında buldu.Ağlıyor,ağlıyor,ağlıyordu.Kimseye tek kelime etmeden annesinin –gözleri açık-yüzüne bakıyordu.Sonra oradan alıp yıkamaya götürdüler annesini.Nuray’da onlarla beraber gitti.Annesinin kapanmak bilmeyen gözlerine kenetlenmiş gözleri ve aklında annesinin sözleri-ölürsem gözlerim senin için açık gidecek-öylece oturuyordu.Yıkadılar annesini ve kefene sarıp tabutla götürdüler çok uzaklara.O an Nuray anladı gidenin sadece annesinin bedeni olduğunu,ruhu ise biryerlerden onu izliyordu.
Günler,haftalar hatta yıllar geçti.Nuray azalmak bilmeyen özlemle hala annesine kavuşmanın hayaliyle yaşıyor.Annesinin kokusunu çok özlüyor.Her gece annesinin başörtüsünü koklayıp,resmiyle dertleşiyor...


(elinizdeyken değerini bilin annenizin...)
 
Üst Alt