Rahman ve Rahim aLLaH'ın ismiyle.
1. Tüm dünyaya bir uyarı olarak, Yasalar Kitabını kuluna indiren çok Yücedir.
Bize acıdığın için, iyiliğimiz için, dünya-ahret saadetimiz için indirdiğin yasalara kanımın son damlasına kadar uyacağıma and içerim Allah'ım..
2. Göklerin ve yerin yönetimi O'na aittir. Çocuk edinmemiştir, yönetiminde de kendisinin ortağı yoktur. Her şeyi yaratmış ve en ayrıntılı ölçülerle ona düzen vermiştir.
Hayatımın hiçbir anında yaratıcılığını ve yöneticiliğine ne pahasına olursa olsun, unutmayacağıma and içiyorum Allah'ım
3. Buna rağmen O'nun yanında, bir şey yaratamıyan, kendileri yaratılan, kendilerine bile yarar ve zarar veremiyen, öldüremiyen, yaşatamıyan ve diriltemiyen bir takım tanrılar edindiler.
Haşa.. Ne ölü ne diri.. Senden bir başkasını dost.. veli.. önder.. rehber.. yardımcı edinmeyeceğime and içerim Allah'ım
4. İnkar edenler, "Bu, başkalarının yardımıyla onun uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir," diyerek haksız ve asılsız bir tez ortaya koydular.
Hiç bir tezimde, inkarın, yalanın ve indirdiğin yasalar haricinde hiçbir eserin yeri olmayacağına and içerim Allah'ım..
5. Dediler, "Yazıp durduğu şey evvelkilerin masallarıdır; gece gündüz kendisine dikte edilmektedir."
Ne verdinse, ne gönderdinse, ne emrettinse, ne vahyettinse.. hepsine amenna vesaddakna diyor.. ömrümün sonuna kadar da diyeceğime and içerim Allah'ım
6. De ki, "Onu, göklerin ve yerin gizliliklerini bilen indirmiştir. O, Bağışlayandır, Rahimdir."
Zaten senden başka hiç kimseyi, hiçbir şeyi hiçbir gücü gizlibilen olarak görmedim, görmeyeceğime and içerim Allah'ım
7. Ve dediler, "Nasıl olur da bu elçi yemek yiyor ve çarşılarda dolaşıyor? Kendisiyle birlikte uyarıcı olarak bir melek inseydi ya!"
Çarşıda gezen, oturan, uyuyan, yiyen, içen ama asla Hüküm koyma da sana eş ve ortak olmayan, O büyük Ahlak sahibini, gönderdiğin vahyin tebliğcisi ve Hatemünnebiyyin olarak kabul ettim.. Senin tanıttığından öte unvanlar vermeyeceğime and içerim Allah'ım..
8. "Yahut kendisine bir hazine atılsaydı, veya kendisinin bir bahçesi olsaydı ve ondan yeseydi!" Hatta zalimler, "Siz, büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz," dediler.
Biz peygambere verdiğin en büyük hazinenin vah olduğuna inandık..
Kur'andan öte hazine kabul etmedik.. Etmeyeceğimize and içeriz Allah'ım..
9. Bak, senin için ne örnekler verdiler de saptılar, yolu asla bulamıyacaklardır.
Bizim Allah ve Rasulü hakkında tüm bilgimiz Vahy ile bildirdiğin kadardır, ötesine aklımız ermez, erdirmeye de çalışmayacağımıza and içeriz Allah'ım
10. Dilerse sana, bunlardan daha iyi olan, içlerinden ırmaklar akan cennetler (bahçeler) ve köşkler verebilen O çok yücedir.
Dileyen, veren, alan, ödüllendiren, azablandıran tek sensin..
Bu özellikleri hiç kimseye vermeyeceğimize and içeriz Allah'ım..
11. Doğrusu, onlar Saati (dünyanın sonunu) yalanladılar. Saati yalanlayanlara alevli cehennemi hazırladık.
Yalanladığımız, suçladığımız sadece ve sadece kötü nefsimizdir, madem akıl verdin, biz de saat gününü aklettik ve hep akledeceğimize and içeriz Allah'ım
12. Cehennem onları uzaktan görünce, onun öfkesini ve uğultusunu işitirler.
Ne Cehennemi ne de Cenneti küçümsüyoruz, yarattığın herşeyin muhakkak bir hikmete menbi olduğunu biliyor, bileceğimize and içeriz Allah'ım
13. Zincirlenmiş olarak onun dar bir yerinden atıldıkları zaman ölümü çağırırlar
Ne ölümü ne de Cehennemi çağıranlar sınıfından eyleme, verdiğin iradenin kıymetini bileceğimize and içeriz Allah'ım..
14. Bu gün bir ölüm değil, birçok ölüm çağırın.
Zalimlerden, akılsızlardan, müşriklerden ve pişman olmuşlardan eyleme.. Fehmimizi istediğin doğrultuda diri tutacağımıza and içeriz Allah'ım
15. De ki, "Bu mu, yoksa erdemlilere bir karşılık ve dönüş yeri olarak söz verilmiş ebedi cennet mi daha iyi?"
Müslümanlar için Cennet, Müşrikler için Cehennem iyidir, yaptığın bu tanzimin kadrini bileceğimize and içeriz Allah'ım..
16. Onlar orada ebedi olarak dilediklerini elde ederler. Bu, Rabbin'in mutlak surette gerçekleşecek sözüdür.
Elhamdülillah.. Hamdimizin daimliliğine and içerim Allah'ım..
17. Onları ve onların aLLaH'tan başka taptıklarını topladığı gün, "Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa onlar mı yolu saptılar?" der.
Haşa.. Değil Sen'den başkasına tapmık.. Senden başkasına zerre meyli bile kayıp bilir.. Sadece İbadet edebildiğimden yardım diler, boyun eğer, meylederim, sapıtacaklara zerre meyletmeyeceğime and içerim Allah'ım..
18. "Sen yücesin, senin yanında kimseyi veliler kabul etmek bize yakışmaz. Fakat, sen onlara ve atalarına nimetler bağışladın. Nihayet, onlar mesajı unutup yozlaşan bir toplum oldular," diye karşılık verdiler.
Elbette yakışmaz, Onlar sahip olduğum değerlerin hangisinin yaratıcısı ki, hayatımın hiçbir alanında dahli olmayanları veli ve yardımcı kabul edeyim, bu sapkınlıktan Sana sığınır, sığınacağıma and içerim Allah'ım..
.....................................
28. "Vay bana, keşke falancayı arkadaş edinmeseydim."
En korktuğum şey bu duruma düşmektir, şimdiye dek, Allah, Rasülü ve Vahyi hariç kimseyi arkadaş edinmedim, edinmeyeceğime de ant içerim Allah'ım..
.......................................
30. Elçi de, "Rabbim, halkım Kuran'ı terketti," der.
Vallahi terkettiler, billahi terkettiler ve yerine ne kitaplar edindiler..
Bu şikayet ile karşılaşacağıma, gökyüzünde gözükmeyen bir zerre olmayı yeğlerim..
Kur'ana hiç sırtımı dönmedim, dönmeyeceğimize de ant içeriz Allah'ım..
1. Tüm dünyaya bir uyarı olarak, Yasalar Kitabını kuluna indiren çok Yücedir.
Bize acıdığın için, iyiliğimiz için, dünya-ahret saadetimiz için indirdiğin yasalara kanımın son damlasına kadar uyacağıma and içerim Allah'ım..
2. Göklerin ve yerin yönetimi O'na aittir. Çocuk edinmemiştir, yönetiminde de kendisinin ortağı yoktur. Her şeyi yaratmış ve en ayrıntılı ölçülerle ona düzen vermiştir.
Hayatımın hiçbir anında yaratıcılığını ve yöneticiliğine ne pahasına olursa olsun, unutmayacağıma and içiyorum Allah'ım
3. Buna rağmen O'nun yanında, bir şey yaratamıyan, kendileri yaratılan, kendilerine bile yarar ve zarar veremiyen, öldüremiyen, yaşatamıyan ve diriltemiyen bir takım tanrılar edindiler.
Haşa.. Ne ölü ne diri.. Senden bir başkasını dost.. veli.. önder.. rehber.. yardımcı edinmeyeceğime and içerim Allah'ım
4. İnkar edenler, "Bu, başkalarının yardımıyla onun uydurduğu bir yalandan başka bir şey değildir," diyerek haksız ve asılsız bir tez ortaya koydular.
Hiç bir tezimde, inkarın, yalanın ve indirdiğin yasalar haricinde hiçbir eserin yeri olmayacağına and içerim Allah'ım..
5. Dediler, "Yazıp durduğu şey evvelkilerin masallarıdır; gece gündüz kendisine dikte edilmektedir."
Ne verdinse, ne gönderdinse, ne emrettinse, ne vahyettinse.. hepsine amenna vesaddakna diyor.. ömrümün sonuna kadar da diyeceğime and içerim Allah'ım
6. De ki, "Onu, göklerin ve yerin gizliliklerini bilen indirmiştir. O, Bağışlayandır, Rahimdir."
Zaten senden başka hiç kimseyi, hiçbir şeyi hiçbir gücü gizlibilen olarak görmedim, görmeyeceğime and içerim Allah'ım
7. Ve dediler, "Nasıl olur da bu elçi yemek yiyor ve çarşılarda dolaşıyor? Kendisiyle birlikte uyarıcı olarak bir melek inseydi ya!"
Çarşıda gezen, oturan, uyuyan, yiyen, içen ama asla Hüküm koyma da sana eş ve ortak olmayan, O büyük Ahlak sahibini, gönderdiğin vahyin tebliğcisi ve Hatemünnebiyyin olarak kabul ettim.. Senin tanıttığından öte unvanlar vermeyeceğime and içerim Allah'ım..
8. "Yahut kendisine bir hazine atılsaydı, veya kendisinin bir bahçesi olsaydı ve ondan yeseydi!" Hatta zalimler, "Siz, büyülenmiş bir adama uyuyorsunuz," dediler.
Biz peygambere verdiğin en büyük hazinenin vah olduğuna inandık..
Kur'andan öte hazine kabul etmedik.. Etmeyeceğimize and içeriz Allah'ım..
9. Bak, senin için ne örnekler verdiler de saptılar, yolu asla bulamıyacaklardır.
Bizim Allah ve Rasulü hakkında tüm bilgimiz Vahy ile bildirdiğin kadardır, ötesine aklımız ermez, erdirmeye de çalışmayacağımıza and içeriz Allah'ım
10. Dilerse sana, bunlardan daha iyi olan, içlerinden ırmaklar akan cennetler (bahçeler) ve köşkler verebilen O çok yücedir.
Dileyen, veren, alan, ödüllendiren, azablandıran tek sensin..
Bu özellikleri hiç kimseye vermeyeceğimize and içeriz Allah'ım..
11. Doğrusu, onlar Saati (dünyanın sonunu) yalanladılar. Saati yalanlayanlara alevli cehennemi hazırladık.
Yalanladığımız, suçladığımız sadece ve sadece kötü nefsimizdir, madem akıl verdin, biz de saat gününü aklettik ve hep akledeceğimize and içeriz Allah'ım
12. Cehennem onları uzaktan görünce, onun öfkesini ve uğultusunu işitirler.
Ne Cehennemi ne de Cenneti küçümsüyoruz, yarattığın herşeyin muhakkak bir hikmete menbi olduğunu biliyor, bileceğimize and içeriz Allah'ım
13. Zincirlenmiş olarak onun dar bir yerinden atıldıkları zaman ölümü çağırırlar
Ne ölümü ne de Cehennemi çağıranlar sınıfından eyleme, verdiğin iradenin kıymetini bileceğimize and içeriz Allah'ım..
14. Bu gün bir ölüm değil, birçok ölüm çağırın.
Zalimlerden, akılsızlardan, müşriklerden ve pişman olmuşlardan eyleme.. Fehmimizi istediğin doğrultuda diri tutacağımıza and içeriz Allah'ım
15. De ki, "Bu mu, yoksa erdemlilere bir karşılık ve dönüş yeri olarak söz verilmiş ebedi cennet mi daha iyi?"
Müslümanlar için Cennet, Müşrikler için Cehennem iyidir, yaptığın bu tanzimin kadrini bileceğimize and içeriz Allah'ım..
16. Onlar orada ebedi olarak dilediklerini elde ederler. Bu, Rabbin'in mutlak surette gerçekleşecek sözüdür.
Elhamdülillah.. Hamdimizin daimliliğine and içerim Allah'ım..
17. Onları ve onların aLLaH'tan başka taptıklarını topladığı gün, "Bu kullarımı siz mi saptırdınız, yoksa onlar mı yolu saptılar?" der.
Haşa.. Değil Sen'den başkasına tapmık.. Senden başkasına zerre meyli bile kayıp bilir.. Sadece İbadet edebildiğimden yardım diler, boyun eğer, meylederim, sapıtacaklara zerre meyletmeyeceğime and içerim Allah'ım..
18. "Sen yücesin, senin yanında kimseyi veliler kabul etmek bize yakışmaz. Fakat, sen onlara ve atalarına nimetler bağışladın. Nihayet, onlar mesajı unutup yozlaşan bir toplum oldular," diye karşılık verdiler.
Elbette yakışmaz, Onlar sahip olduğum değerlerin hangisinin yaratıcısı ki, hayatımın hiçbir alanında dahli olmayanları veli ve yardımcı kabul edeyim, bu sapkınlıktan Sana sığınır, sığınacağıma and içerim Allah'ım..
.....................................
28. "Vay bana, keşke falancayı arkadaş edinmeseydim."
En korktuğum şey bu duruma düşmektir, şimdiye dek, Allah, Rasülü ve Vahyi hariç kimseyi arkadaş edinmedim, edinmeyeceğime de ant içerim Allah'ım..
.......................................
30. Elçi de, "Rabbim, halkım Kuran'ı terketti," der.
Vallahi terkettiler, billahi terkettiler ve yerine ne kitaplar edindiler..
Bu şikayet ile karşılaşacağıma, gökyüzünde gözükmeyen bir zerre olmayı yeğlerim..
Kur'ana hiç sırtımı dönmedim, dönmeyeceğimize de ant içeriz Allah'ım..