Allahü teâlâ, kötülerden dinsizlerden razı olmaz. Razı olmadıklarını Cehenneme, razı olduklarını da Cennete koyacaktır. Kur'an-ı kerimde, Eshab-ı kiram için mealen buyuruluyor ki:
(Allah, onlardan razıdır, onlar da Allah’tan razıdır. İşte bu, en büyük kurtuluş ve saadettir.) [Maide 119]
Bu âyet-i kerimenin (Vesit) tefsirindeki açıklaması şöyle:
Allahü teâlâ, onlardan taat ve ibadetleri ile razıdır. Onlar da, verilen sevap bakımından Allahü teâlâdan razıdır.
Hasan-ı Basri hazretleri de bu âyet-i kerimedeki (en büyük kurtuluş)un, Cehennemden kurtuluş, (en büyük saadet)in ise Cennete kavuşmak olduğunu bildirmektedir. (Riyad-ün nasıhin)
Kavmi, Musa aleyhisselama, (Allahü teâlâdan öğren, neden razı ise, onu yapalım) dedi.
Vahiy geldi. Allahü teâlâ buyurdu ki:
(Kaza ve kaderime rıza gösterirseniz, sizden razı olurum. Benim rızam, sizin rızanıza bağlıdır. Benden razı olursanız, sizden razı olurum.)
Bir hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Allahü teâlâ buyuruyor ki, benim kaza ve kaderime razı olandan razı olurum. Razı olmayandan razı olmam ve ona gazap ederim.)
Allahü teâlâ hadis-i kudside buyuruyor ki:
(Kaza ve kaderime razı olmayan, beğenmeyen ve gönderdiğim belalara sabretmeyen, benden başka Rab arasın! Yer yüzünde kulum olarak bulunmasın!) [Taberani]
Allahü teâlâ, kaza ve kaderine rıza gösteren ve mümin olarak öleceğini bildiği kulundan razı olur; nimetine şükretmeyen, belasına sabretmeyen ve münkir olarak öleceğini bildiği kulundan razı olmaz.
Şu halde hayır ve şerrin Allahü teâlâdan olduğunu bilip nimetlerine şükreden, belalarına sabreden kimse, cenab-ı Hakkın rızasına kavuşur.
Musa aleyhisselam, Hak teâlâya sual etti:
- Ya Rabbi, Âdem aleyhisselamı yaratıp sayısız nimetler verdin. O bunlara karşı nasıl şükretti?
Allahü teâlâ buyurdu ki:
- Bütün nimetleri benden bilmekle...
İnsan iyi bir iş yaparsa, (bunu ben yaptım), dememeli, Allahü teâlânın yardımını, ihsanını unutmamalıdır.
Bir kimseye (Allah razı olsun) demek, (bulunduğun halden Allah razı olsun) demek değildir. (Allahü teâlâ seni razı olduğu yola getirsin) demektir. (Mektubat-ı Rabbani, Risale-i Kuşeyriyye)