Aklıma takılanlar

semazen77' Alıntı:

Herkese selamlar.
Aklıma takılan bazı konular var.
Bi arkadaşım var kendisi atesit olduğunu söylüyor. Bana geçende birşeyler söyledi ben cevap veremedim.
Sizlerin fikirlerini almak istiyorum.
Arkadaşımın şöyle dedi; Bak Cevdet; ben inançsızım. Ama herkese iyi bir insan olarak hayatıma devam ediyorum.
Çevremde nirçok yardım derneğine üyeyim. Anneme huzurevi yerine kendi evimde bakıyorum.
Annem benden her seferinde duacı olduğunu söylüyor. Fakat benim inaçsız olduğumu da biliyor.
Kuran-ı kerim inanmayan insanların cehennemde cayır cayır yanacağını söylüyor.
Şimdi ben hem bu dünya hayatında iyi biri olarak yaşayacağım hemde beni ölünce tekrar yakacaklar.
Başka bi ülkede biri inançlı fakat annesini dövüyor. Kızkardeşini öldürüyor. Hırsızlık yapıyor. Veya kötü yola düşmüş ama inançlı.
Aradaki farkı bana anlat.
Kötülük yapan kötülüğü yapsın. Mükafat alsın. Ben iyilik yapayım ama yanmak üzere cehenneme yollasınlar.
Nedir bu fark dedi?

Ben sustum cevap veremedim.
Sizlerden cevap istiyorum. Siz olsaydınız ne dersiniz?

Genişletmek için tıkla ...

kardeş ,aslında arkadaşın soruyu sorarken cevabı vermiş....
Ben iyilik yaparsam diyor......
oysa insan kim ki oluyor ki ...?
O'nun izni olmadan taşı taş üstüne koysun....
Hayır Allah'tan gelir, bunu böyle bilmek lazım, eğer bir iyilik , hayır yapıyorsak bunun tek müsebbibi Allah'tır, varolan her şey Allah'ın mülküdür ve biz yine bu cömertlikle O'nun mülkünden harcarız....
işte şirk koşanlar hayırlarına -BEN - diye başladı....
hakikat yolunda yürüyenler de Rabbim , Rabbim deyip durdu....
aradaki ince çizgi budur...
Firavun'da yaşadığı devirlerde mutlaka iyilik yaptığı, insanlar olmuştu, ama Tanrılık iddiasında bulunmuştu....

Allah Niçin Kullarını Bir Yaratmadı? Kimini Kör, Kimisini Topal Olarak Yarattı?

1) Allah mülk sahibidir. Mülkünde istediği gibi tasarruf eder. Kimse O’na karışamaz ve O’nun icâdına müdahale edemez. Senin zerratını yaratan, terkibini düzenleyip insanî hüviyeti bahşeden Allah’tır (cc). Sen bunları sana lûtfeden Allah’a daha evvel bir şey vermemişsin ki, O’nun karşısında bir hak iddia edebilesin..

Eğer sen, sana verilenler mukâbilinde Allah’a bir şey vermiş olsaydın, “Bir göz değil iki göz ver, bir el değil iki el ver!” gibi iddialarda bulunmaya; “Niye iki tane değil de bir ayak verdin?” diye itiraz etmeye belki hakkın olurdu. Hâlbuki sen Allah’a (cc) bir şey vermemişsin ki -hâşâ ve kellâ- O’na adâletsizlik isnadında bulunasın. Haksızlık, ödenmeyen bir haktan gelir. Senin O’na karşı ne hakkın var ki yerine getirilmedi de haksızlık irtikap edildi!

Allahu Teâlâ Hazretleri seni yokluktan çıkarıp var etmiş: hem de insan olarak... Dikkat etsen; senin dûnunda birçok mahlûkat var ki, pekâlâ onlara bakıp nelere mazhar olduğunu düşünebilirsin.

2) Cenâb-ı Allah, bazen insanın ayağını alır; onun karşılığında âhirette pek çok şey verir. Ayağını almakla o kimseye aczini, zaafını, fakrını hissettirir. Kalbini Kendisine çevirtip, o insanın duygularına inkişaf verirse, çok az bir şey almakla, pek çok şeyler vermiş olur. Demek ki zâhiren olmasa bile, hakikatte bu ona, Allah’ın lûtfunun ifadesidir. Tıpkı şehit edip cenneti vermesi gibi... Bir insan, muharebede şehit olur. Bu şehâdetle mahkeme-i kübrâ ve Allah’ın huzurunda, sıddîkların, sâlihlerin gıpta edeceği bir makama yükselir. Onu gören başkaları “Keşke Allah bize de harp meydanında şehâdet nasip etseydi.” derler. Binâenaleyh, böyle bir insan parça parça da olsa çok şey kaybetmiş sayılmaz. Belki aldığı şey ona nispeten çok daha büyüktür.

Çok nâdir olarak, bazı kimseler, bu mevzûda küskünlük, kırgınlık, bedbinlik ve aşağılık duygusu ile inhiraf etseler bile, pek çok kimselerde bu kabil eksiklikler, daha fazla, Allah’a teveccühe vesile olmuştur. Bu itibarla haşarât-ı muzırra nev’inden bir kısım kimselerin, bu meseledeki kayıplarının serrişte edilmesi yerinde değildir. Bu mevzûda esas olan, ebede namzet insanların ruhlarında o âleme âit iştiyâkı uyarmaktır. Bu, arızalıda, arızaların itmesiyle Hakk’a teveccühü; başkalarında da ondan ibret alarak kanatlanmaları şeklinde kendini gösteriyorsa, maksada uygun ve hikmetlidir.

“Her işte hikmeti vardır,
Abes fiil işlemez Allah...” (Hz. İbrahim Hakkı)


--------------------------------------------------------------------------------

Bedbîn: Kötümser, karamsar
Dûn: Aşağı, derecesi düşük
İnhiraf: Doğru yoldan çıkma, sapma
Serrişte: Bahane

asrın getirdiği tereddütler kitabından alıntıdır.....

kardeş zaten senin arkadaşın biçok şeyin farkında...hem zaten kötülük yapan namaz kılan bi insanı da kendisini hesaba çekecek olan Zat hesaba çekecek..O Adildir.. hemde Peygamber Efendimize miraç ta cennet ile cehennem gösterildi bunu hepimiz biliyoruz.ve Peygamberimiz diyor ki cehennemde dahi üzerinde secde izi bulunan insanlar gördüm...
Allahım!!! bizleri kazanma kuşağında kaybedenlerden eyleme....
elfü elfi amin....
elfü elfi amin.....

Allah kullarından niçin ibadet etmelerini istiyor?


Allah'a kulluk etmek, O'na (Allah'a) bir fayda sağlamak için değil (çünkü O'nun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur), kulluk edeni, başkasına kul köle olmaktan kurtarmak, hür kılmak, insanlığın (insan için mukadder olan kemali) gerçekleştirmek, kendini ve dolayısıyla Rabbini tanımak içindir. İnsanı yaratmayı Allah murad etmiş, yaratmış ve onun önüne böyle bir hedef koymuştur. İnsan hür iradesiyle bu hedefe doğru da koşabilir, başka hedeflere de yönelebilir; bu yönelişlerin hem dünyada hem de ebedi âlemde karşılığını görür, neticesini elde eder.

Cenab-ı Hakk,ne senin ibadetine ne başka bir şeye muhtaç değil.Fakat sen,ibadete muhtaçsın,manen hastasın,ibadet ise manevi yaralarına tiryaklar hükmünde olduğunu çok risalelerde ispat etmişiz.Acaba bir hasta, o hastalık hakkında,şefkatli bir hekimin ona ilaçları içirmek konusunda ettiği ısrara mukabil,hekime dese"Senin ne ihtiyacın var bana böyle ısrar ediyorsun?" ne kadar mantıksız olduğunu anlarsın(23.Lem'a)

İbadetin insan vücuduna sayılamayacak kadar maddi manevi faydaları vardır.Mesela bir orucu ele alalım.Bugün orucun maddi faydaları tıp otoriteleri tarafından kabul edilmiştir.O kadar ki, Avrupa'nın bazı ülkelerinde "oruçla tedavi merkezleri" kurulmuştur.

Oruç, karaciğer ve sindrimi sistemini en mükemmel bir şekilde dinlendirmektir.Kemik iliğe yaptığı uyarıcı tesir sebebiyle kansızlığa en iyi tedavi şeklidir.Damar sertliğini ortadan kaldırıp,kalbi dinlendirmektedir.

selametle....

metin mete' Alıntı:

Selam,bence ip numaralarini gösterimde tutmak gerek.

Genişletmek için tıkla ...

Aklın yolu birdir kardeş tebrikler.

metin mete' Alıntı:

Selam,bence ip numaralarini gösterimde tutmak gerek.

Genişletmek için tıkla ...

Aklın yolu birdir kardeşim tebrikler.Bu stil banada yabancı gelmedi.sağlıcakla

Kalbine danış kardeş,doğru nedir diye sor kendine

Serhan Eğeryılmaz' Alıntı:

şimdi kardeş,inançlı olan insan zulüm etmez,edebilirde Yüce Allah ister ise onu affeder,günah işleyen tövbe ettiği zaman,isterse tövbe etmediği takdirde azap eder,bu kardeşimiz inançsız ama iyilik yapıyor,Yüce Allah Kuran-ı Kerim'de buyurmuştur :''İyi işler yapanların hak katında mükafatları vardır.'',bu kardeşimiz belki inancı bulur hayatının geri kalanında,o kardeşimiz zaten içinden gelerek iyilik yapıyorsa bu Allah'ın nurundandır,çünkü ortada yapılan bir iyilik var ama kardeşimiz Allah'a inanmıyor,ben şunu derim kardeşimiz yapılan iyiliklerini yapmaya devam etsin,arttırsında kendini de kötülüklerden alıkoymaya çalışsın,kötülük yapanın cehenneme girmeyeceğini söyler Yüce Allah,inanmama hususunda olanı bilmiyorum,umuyorum ki kardeşimizin yaptığı bu iyilikler ona Allah'a inanç nasip eder Yüce Allah tarafından

Genişletmek için tıkla ...

serhan kardeş bildirirken ayet vermişsin ama kaynak (sure ve nosu ) bildirirsen ii olur
şimdi elbetteki mükafatları vardır ama inancı olmadıktan sonra kazandığı sadece bu dünyada kendine kalır ahiret hayatı için bişey toplayamaz bu dünyada kar etsede ahiret yurdunda zarara uğrar
ilk varış yerimiz kabir dir orda sorulan soruya cevap vermedikten sonra ahiret hayatndan nasıl medet umabilirsin rabbini bilmedikten sonra peygamberinide bilmezsin kitabınıda kıblenide bilmezsin yüce ALLAH (c.c) bu dünyaya değer verseydi inançsızlara bi damla su bile vermezdi kafirlerin kazandıkları sadece bu dünyada kalır ahiret hayatını düşünmezler konuyu açan arkadaşımız demişki Çevremde birçok yardım derneğine üyeyim. Anneme huzurevi yerine kendi evimde bakıyorum.
Annem benden her seferinde duacı olduğunu söylüyor inşaALLAH annesinin duasına mazhar olur ve inananlardan olur kardeşimiz.

annene bakma konusunda bunu söylemen bile hata zaten o senin görevin ne demek huzur evi......

2 nci altı çizgili cümleyi açarmısın ne demek anlamadım

kardeşim Allah beni affetsin ilki söyledin yanlış yazmışım,uyardığın için sağol,önceki sayfaya bak kardeşim,düzelttim senin uyarın sayesinde teşekkür ederim.Allah sana hayırlı muaffakiyetler versin.


Dünya'nın düzelmesi ve her hak sahibinin hakkı bulabilmesi için Kuran-ı Kerim'e ve Hadis-i Şeriflere göre yönetilen bir düzen lazım


''Zan konuşmadan önce ilim öğrenin.''

''Kolaylaştırın,güşleştirmeyin,sevdirin,nefret ettirmeyin.''

''İyiliği emretmeyen kötülükten yasak etmeyenler,bizden değildir.''

Portal bölümünden adıma tıklayarak,bütün mesajlarımı yazdığım konu'ya zan konuşmamak için bu yazıyı yazdım,içim bu yüzden çok rahat.Güncel mevzular olsun,dini mevzular olsun kendimi çok yorum yaparken gördüm,Allah beni affetsin,benim ne haddime Kuran-ı Kerim ayeti ve Resulullah'ın hadis-i şerifini belirtmeden söz söylemem böyle bir iş yaparsam sapıtmış olurum,kardeşlerim ben zan konuşmadan önce ilim öğrenmek istiyorum,zira Resulullah Aleyhisselatu Vesselam buyurmuştur :''Zan konuşmadan önce ilim öğrenin.'' bir diğer hadis-i şerifinde Aleyhisselatu Vesselam buyurmuştur :''Zan sözün en yalan olanıdır.'' zancı olmak yalancı olmaktır,ben böyle olmaktan korkuyorum,bugüne kadar yazmış olduğum yazılarımda doğru kısımda vardır yanlış kısımda siz onları atın bir kenara . Allah Teala Hazretleri insanoğluna Ayetler ve Resuller göndermiştir.Allah insanların uymaları gereken bilgileri insanlara vermiştir.İnsan kendi nefsince konuşamaz,konuşursa baş kaldırmış olur.Yazılarımda sizlere herhangi bir yanlış harekette bulunduysam beni affedin.Bir konu ile ilgili konuşulması lazım geliyorsa bu konuda tek söz sahibi nefisler değil Allah'ın ayetleri ve Resulullunun uygulamaları (sünnetleri) olmalıdır,gerisi yalan.Yazı yazdığım her konunun arkasına bu yazımı da yazacağım nasip olursa.Demek istediğim şu,konuştum konuştum konuştum ama ne konuştum ? artık konulara katılımımda ben değil önce Allah Teala Hazretleri ve sonrasında Resulu söz sahibi olacak kendimden bir şey eklemeyeceğim.Allah'ım nasip ederse

Portal bölümünden adıma tıklayarak,bütün mesajlarımı yazdığım konu'ya zan konuşmamak için bu yazıyı yazdım,içim bu yüzden çok rahat.Güncel mevzular olsun,dini mevzular olsun kendimi çok yorum yaparken gördüm,Allah beni affetsin,benim ne haddime Kuran-ı Kerim ayeti ve Resulullah'ın hadis-i şerifini belirtmeden söz söylemem böyle bir iş yaparsam sapıtmış olurum,kardeşlerim ben zan konuşmadan önce ilim öğrenmek istiyorum,zira Resulullah Aleyhisselatu Vesselam buyurmuştur :''Zan konuşmadan önce ilim öğrenin.'' bir diğer hadis-i şerifinde Aleyhisselatu Vesselam buyurmuştur :''Zan sözün en yalan olanıdır.'' zancı olmak yalancı olmaktır,ben böyle olmaktan korkuyorum,bugüne kadar yazmış olduğum yazılarımda doğru kısımda vardır yanlış kısımda siz onları atın bir kenara . Allah Teala Hazretleri insanoğluna Ayetler ve Resuller göndermiştir.Allah insanların uymaları gereken bilgileri insanlara vermiştir.İnsan kendi nefsince konuşamaz,konuşursa baş kaldırmış olur.Yazılarımda sizlere herhangi bir yanlış harekette bulunduysam beni affedin.Bir konu ile ilgili konuşulması lazım geliyorsa bu konuda tek söz sahibi nefisler değil Allah'ın ayetleri ve Resulullunun uygulamaları (sünnetleri) olmalıdır,gerisi yalan.Yazı yazdığım her konunun arkasına bu yazımı da yazacağım nasip olursa.Demek istediğim şu,konuştum konuştum konuştum ama ne konuştum ? artık konulara katılımımda ben değil önce Allah Teala Hazretleri ve sonrasında Resulu söz sahibi olacak kendimden bir şey eklemeyeceğim.Allah'ım nasip ederse

Portal bölümünden adıma tıklayarak,bütün mesajlarımı yazdığım konu'ya zan konuşmamak için bu yazıyı yazdım,içim bu yüzden çok rahat.Güncel mevzular olsun,dini mevzular olsun kendimi çok yorum yaparken gördüm,Allah beni affetsin,benim ne haddime Kuran-ı Kerim ayeti ve Resulullah'ın hadis-i şerifini belirtmeden söz söylemem böyle bir iş yaparsam sapıtmış olurum,kardeşlerim ben zan konuşmadan önce ilim öğrenmek istiyorum,zira Resulullah Aleyhisselatu Vesselam buyurmuştur :''Zan konuşmadan önce ilim öğrenin.'' bir diğer hadis-i şerifinde Aleyhisselatu Vesselam buyurmuştur :''Zan sözün en yalan olanıdır.'' zancı olmak yalancı olmaktır,ben böyle olmaktan korkuyorum,bugüne kadar yazmış olduğum yazılarımda doğru kısımda vardır yanlış kısımda siz onları atın bir kenara . Allah Teala Hazretleri insanoğluna Ayetler ve Resuller göndermiştir.Allah insanların uymaları gereken bilgileri insanlara vermiştir.İnsan kendi nefsince konuşamaz,konuşursa baş kaldırmış olur.Yazılarımda sizlere herhangi bir yanlış harekette bulunduysam beni affedin.Bir konu ile ilgili konuşulması lazım geliyorsa bu konuda tek söz sahibi nefisler değil Allah'ın ayetleri ve Resulullunun uygulamaları (sünnetleri) olmalıdır,gerisi yalan.Yazı yazdığım her konunun arkasına bu yazımı da yazacağım nasip olursa.Demek istediğim şu,konuştum konuştum konuştum ama ne konuştum ? artık konulara katılımımda ben değil önce Allah Teala Hazretleri ve sonrasında Resulu söz sahibi olacak kendimden bir şey eklemeyeceğim.Allah'ım nasip ederse