Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ahirzaman fitneleri nasıl ortaya çıkacak ve bu fitnelere karşı kendimizi nasıl koruyacağız?

  • Konbuyu başlatan beyaz_ýþýk
  • Başlangıç tarihi
B

beyaz_ýþýk

Guest
Ahirzaman fitneleri nasıl ortaya çıkacak ve bu fitnelere karşı kendimizi nasıl koruyacağız?

Ahirzaman fitneleri nasıl ortaya çıkacak ve bu fitnelere karşı kendimizi nasıl koruyacağız?

--------------------------------------------------------------------------------

Ebu Hureyre’den (ra.) rivayet edildiğine göre Resulullah ümmetin sefih gençlerine dikkat çekerek “Ümmetimin helaki sefih gençler eliyle olacaktır.” (1) buyurmuştu. “İçimizde salihler (dindarlar) olduğu halde helak olur muyuz?” sorusuna “kötülükler çok olunca” diye cevap vermişti(2). Yine Medine’de sahabelerine “Ben şüphesiz evlerinizin içine yağmur gibi girecek fitneler görüyorum” (3) buyurmuştu. Bir hadis-i şeriflerinde de, “Zaman yavaş yavaş yaklaşıyor. Amel azalacak, (kalplere) cimrilik atılacak, fitne hakim olacak. Ölümler artacak” buyurarak gittikçe ümmette bozulmaların olacağını haber vermişti. (4)

Bir başka Hadis-i Şerif de, “Şu önümüzdeki günlerde cehalet iner, o zaman din ilmi kaldırılır. Hem o zaman ölümler çoğalır” haberi verilmişti. (5)

Ashabtan Enes b. Malike gelip, Emevi valisi Haccac b. Zalim’den şikayet edenlere o: “Sabrediniz, üzerinize gelen zaman ancak kendisinden daha kötü (olarak) gelecek: Rabbinize kavuşuncaya kadar. Ben bunu Nebiniz (asm.) den duydum” buyurmuştu(6). Resulullah (asm.) in sırdaşı olan Huzeyfe b. el-Yeman (ra.) bir gün kendisine ulaşmasından korktuğu şer konusunda Resulullaha şöyle demişti:

“Ey Allah’ın Resulü, mutlaka bizler (islamdan önce) cahiliyyede şerler içinde idik. Derken Allah bize hayrı getirdi. Acaba bu hayırdan (menfeatten, güzellikten) sonra kötülükler var mı? Bunun üzerine Allah Resulü “evet” buyurdu. O: “Peki bu şerden sonra hayırdan bir şey var mı? “Resulullah (yine) “evet” buyurdu...
“(Hadis-i şerifte Resulullah (asm.) yine şerlerden söz etti.) sonunda Huzeyfe (ra.) yine sordu: “Bu şerlerden sonra da hayır var mı?” Resulullah (asm.) “Evet” buyurdu. “(Bir kısım) çağırıcılar cehennem kapılarına çağıracaklar, kendilerine icabet eden oraya yönelecektir. Onu oraya atacaklar” (7).

Bunun üzerine ben: “Onları bize tarif eder misin?” dedim. Resulullah: “Onlar sizin aşiretinizden, içinizdendir. Sizin dilinizle konuşurlar” dedi. (Yine) ben: “Bu zamana ulaşırsam bana ne yapmamı emredersin?”dedim. Resulullah şöyle buyurdu. “Müslümanların cemaatine ve onların imamına (önderine) uy ve bunlardan ayrılma” Bunun üzerine: “Onların cemaati ve önderi yoksa?” dedim. “O zaman cemaati ve imamı olmayan fırkaların hepsinden ayrıl, şayet bir ağacın köküne (kovuğuna) sığınabilirsen, ölüm sana yetişinceye kadar bu hal üzere ol.” (8)

Burada Resulullah yine ümmetinin gittikçe bozulacağını, fakat Cahiliyye Çağından sonra İslamın geldiği gibi, her şerrin arkasından hayrın geleceğini belirtmiş, bozulmanın, çürümenin içten olacağını da ihbar etmiştir. Bozulanlar müslümanlar içinden, onların kavim, kabile ve toplumundan olacaktır. O zamanlar müslümanların da cemaatleri ve bunların önderleri olacak, bunlar bozulmaya, fesada karşı mücadele edeceklerdir. Durum daha kötüye gider de müslüman kendisine yol gösterici bir imam (önder, lider) bulamaz, cemaat ve imam olmazsa, Resulullah böyle bir zamanda toplum içinde olmamayı, bozulan topluma karışmamayı tavsiye etmektedir.

Bir başka hadis-i şerifte de: (Ebu Hureyre’den nakledildiğine göre) Resulullah (asm.) “Yakında büyük fitneler olacak o fitnelerde (yerinde) oturanlar ayaktakilerden, ayaktakiler yürüyenlerden, yürüyenler koşanlardan, daha hayırlı olacaklar. Kim o fitne içinde bulunmuş olursa, ondan uzak dursun. O zaman bir iltica yeri, sığınacak mekan bulursa ona sığınsın” buyurarak(9) aynı konuya parmak basmıştır.

Cahiliye çağındaki açık saçıklığın, ümmetin sonunda da olacağını belirten Resulullah, bir gün Medine’de sabah namazı vaktinde korkarak heyecanla uyanmış: “Dünyada nice giyinmiş kadınlar vardır. Ahirette çıplaktırlar” (10) buyurmuştur. Böylece Resulullah dünyanın sonunda ve ümmetin sonlarında, İslam kadınlarının dünyada giyinik oldukları halde, İslamî tarzda giyinmedikleri, bazı yerlerini açtıkları, şeffaf ve dar giyindikleri için ahiret nokta-i nazarından açık olduklarını ve açıklıklarının cezasını göreceklerini belirtmiştir.

Yine, “Benden sonra kimisi kimisinin boynunu vuran kafirler olarak dinden dönmeyin” (11) buyurarak, kendinden sonra cahiliye çağı gelenek ve göreneklerine, içki, kumar, faiz, puta tapma, fısk ve büyük günahlara dönmemeyi emrettiği gibi, dinden geri dönme hususunda da ümmeti uyarmış, islam cemiyetlerinde irtidadların (dinden dönmelerin) olacağına da işaret etmiştir.

Yine, fitnelerin Hz. Ömer zamanından sonra başlayacağını da Huzayfe’ye (ra.) bildirmiş, Hz. Ömer’in (ra.) fitnenin ortaya çıkmasını engelleyen bir kapı olduğunu ifade etmiştir. (12)

Resulullah (asm.) ayrıca fitnenin doğudan çıkacağını, deniz dalgaları gibi dalgalanıp ortalığa hakim olacağınıda belirtmiştir(13). Hatta zamanın değişmesi ile insan şekilli putlara tapılacağını da haber vermiştir. (14) Ümmet içinde ye’cüc, me’cûc ve Deccal’ın çıkacağındanda söz eden Resulullah (asm.) (15) zaman geçtikten sonra, güvenilirliğin insanlardan alınacağını, insanların gittikçe kötüleşeceğini, geriye kötü halli insanlar kalacağını (Husale-i nas) belirtmiştir. Husale, herşeyin kötüsü hakkında kullanılır. Meselâ buğdayın, hurmanın kötüsüne ‘husale” denildiği gibi, insanların şerlilerine, alçaklarına da böyle denir. Nitekim Buhari’de nakledilen bir hadis-i şerifte: Mirdas b. Eslemi şöyle rivayet eder:

“İyiler birer birer önceden gider. Geride arpa veya hurmanın husalesi (döküntüsü, kötüsü) kaldığı gibi husaleler kalır da Allah Onlara hiç kıymet vermez.” (16)

Bir hadis-i şerifte ise, ahir zamanda, kişiyi kardeşinden ve babasından ayıracak fitneler çıkacağı haber verilmektedir;

“İlerde büyük fitneler olacak, kişi o fitnelerde kardeşinden ve babasından ayrılacak. (O zaman) fitneler erkeklerin kalplerinde kıyamete kadar yayılacak. Hatta O fitne zamanında bir kimse, zinakar kadının zinasıyla ayıplandığı gibi, Allah’ın emirlerine uymasından dolayı (17) ayıplanacak.” (18)

Rasulullah’ın (SAV) bu haberine göre, kıyamete kadar devam edecek şiddetli fitnelerde, özellikle ahir zamanda gelecek fitnede, kişi düşünce, fikriyat, hayatı anlama ve yorumlama, hatta din edinme hususunda kardeşinden ve babasından farklı olacak. İki kardeş, baba ile oğul bu hususta aynı değerleri paylaşmayacak. Çünkü O zaman fitne çok yaygın hale gelecek, kişiler ailelerinden, ana babalarından kopup, başka kaynaklardan etkilenecekler. Çok uzaklarda ortaya çıkan yanlış bir fikir, gönülden gönüle, zihinden zihine, dilden dile yazı ile veya başka yollardan hemen yayılacak. Fitne kuş gibi kalpten kalbe uçacak, zihinlerde yuvalanacak. Elbette böyle kritik ve tehlikeli zamanlarda İslâm’ı yaşamak, benimsemek, onu dosdoğru şekilde hayatı boyunca devam ettirmek, güç olduğu kadar da sevaplı olacaktır.

Kaynaklar:
1. Sahihu’l-Buhari, VIII, 88; Sunenu İbn-i Mace II, 1331 (no: 4015)
2. Sahihu’l-Buhari, VIII, 88; Sunenu İbn-i Mace II, 1305 (no: 3954)
3. Sahihu’l-Buhari, VIII, 89.
4. Sahihu’l-Buhari, VIII, 89.
5. Sahihu’l-Buhari, VIII, 89.
6. Sahihu’l-Buhari, VIII, 90.
7. Burada alma manasına kazf kelimesi kullanılmıştır.
8. Sahihu’l-Buhari VIII, 93; Sunenu İbn-i Mace II, 1317 (no: 3979).
9. Sahihu’l-Buhari VIII, 92; Tefriru’l-Kurani’l-Azim II, 43; Sunenu İbn-i Mace, II, 3961.
10. Sahihu’l-Buhari VIII, 90; Sunenu İbn-i Mace II, 1326 (Tabahtur ve kadınların süslenmesi).
11. Sahihu’l-Buhari VIII, 91.
12. Sahihu’l-Buhari, VIII, 93; Sunenu İbn-i Mace II, 1306 (no: 3956)
13. Sahihu’l-Buhari, VIII, 95.
14. Sahihu’l-Buhari, VIII, 100.
15. Sahihu’l-Buhari, VIII, 101-104.
16. Riyazu’s-Salihin s. 171 (370. bab. 1825. hadis. Buhariden); Sunenu İbn-i Mace II, 1307 (no: 3957, 1340) (no: 4038 Hurmanın kapcığından ayıklandığı gibi iyiler gittiği zaman) ayrıca bk. II, 1342 (no: 4043).
17. el-Müfredat s. 61. Bela, imtihan, sıkıntı, mihnet, meşakkat manalarına gelmektedir.
18. Gümüşhanevi, Ahmed Ziyaüddin, Ramûzul-Ehadis, terc. Naim Erdoğan, İstanbul ty. s. 298-3715 nolu hadis (Nuaym fiten, Tabarani Evsattan); Ayrıca bk. İbn-ü Mace, Muhammed b. Yezid. Sunenu İbn-i Mace I-II, İstanbul ty. II, s. 1306, 1317, 1333 İlerde Gelecek Fitnelerle İlgili Hadis Kitaplarının özellikle “Kitabu’l-Fiten” bölümlerinde birçok hadis-i şerife rastlamak mümkündür.
 
B

beyaz_ýþýk

Guest
daha cok ayrıntı için....

Islam Forum - Ne Olursan Ol Gel > Islamforum Turkish > ..:: Genel Islam Konular ::..
“Kişi sabah mümin akşam kafir olacak” hadisi nasıl anlaşılmalıdır?

bolumunde...
 

tahsiye72

New member
Katılım
6 Ağu 2006
Mesajlar
350
Tepkime puanı
4
Puanları
0
Yaş
52
...

...

DİNDE YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER VE İNSANLARI ALLAHIN YOLUDAN SAPTIRMAYA FESAT ÇIKARMAK DENİR?

40/MU'MİN-26

Ve kâle fir’avnu zerûnî aktul mûsâ vel yed’u rabbeh(rabbehu), innî ehâfu en yubeddile dînekum ev en yuzhire fîl ardıl fesâd(fesâde).



Ve firavun dedi ki: “Bırakın beni, Musa’yı öldüreyim ve o, Rabbine dua etsin. Gerçekten ben, (onun) sizin dîninizi değiştirmesinden veya yeryüzünde fesat çıkmasından korkuyorum.”



7/A'RAF-86

Ve lâ tak’udû bikulli sırâtın tû’ıdûne ve tasuddûne an sebîlillâhi men âmene bihî ve tebgûnehâ ivecen vezkurû iz kuntum kalîlen fe kesserekum vanzurû keyfe kâne âkıbetul mufsidîn(mufsidîne).



Tehdit (vaad ederek) ederek her yola (üstüne) oturmayın. Ve O’na (Allah’a) âmenû olan kimseleri Allah’ın yolundan men etmeyin. Ve onda (Allah’ın yolunda) bir eğrilik istiyorsunuz. Ve hatırlayın! Siz az idiniz, sizi çoğalttı. Ve bakın, fesat çıkaranların sonları nasıl oldu.

2/BAKARA-11

Ve izâ kîle lehum lâ tufsidû fîl ardı, kâlû innemâ nahnu muslihûn(muslihûne).



Onlara (Allah’a ulaşmayı dilemedikleri için, kalpleri engelli ve başkalarını hidayetten men ettikleri için Allah’ın hastalıklarını artırdığı insanlara): “Yeryüzünde fesat çıkarmayın (başkalarını Allah’ın yolundan men etmeyin).” denildiği zaman: “Biz sadece ıslâh ediciyiz (dîn öğreticileri, nefs tezkiyecileriyiz).” dediler.

7/A'RAF-127

Ve kâlel meleu min kavmi fir’avne e tezeru mûsâ ve kavmehu li yufsidû fìl ardı ve yezereke ve âliheteke, kâle senukattilu ebnâehum ve nestahyî nisâehum ve innâ fevkahum kâhirûn(kâhirûne).



Ve firavunun kavminden ileri gelenler şöyle dedi: “Musa (A.S)’ı ve onun kavmini, yeryüzünde fesat çıkarsınlar ve seni ve ilâhlarını terketsinler diye bırakacak mısın?” (Firavun): “Onların oğullarını keseceğiz (öldüreceğiz) ve kadınlarını sağ (canlı) bırakacağız.” Ve muhakkak ki; biz onların üstünde kahharız (onlara güç kullanacak, tutup yakalayacak kuvvetteyiz).” dedi.

16/NAHL-88

Ellezîne keferû ve saddû an sebîlillâhi zidnâhum azâben fevkal azâbi bimâ kânû yufsidûn(yufsidûne).



İnkâr edenlere (kâfirlere) ve Allah’ın yolundan men edenlere, fesat çıkarmış olduklarından dolayı azap üstüne

azabı arttırdık.



13/RAD-25

Vellezîne yankudûne ahdallâhi min ba’di mîsâkıhi ve yaktaûne mâ emerallâhu bihi en yûsale ve yufsidûne fîl ardı ulâike lehumul la’netu ve lehum sûud dâr(dâri).



Onlar, misaklerinden sonra (Allah’a ruhlarını teslim edeceklerine dair ezelde Allah’a misak verdikten sonra) Allah’ın ahdini bozarlar (ruhlarını Allah'a ulaştırmazlar). Ve Allah’ın, O’na (Allah’a) ulaştırılmasını emrettiği şeyi keserler. Ve yeryüzünde fesat çıkarırlar (başka insanların da Sıratı Mustakîm’e ulaşmalarına mani oldukları için fesat çıkarırlar). Lânet onlar içindir. Ve yurdun kötüsü (cehennem) onlar içindir.

2/BAKARA-27

Ellezîne yenkudûne ahdallâhi min ba’di mîsâkıh(mîsâkıhî), ve yaktaûne mâ emerallâhu bihî en yûsale ve yufsidûne fîl ard(ardı) ulâike humul hâsirûn(hâsirûne).



O (fasıklar) ki; (kalû belâ günü Allah’a verdikleri) MİSAK’ten sonra Allah’ın ahdini bozarlar. Ve Allah’ın O’na (Allah’a) ulaştırılmasını emrettiği şeyi keserler. (Başka insanların, ruhlarını Allah’a ulaştırmalarına mani olurlar. Ve bu sebeple) yeryüzünde fesat çıkarırlar. İşte onlar (kazandıkları pozitif dereceler negatif derecelerden az olanlar) hüsranda olanlardır.



__________________
kadylar müftüler cümle geldiler
kitaplaryn hep önüme koydular
sen bu ilmi nerden aldyn dediler
bir kamil mür?ide varmazsan olmaz.yunusemre
 
Üst Alt