Neler yeni
Blue
Red
Green
Orange
Voilet
Slate
Dark

Ahde Vefa Çağrım Var

ozkanalbay

New member
Katılım
4 Ara 2006
Mesajlar
103
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Yaş
42
Sabah gelen gazeteleri okuduktan, resimleri gördükten sonra bir kere daha, bir kere daha kahroldum.
Çıkış yolları ararken, çareler üretmeye çalışırken içimden;
“ Ahde vefa borcum var, bir şeyler yapmalıydım ama yapamadım. Yapmalıyız… Yapmamız lâzım… Onlar bu kadar mı uzaktı bize?”

diye feryad ederken ne yağan yağmur ne de toprağın o mis gibi kokusu beni teselli etmedi. Pencereden ayrılıp masama döndüğümde gelen yüzlerce iletinin içinden bir tanesi sanki “beni oku” diye sesleniyordu. Sevgili kaptandan bir e-posta gelmişti.
“MEHMETÇİĞE DESTEK OLALIM. BİR MEKTUP, BİR BAYRAK”
Başlıklı mektubu defalarca okudum.
“Neden olmasın? ” dedim kendi kendime ve aklıma Şukufe Abla geldi.​
Şukufe Abla ben ortaokula başladığım yıl lise sonda idi.

Şimdi rahmetli olan babası Cumhuriyet tarihimize yaptığı icraatlarla adını yazdırmış halen de anılan bir beyefendiydi. O zaman Kıbrıs'ta TMT vardı. Daha 74 harekâtı yapılmamıştı.

Şukufe Abla mücahitlerden biri ile mektuplaşırdı. Daha doğrusu lise bölümünden çok ablalarımız mücahitlerle yazışırdı. Hatta bitişiğimizde ki üniversite binasında ki ablaların ve de abilerimizin de yazıştığını bilirdik. Ama Allah sizi inandırsın Şukufe Ablaya gelen mektupların uzunluğu bazen bir metre olurdu.
Bahçede oturup o mektupları okurken biz ufaklıklar uzaktan izler ve kıkır kıkır gülerdik.

O ise bize sabırla bu mektupların bizim anladığımız gibi olmadığını, böyle zamanlarda moralin ne olduğunu, bu mücahitlere moral vermek gerektiğini, böyle uzun mektup yazan mücahidi ise bu yazdıklarının, yazdıklarına gelecek cevabı beklemenin ayakta tuttuğunu anlatmaya çalışırdı. Hatta bazı mektupları babası ile beraber yazdıklarını, o derslerini yaparken babasının onun adına dahi mektup yazdığını hep anlattı.

O zamanlar biz Şukufe Ablayı hiç ama hiç anlamamıştık. Çocukluk işte... Ama bugün çok iyi anlıyorum ve önünde saygı ile eğiliyorum.
Şimdi sizlere soruyorum.
“Neden olmasın?”
Dostlara hani diyoruz ya, “başın sıkışırsa beni ara, sana bir telefon kadar uzağım.” İşte onlar da bir mektup kadar bize uzaklar. Ve onlar, o dostlardan çok daha dostlar bize. Ben o dostları çok iyi bilirim de…
Bizler yok İngilizce yok Fransızca öğreneceğiz diye bilmem hangi fan kulüplerden mektup arkadaşları bulmuş bir neslin çocuklarıyız.

Öğrendiler de başları göğe erdi sanki. Mektup arkadaşlığı ile dilini öğrendikleri memleketlerin insanları şimdi bize top tüfek dâhil her türlü hainlik ile geri dönerken bizim evlatlarımız ölüyor.

Biz de onları yalnız mı bırakacağız. Şimdi sıra bizde. Bizler kendi çocuklarımızla, kardeşlerimizle yazışacağız. Hem de öz be öz Türkçe. Kaptanın gelen iletisinde dediği gibi, sırtların da 30–35 kilo teçhizat ile mayın döşenmiş dağ patika yollarında elleri tetikte gezen çocuklarımız bizim sıcak evlerimiz de rahat yaşamamız için oradalarsa eğer;
Şehit cenazelerine katılmayan hükümet erkânına inat;
Liste de yer bulamayıp derdine ağlayan milletvekili adaylarına inat;
Gazetelerinde subaylarımıza hakaret eden yazılar yazanlara ve onları okuyup ta zil takıp oynayan şerefsizlere inat;
AB-D'nin şımartıp, palazlandırdığı kürt milliyetçiliğine inat;
Şehitlerimize “kelle” terörist başına “sayın” diyen başvekile milyonlarca kez inat;
Demokrasi söylemlerinin arkasına saklanarak bölücülük yapanlara inat;
Şehit klipine “iç karartıcı” deyip reddeden TV kanallarına inat;
Burada yazmadığım ama hepimizin bildiği binlerce yok sayılmışlığa inat; yazacağız…
Hadi alalım elimize kâğıdı kalemi ve başlayalım yazmaya. Evimizden geçirdiğimiz asker oğlumuza, kardeşimize yazar gibi yazalım. İçine de bir bayrak koyalım. Diyelim ki;
“MEHMEDİM, BAYRAĞIM SANA EMANET”
Zarfın üzerine adres olarak sadece “MEHMETÇİK” yazacağız. Altına da adresini ilâve edeceğiz.

Gittiği adreste mektuplarımız sıra ile komutanları tarafından askerlere dağıtılsın.

Eminim ki dağıtılacaktır da…

Ben bazı adresleri aşağıda vereceğim. Adres isteyen olursa benim e-posta adresime yazsın. Değişik adresleri bilenler, herkesin katılmasını isteyenler yorum bölümüne kıta, bölük adreslerini yazsın ve bu çağrıyı birbirlerine dağıtsın.
Sizlere Ulusal Köy Kütüphaneleri Projesi için çağrı yaptığım da, bana güvendiniz ve katıldınız. Çok kısa zaman da çok büyük iş çıkardık ortaya… Türk Milleti olarak başarımız ortada. Hızla da yol alıyoruz.
Bu sefer “ Ahde Vefa Çağrısı” yapıyorum.
Adresler aşağıda…
Türk Milletini yanın da görmek isteyen Mehmetçiğe bundan güzel manevi destek olmaz.
Her Mehmetçiğe Bir Mektup…
Her Mehmetçiğe Bir Bayrak…
Evvelallahın izni ile bunu da başaracağız…
Gün; Yüce Türk Milletinin birlik ve beraberliğini kanıtlama günüdür…
Komando Tugay Komutanlığı Zincidere/ Kayseri
Komando Tugay Komutanlığı Bolu
Komando Tugay Komutanlığı Siirt
Komando Tugay Komutanlığı Tunceli
Dağ ve Komando Tug. K.lığı Hakkari
23 .J.Sınır Tümen K.lığı Şırnak
J.Komd. Tb. K.lığı Hozat/Tunceli
J.Özel Hrk. Grp. K.lığı K.lığı Tunceli
51.Mot. P.Tug.K.lığı Hozat/Tunceli
İç Güvenlik A.K.lığı Kiği/Bingöl
İç Güv. Tug. K.lığı Şırnak
P.Tug. K.lığı Erciş/Van
Dağ. Komd. Tug. İç. Güv. Tb. K.lığı Yüksekova/Hakkari
Mot. P.Tug. Bingöl
İç Güv. Tug. K.lığı Adaklı/Bingöl
Mot. P.Tug. Lice
Mot. P.Tug. Silopi
Mot. P.Tug. Sarıkamış


Asuman Özdemir
 

bcetin811

AMEL-Ý SALÝH
Katılım
27 Eyl 2006
Mesajlar
1,495
Tepkime puanı
110
Puanları
0
Yaş
43
Konum
Hayatýn içinden
Özkanalbay bu güzel paylaşımızdan dolayı sizi yürekten kutluyorum..İnanın çok duygulandım..Gerçekten mehmetçiğin böyle bir zamanda bizlerin desteğine çok ihtiyacı var..Vatanımızı canları pahasına savunan askerlerimize bu desteği vermek boynumuzun borcudur..
 
Üst Alt