SORU: Takvimlerde yazılı olan namaz ve imsak vakitlerine tam olarak riayet etmek zorunlu mudur? Mesela, oruca niyet eden kişi takvimdeki imsak vakti 5 dakika kadar geçtiği halde su içse veya ezan okunmadan 5 dakika önce öğlenin hemen ardından ikindi namazı kılınsa, yapılan ibadetler kabul olur mu?
Dinimizde namaz vakitleri, güneşin gökyüzündeki konumuna göre hesaplanır. Fıkıh kitaplarında güneşin konumuna göre namaz vaktini hesaplamanın ölçüsü olarak, gölge boyu verilmiştir. Geçmiş dönemlerin imkânlarına göre bu ölçü, insanlar için en kolay hesaplama yöntemiydi. Ancak kesin olmadığı için, bir vaktin çıkışı ile diğer bir vaktin girişi arasında 5-10 dakikalık oynama söz konusu olabilmekteydi. Günümüzün teknik imkânları ile namaz vakitleri daha dakik bir şekilde hesaplanmaktadır. Ancak yine yöntem farklılıklarına bağlı olarak, vaktin tespitinde birkaç dakikalık oynama olabilmektedir. Takvimler arasındaki zaman farklılıkları bundan kaynaklanır.
Günümüzde namaz kılacağı sırada elinin altında takvim bulunmayan kişi, doğrudan güneşe bakarak vakit tayin edebilir. Bu durumda vaktin girişi ve çıkışının tespitindeki 5-10 dakikalık oynamalar bir sorun teşkil etmez; çünkü imkânlar ancak buna elvermektedir. Ancak elinin altında takvim imkânı bulunan bir Müslüman’ın “nasıl olsa vaktin girişi ile çıkışı arasındaki fark kesin değildir, bir beş dakika da ben ekleyip çıkarabilirim” diye düşünerek hareket etmesi, vakti girmeden namaz kılmaya ve kılınan namazın geçersiz olmasına yol açabilir. Ancak farklı takvimler arasında seçim yaparak namaz kılmak mümkündür
Dinimizde namaz vakitleri, güneşin gökyüzündeki konumuna göre hesaplanır. Fıkıh kitaplarında güneşin konumuna göre namaz vaktini hesaplamanın ölçüsü olarak, gölge boyu verilmiştir. Geçmiş dönemlerin imkânlarına göre bu ölçü, insanlar için en kolay hesaplama yöntemiydi. Ancak kesin olmadığı için, bir vaktin çıkışı ile diğer bir vaktin girişi arasında 5-10 dakikalık oynama söz konusu olabilmekteydi. Günümüzün teknik imkânları ile namaz vakitleri daha dakik bir şekilde hesaplanmaktadır. Ancak yine yöntem farklılıklarına bağlı olarak, vaktin tespitinde birkaç dakikalık oynama olabilmektedir. Takvimler arasındaki zaman farklılıkları bundan kaynaklanır.
Günümüzde namaz kılacağı sırada elinin altında takvim bulunmayan kişi, doğrudan güneşe bakarak vakit tayin edebilir. Bu durumda vaktin girişi ve çıkışının tespitindeki 5-10 dakikalık oynamalar bir sorun teşkil etmez; çünkü imkânlar ancak buna elvermektedir. Ancak elinin altında takvim imkânı bulunan bir Müslüman’ın “nasıl olsa vaktin girişi ile çıkışı arasındaki fark kesin değildir, bir beş dakika da ben ekleyip çıkarabilirim” diye düşünerek hareket etmesi, vakti girmeden namaz kılmaya ve kılınan namazın geçersiz olmasına yol açabilir. Ancak farklı takvimler arasında seçim yaparak namaz kılmak mümkündür
